Çocuklarda Dil Gelişimi
Her çocuğun birçok alanda gelişim özellikleri birbirinden farklı olsa da genel olarak konuşma, tuvalet, sosyal beceriler gibi alanlarda belirli yaş sınırlamaları söz konusudur. Gelişim evreleri dikkate alındığında; ikinci ayın sonlarında bebeklerin cıvıldama sesleri çıkardığı; beşinci ay itibarıyla tek heceli ve bir anlam ifade etmeyen sesler kullanmaya başladıkları bilinmektedir. Çocukların ilk sözcüklerini söylediği zaman aralığı ise genellikle 12-18 ay şeklinde kabul edilmektedir. Bu yaş döneminde çocukların konuşmaya hazır olduğu kabul edilir. İlk sözcükler genellikle çocuğun ihtiyacı olduğu kadarını belirtmesine yetecek düzeyde olup işlevsellik faktörüne dayanır. 15. aydan itibaren iki sözcük kullanımının başladığı; çocuğun zaman içerisinde belli bir sözcük dağarcığına sahip olduğu görülmektedir. Çocuk 4 yaşına geldiğinde artık dil yapısına uygun ve anlamlı cümleler kurmayı başarabilir.
Çocuğun dil gelişimini destekleyen birçok faktör söz konusu olsa da kuşkusuz ailenin tutumu ve göstermiş olduğu ilgi düzeyi ilk sırada yer alır. Dil gelişimi konusunda baskıcı bir tutum sergileyen, konuşmasında aşırı bir ısrar gösteren ailelerin çocuklarında tam tersine konuşmanın geciktiği bilinen bir gerçektir. Çocuk bunu bir tepki olarak ortaya çıkarır ve ısrar edildiğinde konuşmayı reddeder.
Çocuklarının konuşmasına destek olmak isteyen anne babaların en son izlemeleri gereken tutum baskıdır. Bunun yanı sıra sözcükleri zorla doğru telaffuz ettirmeye çalışmak, çıkardığı sesler karşısında aşırı heyecan belirtileri göstermek konuşmanın gecikmesine zemin hazırlayan davranışlardır. Bazı ailelerde ise çocuğun hiçbir ses çıkarmasına olanak tanımadan, istediği nesneyi işaret eder etmez çocuğa vermek gibi durumlar gözlemlenmektedir. Bu noktada çocuk hâlihazırda isteklerini beden dili ile elde edebildiği için zamanla konuşmak için çaba göstermemeyi tercih edebilir. Çocuğun ses çıkarma çabası söz konusu olduğunda onu sabırla beklemek ve çıkardığı ses her ne olursa olsun onu takdir etmek önemlidir. Çocuğun telaffuzu yanlış ise ısrarla doğrusunu söyletmeye çalışmak yerine anne babanın çocuğa geri bildirim vermesi gerekir. Örneğin, su yerine yu diyen bir çocuğa “su istiyorsun” diyerek geribildirim sunmak yeterli olacaktır. Çocuğun söylediği yanlış kelimeyi zorla düzeltmeye çalışmak, doğrusunu söyleyene kadar istediğini vermemek gibi inatlaşmalar çocuğun içe çekilmesine neden olabilir. Bunun yanı sıra çocuğun benimsemiş olduğu bebeksi dil ile çocuğa karşılık vermekte yine sağlıklı olmayan bir tutumdur. Bu gibi durumlarda çocuk hangi telaffuzun doğru olduğunu anlamakta güçlük çekebilir.
Genel olarak bakıldığında, çocukların zamanı geldiğinde doğru ve yeterli bir şekilde konuşacağını bilmek önem taşımaktadır. Her çocuğun gelişimi kendine özgüdür. Bazı çocuklar diğerlerine göre daha geç ya da erken konuşabilir. Ancak çocuğunuzun akranlarına göre oldukça geri olduğunu düşündüğünüz bir durum söz konusu ise bir uzmandan yardım almanız tavsiye edilir. Bunun yanı sıra çocuğunuza çok sık televizyon izletmemek, onunla sık sık konuşmak ve oyun oynamak, bir nesneye yöneldiğinde o nesne ile ilgili olarak ona çeşitli şeyler anlatmak, yaşına uygun resimli kitaplar üzerinden onunla sohbet etmek, yaşıtlarıyla oyun oynaması için uygun ortamı sağlamak çocuğunuzun dil gelişiminde ona destek olmanızı sağlayacaktır. Elbette ki çocuğunuzun çıkardığı sesler ve kelimler sizin için oldukça mutluluk verici olacaktır ancak çocuğunuzu zorla konuşturmaya çalışmak, sürekli düzeltmeye çalışmak onun dil gelişimini olumsuz yönde etkileyecektir. Lütfen çocuğunuz sessiz kalmayı tercih ettiğinde ona saygı duyunuz ve olağan bir şekilde konuşmaya devam ediniz. Kelimeleri yanlış çıkardığında kaygılanmak yerine ısrarcı olmamayı tercih ediniz. Huzur ve güven ortamı söz konusu olduğunda çocuğunuzun en iyi gelişimi sağlayacağını unutmamanız dileklerimle.
Sevda ACAR
Psikolog
Çocuğun dil gelişimini destekleyen birçok faktör söz konusu olsa da kuşkusuz ailenin tutumu ve göstermiş olduğu ilgi düzeyi ilk sırada yer alır. Dil gelişimi konusunda baskıcı bir tutum sergileyen, konuşmasında aşırı bir ısrar gösteren ailelerin çocuklarında tam tersine konuşmanın geciktiği bilinen bir gerçektir. Çocuk bunu bir tepki olarak ortaya çıkarır ve ısrar edildiğinde konuşmayı reddeder.
Çocuklarının konuşmasına destek olmak isteyen anne babaların en son izlemeleri gereken tutum baskıdır. Bunun yanı sıra sözcükleri zorla doğru telaffuz ettirmeye çalışmak, çıkardığı sesler karşısında aşırı heyecan belirtileri göstermek konuşmanın gecikmesine zemin hazırlayan davranışlardır. Bazı ailelerde ise çocuğun hiçbir ses çıkarmasına olanak tanımadan, istediği nesneyi işaret eder etmez çocuğa vermek gibi durumlar gözlemlenmektedir. Bu noktada çocuk hâlihazırda isteklerini beden dili ile elde edebildiği için zamanla konuşmak için çaba göstermemeyi tercih edebilir. Çocuğun ses çıkarma çabası söz konusu olduğunda onu sabırla beklemek ve çıkardığı ses her ne olursa olsun onu takdir etmek önemlidir. Çocuğun telaffuzu yanlış ise ısrarla doğrusunu söyletmeye çalışmak yerine anne babanın çocuğa geri bildirim vermesi gerekir. Örneğin, su yerine yu diyen bir çocuğa “su istiyorsun” diyerek geribildirim sunmak yeterli olacaktır. Çocuğun söylediği yanlış kelimeyi zorla düzeltmeye çalışmak, doğrusunu söyleyene kadar istediğini vermemek gibi inatlaşmalar çocuğun içe çekilmesine neden olabilir. Bunun yanı sıra çocuğun benimsemiş olduğu bebeksi dil ile çocuğa karşılık vermekte yine sağlıklı olmayan bir tutumdur. Bu gibi durumlarda çocuk hangi telaffuzun doğru olduğunu anlamakta güçlük çekebilir.
Genel olarak bakıldığında, çocukların zamanı geldiğinde doğru ve yeterli bir şekilde konuşacağını bilmek önem taşımaktadır. Her çocuğun gelişimi kendine özgüdür. Bazı çocuklar diğerlerine göre daha geç ya da erken konuşabilir. Ancak çocuğunuzun akranlarına göre oldukça geri olduğunu düşündüğünüz bir durum söz konusu ise bir uzmandan yardım almanız tavsiye edilir. Bunun yanı sıra çocuğunuza çok sık televizyon izletmemek, onunla sık sık konuşmak ve oyun oynamak, bir nesneye yöneldiğinde o nesne ile ilgili olarak ona çeşitli şeyler anlatmak, yaşına uygun resimli kitaplar üzerinden onunla sohbet etmek, yaşıtlarıyla oyun oynaması için uygun ortamı sağlamak çocuğunuzun dil gelişiminde ona destek olmanızı sağlayacaktır. Elbette ki çocuğunuzun çıkardığı sesler ve kelimler sizin için oldukça mutluluk verici olacaktır ancak çocuğunuzu zorla konuşturmaya çalışmak, sürekli düzeltmeye çalışmak onun dil gelişimini olumsuz yönde etkileyecektir. Lütfen çocuğunuz sessiz kalmayı tercih ettiğinde ona saygı duyunuz ve olağan bir şekilde konuşmaya devam ediniz. Kelimeleri yanlış çıkardığında kaygılanmak yerine ısrarcı olmamayı tercih ediniz. Huzur ve güven ortamı söz konusu olduğunda çocuğunuzun en iyi gelişimi sağlayacağını unutmamanız dileklerimle.
Sevda ACAR
Psikolog
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çocuklarda Dil Gelişimi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Sevda ACAR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Sevda ACAR'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
6 Beğeni
Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.