2007'den Bugüne 92,325 Tavsiye, 28,223 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuk İstismarı Nerede Başlıyor?
MAKALE #5311 © Yazan Psk.Cüneyt KAYA | Yayın Ağustos 2010 | 7,378 Okuyucu
Elma Şekeri

“Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal iken sinekler berber iken, ben dedemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken…”diye başlayan masallarla hayata gözlerimizi açtık. Kah hayal dünyasında kah kendi dünyamızda büyüdük. Doğruyu yanlışı, iyiyi kötüyü öğrendik. Ağlayınca meme verildi, yaramazlık yaptık haşarı olduk, uslu durduk çekingen olduk. Türlü türlü etiketlemelere maruz kaldık. Eleştirildik, kıyaslandık, kötülendik, hakarete uğradık, dayak yedik. Ama neticede hayat bu; Zaman hiçbir şeyi yerinde bırakmıyor. Bedenimizi nasıl değiştiriyorsa ruhumuzu da acılarla, sevinçlerle, hüzünlerle, kızgınlıklarla kor bir ateşin üzerinde pişiriyor. Hayatın bize verdiği, her şeyiyle kavrulmuş yanık bir insan. İşte bu yanık insan haksızlığa uğramışlık hissiyle kendince etrafına adalet dağıtmaya başladı. Bu yanık insan bazen, ellerini yıkamadan sofraya oturan çocuğun eline oklavayı indiren anadolu kadını oldu, bazen sözünü dinletemeyince çocuğunun harçlığını kesen bir baba, bazen de alınterinin kıymetini anlaması, emeğin değerini bilmesi için çırağının kulağını çeken bir usta…

Evet, her şeye rağmen hayat sıfır ile başlıyor. Onu ileriye veya geriye taşıyan da yine bizler oluyoruz. Bu oyunda en önemli rol elbette çocukluğumuz. Her şeyin ilkinin yaşandığı, kişiliğimizin temellerinin atıldığı o dönem, çocukluğumuz. Çocuğun, etrafında olan biten her şeyi bir kamera gibi takip edip kaydettiği ve o kayıtlardan bir şeyler öğrendiği o dönemde her şeyin anlamı bir başkadır.

Mutluluğun sebebi, hayatın anlamı; küçücük bir gülümseme, bir tek sakız, bir aferin, yıldızlı 5 pekiyi, elma şekeri…

Geleceğimizi emanet ettiğimiz varlıklar, çocuklar. Şimdimizi şekillendiren dönem, çocukluğumuz. Verilmeyen hediyeler, söylenmeyen aferinler, tutulmayan sözler… Çocuk istismarının ilk adımları. Eğlence olsun diye yapılan, biz yetişkinler için küçük ve eğlenceli, çocuklar için ise onur meselesi olan hayat boyu unutulmayan ve kalplerde iz bırakan kandırmacalar.
Çocuk istismarı denince sadece aklımıza, cinsel istismar veya çocuk işçiler geliyor. İtiraf etmeliyiz ki bizler istismarı farkında olmadan çok önceden yapmaya başlamışız basit kandırmacalarla…

Bir insanın hayatta ve ayakta kalabilmesi için anne sütünden sonra iki önemli şeye ihtiyacı var; sevgi ve güven. İkisi de kandırmacalarla verilmeyerek istismar edilen çocuk psikolojisi ve gururu olmakta maalesef. Günümüzde medya yoluyla çok çeşitli istismarları duya duya insanlığımızdan utanır olduk. Bu istismarları yapanlar da bir zamanlar çocuktu. Şimdi akla şöyle bir soru geliyor acaba onları yetiştiren anne nasıl bir anneydi, baba nasıl bir babaydı…
Çocukların artık dışarda top peşinde koşturduğu ya da oyun bahçelerinde vakit geçirdiği devir geçti. Yapılan bir araştırmaya göre, her beş çocuktan biri günde bir saatten fazla bilgisayar başında geçiriyor.

Teknolojinin baş döndürücü bir hızla ilerlemesi ve internetin her gün yeni imkânlar sunması, bilgisayarları çocuklar için daha da cazip hale getiriyor. Çocuklar artık ev ödevlerini internetten aldığı yardımlarla bilgisayar başında yapıyor, arkadaşları ile sohbet ediyor ve boş zamanlarını da bilgisayar oyunları ile geçiriyor.

Forsa araştırma şirketinin Alman sağlık sigortası şirketi Techniker Krankenkasse için yaptığı bir araştırmaya göre, ilkokul çağındaki çocukların yüzde 40'ı her gün yarım saate kadar bilgisayar kullanıyor. 6-18 yaş arasındaki her çocuktan biri ise günde bir saatten fazla bilgisayar başında oturuyor.

Erkek çocuklarının kız çocuklarına oranla bilgisayar başında zaman geçirme oranları daha yüksek. Her beş çocuktan sadece biri, boş zamanlarını bilgisayar başında geçirmemeyi tercih ediyor. Erkekler arasında bu oran ise yüzde 17.

Teknolojiyi düşman gibi algılamamak lazım ancak ebeveyn kontrolünde doğru yönlendirilen çocukların bundan doğru yararlanması mümkün iken sadece çocuğu oyalamak adına tv yada bilgisayar başında bırakılan çocuklar sadece fiziksel olarak ebeveynden ayrı kalmıyor aynı zamanda kendi ruhsal yalnızlıklarını da yaşamış ve buna mahkum olmuş oluyorlar. Kendi yalnızlıklarında yaşayan sorunlu kişilerin oluşturdukları sözde yetişkinler ve onlardan oluşan sözde aileler ve sorunlu bireyler…

Şikâyet etmeye hakkımız var mı? Şimdimizden şikâyetçiysek geçmişimizi sorgulamamız ve verilmeyen elma şekerimizin hesabını sormamız gerekmez mi?

Psikolog Cüneyt KAYA
Aile ve Evlilik Danışmanı
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuk İstismarı Nerede Başlıyor?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Cüneyt KAYA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Cüneyt KAYA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Cüneyt KAYA Fotoğraf
Psk.Cüneyt KAYA
Konya (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi49 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Cüneyt KAYA'nın Yazıları
► Çocuk İstismarı Psk.Sinem ERUSTA
► Çocuk İstismarı Psk.Dnş.İdem TONOZ
► Çocuk İstismarı Psk.Yasemin EYİGÜN
► Çocuk İstismarı Psk.Neslihan DURATEYMUR
► Çocuk İstismarı Psk.Ziya ÜNLÜTÜRK
► Çocuk İstismarı ve İhmali Psk.Dnş.Tuğçe SOYLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Çocuk İstismarı Nerede Başlıyor?' başlığıyla benzeşen toplam 14 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Gerçek Ebeveynlik Ekim 2017
► Takım Tutmak ve Aidiyet Mayıs 2017
► Aile ve Evlilik Terapisi Mayıs 2017
► Hepimiz Hipnozdayız Ağustos 2013
◊ Aldatılırsam Ne Olur? Mayıs 2017
◊ Stres Çarkı Çark Etti Mayıs 2017
◊ Kadın Dediğin… Mart 2015
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


21:07
Top