2007'den Bugüne 92,323 Tavsiye, 28,223 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Okul Öncesi Çocuklarda Yeme Problemi ve Çözüm Önerileri
MAKALE #9389 © Yazan Psk.Burcu TÜRK | Yayın Ağustos 2012 | 10,870 Okuyucu
Beslenme canlının gelişimi için gerekli olan doğal bir ihtiyaçtır. Çocuk, doğumdan birkaç saat sonra acıkır ve ağlamaya başlar. Güzel yiyen ve sindiren çocuk, sağlıklı, dengeli, organizması ve çevresiyle uyum içinde olan çocuktur. Fakat zaman içinde bazı nedenlerle bu durum bozulabilir ve beslenme sorun halini alabilir. Ana – baba, sebebini anlayamadığı bu durum karşısında endişelenir. Özellikle ana – baba sabırsız ve deneyimsiz ise, sorunun düzelmesini beklemeden sürekli müdahale etmeyi denerler. Aile endişeli, korkulu ve otoriter ise, durum daha karmaşık hale gelebilir.
“Yemek yeme”, çocuğun kendi kendini yönetebilmesi yolunda attığı önemli adımlardan biridir. Çocuğun yemeğini tek başına yiyebilmesi, onun özerk olabilmesi ve kendi kendini yönetebilir duruma gelmesi için zorunludur.

Küçük çocuklarda beslenme ile ilgili davranışların gelişimi, çocuğa bakım veren kişi ile ilişkileri çerçevesinde gelişir.

Ancak, anneler çoğu kez çocuğun tek başına yemek yemesini; etrafı kirletmesini, hızlı ve kontrollü olabilmesi gibi gerekçelerle engellerler. Çocuğun kendi kendisini yönetebilmesi, bir bakıma ailesinin kendisine tanıdığı fırsatlara bağlıdır.
Bazı annelerin “kilo” ya da “çocuğun yeterli beslenemediği” saplantısı, yemek yeme sırasındaki ilişkileri olumsuz etkilemektedir. Bazı anneler bu saplantının öylesine etkisinde kalmaktadır ki çocuğun kustuğu miktarda meyve suyunu ona yeniden içirmeye çalışan ya da okul çağına kadar ezilmiş gıda ile çocuklarını beslemeye çalışan anne örneklerine rastlanmaktadır.

Annenin bu doğal ihtiyaç karşısındaki aşırı duyarlılığı bir yandan “yemek yeme”yi sorun haline getirmekte, öte yandan da anne-çocuk, hatta aile-çocuk iletişimini zedelemektedir.

Yemek yeme konusu çocuğun yaşamında büyük bir önem taşır. Başlangıçta önemsiz gibi görünen bu konu, önlem alınmadığı takdirde ciddi bir sorun haline dönüşebilir.
Anne-babalar genellikle çocuklarını yedirmek için büyük bir çaba harcarlarken, 1-6 yaş arası çocuklar da genellikle yemekten ziyade etrafı keşfetmeye meraklıdır.
Öncelikle kalıplardan kaçının. Doğallığı seçin.

Yemek zamanı mümkün olduğu kadar zevkli bir hale getirilmeli, yemek yeme konusu hiçbir zaman güç gösterisine dönüştürülmemelidir. Birlikte yemek yeme, sadece fizyolojik bir gereksinimin karşılanması olmayıp, aynı zamanda aile hayatında düzen yaratmaya yarayan sosyolojik bir önemi de içerir. Öğünlerde beraberlik, bir güç ve güvenlik duygusu verir. Bu nedenle yemek zamanı, bütün aile için sakin, keyifli, stressiz ve uyumlu bir ortam olmalıdır. Aile üyelerinin tamamının aynı masayı paylaşmasını sağlayın. Yemek sohbetlerinde çocukların da katılımını sağlayabilmek için, yetişkin konularına yer vermemeye özen gösterilmelidir. Başka bir deyişle yemek mekanı; dinlemek, paylaşmak, sohbete katılmak ve bazı şeyler öğrenmek için uygun bir ortam olmalıdır.

Çocuklar, davranışlarının büyük bir bölümünü anne – babalarının tepkilerini gözlemleyerek öğrenirler. Bu durum yemek zamanı için de geçerlidir. Ana – babalarının masada yemek yeme biçimleri, konuşmaları ve davranışları, çocukların yemek yeme alışkanlığı kazanmasında önemli bir rol oynar. Anne-baba olarak siz de kendi yemek alışkanlıklarınıza dikkat edin. Siz nasıl beslenirseniz çocuğunuz da aynı şekilde alışkanlık kazanacaktır. Yediğiniz her yemek ve öğünlerinizin düzenli olup olmaması çocuğunuzu da olumlu ya da olumsuz olarak etkileyecektir.

Aile bireylerinin çocuğa karşı tutumları tutarlı olmalıdır. Anne ile baba bu sorun karşısında ortak hareket etmelidir.

Çocuğunuzu çok kilolu (şişko, tombalak, koca göbekli vs.) veya çok zayıf (iskelet gibi vs.) olduğunu ifade eden kelimeleri kullanmaktan kaçının. Çünkü bu şekilde daha çok yemesini veya daha az yemesini sağlamaktan çok onun tedirginliğini kaçınılmaz bir boyuta ulaştırırsınız ve sorununuz çözüm yolundan daha da uzaklaşır.
Eğer çocuğunuz yemek için çok istekli değilse ısrarcı olmayın. Yemediği lokmaları hesap etmek yerine, yediği lokmalara dikkat edin.

Çocuğunuz için normal olan yemek miktarını öğrenin. Bu konuda fazla beklenti içinde olmayın. Onu başka çocukların yedikleriyle kıyaslamayın. Nasıl her yetişkinin yemek miktarı farklıysa, her çocuğun da kendisine göre belirli yemek miktarı vardır.
Çocuğunuzun yemek saatlerinin düzenli olmasını sağlayın. Her gün hemen hemen aynı saatlerde yemek yemeye alışan çocuklarda vücutları bir süre sonra zaten ona yemek saatinin geldiğini hatırlatacaktır.

Çocuğunuzun midesini sizinkiyle kıyaslamayın. Bu bakımdan sık aralıklarla ve az yemesine fırsat verin.

Hazırladığınız yiyeceklerde çeşitlilik sağlamaya çalışın. Böylece her gıdayı tadarak doğru beslenmeyi öğrenecektir.
Yiyecekleri çekici bir şekilde sunmak, akılcı bir yoldur. Parlak renkli bir tabak veya masa örtüsü gibi çocuğun hoşlandığı şeylerin kullanılması, yemeği zevkle yemesini sağlayabilir.
Çocuğunuz yemek yemiyor diye üzülmeyin. Yemediği için çocuğunuza ilginizi yoğunlaştırırsanız, onun için yememek daha cazip hale gelir.
Birkaç öğün az yemek yemekle çocuğun kilo kaybedebileceği gibi yanlış bir saplantıdan, marazi kaygıdan kurtulun.
Çocuğunuzu yemek yemesi için zorlamayın. Acıkmasını bekleyin, kendi açlık hissini anlamasına fırsat verin.
Sırf yemek yemiş olsun diye televizyon karşısında yemek yedirmekten kaçının.
Çocuğunuzun yemekle ilgili durumuna belli bir sınırlama getirin. Bütün ilginiz ve yoğunluğunuz bu konuda olursa, hatta diğer aile bireyleriyle, arkadaşlarla, komşularla vs. bu konuyu konuşursanız yemek yemeyi bir mücadeleye çevirmiş olursunuz.
Yemek yemekte zorluk çıkaran bir çocuğa uygulanacak en iyi yöntem, çocuk yemediği zaman ona ilgi göstermemektir. Yemek, çocuğa ister ye ister yeme tavrı içinde verilmeli ve anne, çocuğun ne yediğiyle hiçbir zaman ilgilenmemelidir. Tabağa en ufak bir endişeli ifadeyle bakılmamalı, hiçbir gözlemde bulunulmamalı, yese de yemese de hiç kimsenin kendisiyle ilgilenmediği izlenimi bırakılmamalıdır. Ona yemek yemediği zaman huysuz olduğu söylenmemeli, öfkeyle bakılmamalıdır. Eğer yemeği bırakırsa bu görmezlikten gelinmelidir.
Fakat tabağını bitirmesi için ona “tatlı, kek, pasta, börek vs” ile “para, oyuncak vs” gibi rüşvetler önermeyin veya yalvarmayın. Çünkü bu durumu, çocuğunuz sizin dikkatinizi çekmek için bir oyun haline getirecektir.
Her şeyden önemlisi, mönüyü belirleme yetkisinin size ait olduğunu unutmayın. Sırf çocuğunuz sunduğunuz seçeneklere burun kıvırdı diye mönüyü değiştirmeyin.
2,5 – 3 yaşından başlayarak kendi sandalyesinde, kendi tabağında (döke saça da olsa) kendi kendine yemek yemesine fırsat verin. Bunun için gerekli olan sabrı gösterin.
Yemek yemenin doğal bir ihtiyaç olduğunu unutmayın!
Yemek reddi kimi zaman daha derin bir psikolojik bozukluk nedeni olabilir. Bu durumda uzman kontrolü gereklidir.

Kaynaklar

Yavuzer,H.(2005). Çocuk Psikolojisi. (27. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi
Yavuzer, H. (2004). Çocuk Eğitimi El Kitabı. (18. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi
Yavuzer, H. (2004). Çocuğu Tanımak ve Anlamak (4. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi
Yavuzer, H. (2004). Ana – Baba ve Çocuk. (17. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi
Yalom, I. (2007). Okul-Öncesi Çocuklarının Terapisi. İstanbul: Prestij Yayınları
http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/392372.asp
http://www.millipediatri.org.tr/UserFiles/pdfs/22.pdf
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Çocuklarda Yeme Problemi Psk.Aysu YENİEL SİLLE
► Çocuklarda Uyku ve Yeme Problemi Psk.Eda GÖKDUMAN
► Çocuklarda Kaka Tutma Problemi & Çözüm Yolları ÇOK OKUNUYOR Psk.Sinem GÜN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Okul Öncesi Çocuklarda Yeme Problemi ve Çözüm Önerileri' başlığıyla benzeşen toplam 30 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


19:56
Top