2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Okb Türleri İçin Farklı Bir Model
MAKALE #15068 © Yazan Uzm.Psk.Merve EKŞİ | Yayın Temmuz 2015 | 6,256 Okuyucu
Obsesif Kompülsif Bozukluk, obsesyon (saplantı) ve kompülsiyonlarla (zorlantılarla) kendini gösteren bir anksiyete bozukluktur. Obsesyonlar kişinin baskılamaya, önlemeye çalıştığı ve belirgin sıkıntıya yol açan, yineleyici düşünceler, dürtüler ya da düşlemler olarak tanımlanmaktadır. Obsesif Kompülsif Bozukluk (OKB), girici düşünceler ve girici düşüncelerle ilgili sıkıntıyı azaltmak için girişilen tekrarlı hareketlerle tanımlanan psikiyatrik bir bozukluktur. Obsesyonlar, kişinin yaşamındaki sorunlarla doğrudan bağlantılı görünmemektedir. Obsesyonel düşünceler, dürtüler ya da düşlemler kişi tarafından kendi zihninin ürünü olarak görülür ve anlamsız ya da aşırı oldukları kabul edilir. Kompülsiyonlar ise obsesyonların ortaya çıkardığı anksiyeteyi ortadan kaldırmaya yöneliktir. Katı kurallara göre uygulanması gereken ve kişinin engelleyemediğini düşündüğü davranışlar veya zihinsel eylemler olarak tanımlanmaktadır.
Obsesyonlar kişinin yaşamındaki sorunlarla doğrudan bağlantılı görünmemektedir. OKB’ye yatkınlıkta kişisel farklılıkları anlamak için bazı işlevsiz inançların kritik olduğunu öne sürmüşlerdir. Örneğin, obsesyonlarla bağlantılı birincil tehdit değerlendirmeleri ve bu tehdidi ortadan kaldırmaya yönelik ikincil başa çıkma ritüel ve ruminasyonlarının, bu tür inançlara dayandığı düşünülmektedir. Bu inançlar şu şekilde özetlemektedir: a) mükemmellik ihtiyacı, b) hataların cezalandırılması gerektiği, c) kişinin büyüsel ritüeller ve ruminatif düşünce yoluyla kötü sonuçların oluşmasını engellemeye gücü olduğu, d) bazı düşüncelerin felaketin olmasına sebep olabileceği için kabul edilemez olduğu, e) duygularla yüzleşmektense nötürleştirme faaliyetlerine girişmenin daha kolay ve etkili olduğu ve f) belirsizlik duyguları ve kontrol kaybının tolere edilemez olduğu (Clark, 2007).

OKB’nin Alttipleri

Obsesyonlar Kompülsiyonlar
Kirlenme (%30) El yıkama (%50)
Kuşku (%42) Kontrol (%61)
Cinsellik (%24) Sorma/Doğrulama (%34)
Kızgınlık (%31)
Bedensel (%33)
Simetri (%32) Simetri (%28)
Din (%10) Biriktirme (%18)

Pek çok insan zaman zaman rahatsız edici ve tekrarlayıcı düşünceler veya imgeler deneyimleyebilir. Örneğin, bazen sevilen birinin zarar görmesiyle ilgili düşünceler yoğunlaşabilir. Kişinin intihar eğilimi olmasa da kendini geçen arabaların önüne attığıyla ilgili imgeler gözünün önüne gelebilir. Kompülsif davranışlar da sıklıkla görülmektedir. Kapıdan sağ ayakla geçmek, taraftarı olunan takımın maçı kazanması için yapılan ve şans getireceğine inanılan davranışlar gibi. Önemli olan, bu düşünce ve davranışların ne zaman bir psikolojik bozukluk olarak tanımlanacağı ve nasıl müdahale edileceğidir (Sayılgan, 2009)

Normal ve Anormal Obsesyonlar
Normal İstenmeyen Düşünce Klinik Obsesyonlar
Daha az görülme sıklığı ve sıkıntı Daha fazla görülme sıklığı ve sıkıntı
Düşük direnme Güçli direnme
Daha fazla algılanan kontrol Daha az algılanan kontrol
Anlamsız görünme Anlamlı görünme
Daha az kontrol etme ihtiyacı uyandırma Kontrol ile ilişkili yüksek endişe
Düşük derecede suçluluk Yüksek derecede suçluluk
Kısa süreli ve düşük engelleme oranı Vakit alıcı ve engelleyici

Obsesyonların Türleri
Fobik obsesyonlar: Hastalanma, kir ve kirlenme korkusu
Şüphe obsesyonları: Abartılı sorumluluk, belirsizliğe toleransının düşük olması ve korku
Tiksinti uyandıran obsesyonlar: Zararla ilişkili endişe, kızgınlık, hasar, cinsel saplantılar ve dinsel saplantılar
Salt(Pure) obsesyonlar: Doğrudan gözlenebilir bir kompülsiyon ile ilişkili olmayan fakat olası zihinsel zorlanım veya etkiyi yok etme ile ilişkilendiren düşünce, imge ve dürtüler.
OKB Türleri için Farklı Model
Otojen obsesyonlar daha tekrarlayıcı, kişiyi daha fazla rahatsız edici, hakkında daha az konuşulmak istenen ve zihinde belirmesi için daha az uyarana ihtiyaç duyan obsesyonlardır. Saldırganlık, dini ve cinsel temalı obsesyonlar bu gruba girmektedir.
Reaktif obsesyonlar ise daha fazla bir dış uyaran tarafından tetiklenme eğiliminde, kişinin daha az saçma bulduğu, daha az saklama gereği duyduğu, diğerlerine oranla daha az rahatsızlık uyandıran obsesyonlardır. Kirlenme, kuşku, simetri, biriktirme obsesyonları bu grupta yer alırlar.

Lee (2003) otojen ve reaktif obsesyon alt tipleri arasındaki bilişsel değerlendirme ve kontrol stratejileri arasındaki farkları klinik örneklemlerle saptadıkları çalışmada hastaların birincil obsesyonlarına karşılık verdikleri duygusal tepkiler, bilişsel değerlendirme ve kontrol stratejileri otojen ve reaktif alt tipleri arasında karşılaştırılmış ve çalışmanın sonucunda otojen obsesyonların daha çok suçluluk duygularına yol açtığı ve reaktif obsesyona göre düşüncenin kendisinin oldukça tehlikeli olarak algılandığı saptanmıştır. Otojen obsesyonu olan katılımcıların bu obsesif düşünceleri yok etme (bastırma) konusuna daha çok önem verdikleri ve daha çok düşünce kontrol stratejileri kullandıkları ve öncelikli olarak dikkati düşüncelerden uzaklaştırmayı hedefledikleri tespit edilmiştir. Bu nedenle otojen obsesyonlara dışarıdan fark edilmesi zor olan zihinsel ritüeller (nötralizasyon) ya da kaçınma davranışları eşlik etmektedir.
Buna karşılık birincil reaktif obsesyonu olan hastalarda obsesyonun daha çok endişeye yol açtığı, daha çok bu obsesif düşüncelerin gerçekleşmesine dair endişelerin olduğu ve bunun yanında bu olası tehlikeyi önlemek için daha çok sorumluluk hissine sahip oldukları, açık ritüellerin gözlendiği (örneğin kontrol, yıkama), bu ritüellerin düşüncelerle ilgili olumsuz durumu düzeltmeye ya da düşüncenin gerçekliğini kontrole yönelik olarak yapıldığı saptanmıştır. Bu doğrultuda otojen obsesyonların klasik davranışçı tedavilere (maruz bırakma, tepkiye engel olma) iyi yanıt vermediği, bilişsel tedavilere daha iyi yanıt verebileceği düşünülmektedir. Sonuç olarak obsesyonların önerilen bu iki alt tipinde algılanan tehdit odağı, bireyin bu düşüncelere nasıl karşılık verdiğine (değerlendirme ve nötralizasyon stratejileri açısından) göre farklılık göstermektedir (Lee, 2003).
Reaktif grup içeriği ise otojen gruba göre daha az negatif duygusal reaksiyonlarla ilişkili, daha az nahoş ve daha az suçluluk uyandırmaktadır fakat reaktif grupta hasta negatif olasılıkların gerçekleşmesi ile ilgili endişe yaşamaktadır. Burada da düşüncenin kendisi değil atfettiği sonucun olma olasılığı, korkulan negatif sonucun gerçekleşmesiyle ilgili üzüntü ve endişe yaşandığı ifade edilmektedir.
Klasik obsesyonlar tiplerinden farklı olarak başka bir açıklama olan otojen ve reaktif obsesyonlar klinik tabloyu değerlendirmek açısından pek çok kolaylık sağlamaktadır.

Kaynaklar:

Clark, D. A. (2007). Cognitive-behavioral therapy for OCD. New York: Guilford Press.

Lee HJ, Kwon SM. Two different types of obsession: autogenous obsessions and reactive obsessions. Behav Res Ther. 2003;41:11-29.

Karancı ve ark. (2012): Obsesif-Kompulsif Bozukluk Bilişsel Davranışçı Yaklaşım, Terapi ve Sık Kullanılan Ölçekler; Türk Psikologlar Derneği
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Okb Türleri İçin Farklı Bir Model" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Merve EKŞİ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Merve EKŞİ'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Merve EKŞİ Fotoğraf
Uzm.Psk.Merve EKŞİ
İstanbul
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi58 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Merve EKŞİ'nin Yazıları
► Model Alarak Öğrenme Psk.Çağla GÜNAY
► Gençler Neden Silahı Model Alıyor? Psk.Nilüfer ŞİŞMAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Okb Türleri İçin Farklı Bir Model' başlığıyla benzeşen toplam 29 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Gevşeme Egzersizi Ağustos 2015
◊ Geçiş Nesnesi ve Sinema Temmuz 2017
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


12:38
Top