2007'den Bugüne 92,323 Tavsiye, 28,223 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Yeme Bozukluklarında Psikoterapi
MAKALE #8909 © Yazan Psk.İlkten ÇETİN | Yayın Nisan 2012 | 5,653 Okuyucu
YEME BOZUKLUKLARINDA PSİKOTERAPİ

Yeme bozukluklarında; yemek yeme davranışı, vücut biçimi ve ağırlığı ile ilgili aşırı uğraş söz konusudur. Temelde yememe ile kendisini gösteren Anoreksiya Nervoza( AN) ve yemek yemeyi durdurama ile kendisini gösteren Bulimia Nervoza ( BN) şeklinde görülmektedir. AN ‘de yaş ve boy uzunluğu göz önüne alındığında, normal sayılan vücut ağırlığını kabul edememe, kilo almaktan aşırı korkma, vücut imgesinde bozulma, mensturasyonların kesilmesi görülmektedir. BN’de ise yineleyici şekilde tıkanırcasına yeme dönemleri, fazla miktarda yemek yemeyi durduramama, kilo almamak için kusma, laksatif vb kullanma, yemek yememe, egzersiz yapma gibi dengeleyici davranışlarda bulunma, kendini değerlendirirken vücudun biçimi ve ağırlığından etkilenme görülmektedir. Bu iki bozukluk aynı ayda ya da birbiri ardına döngüsel bir şekilde görülebilmektedir.

Yeme bozukluğu görülme sıklığı son yıllarda giderek artmaktadır ve bireylerin hem psikolojik hem fizyolojik sağlıkları üzerinde oldukça ciddi sonuçları bulunmaktadır. Bu yüzden bir an önce tedavi edilmeleri çok önemlidir. Bu tedavilerin içerisinde ilaç, aile görüşmeleri, grup terapileri v.b yaklaşımlar olmakla birlikte bu yazıda bireysel terapiler ele alınacaktır. Bu terapiler içerisinde son yıllarda bilişsel davranışçı terapi sıklıkla kullanılmaktadır ve yararlı olduğu çeşitli araştırmalarla kanıtlanmıştır.
Bilişsel davranışçı psikoterapilerde öncelikle hastaların genel değerlendirilmesi yapılır. Bu değerlendirme sosyodemografik özellikler, tedavi geçmişi, psikiyatrik öykü, ek fizyolojik hastalıklar, hastanın boyu kilosu, sosyal destek, aile, iş , arkadaş koşullarını içermektedir. Ayrıca tedavide bireyin tuttuğu kayıtlar da önemlidir. Bu kayıtlarda yeme davranış örüntüsü ile ilgili olarak hastanın hangi durumlarda ne tür yiyecekler yediği, ne kadar yediği , tıkanırcasına yiyip yemediği, kusma veya laksatif kullanma olup olmadığı değerlendirilmektedir.Bu kayıtlar aynı zamanda yemek ile ilgili düşünceleri,duyguları ve tetikleyici durumları da ortaya çıkardığı için hem değerlendirme hem müdahale yöntemi olarak kullanılmaktadır. Ayrıca değerlendirmeye aileyi de katarak, onlar ile işbirliği içerisinde bilgi alınmaktadır.

Terapide davranışsal ve bilişsel teknikler kullanılmaktadır. Bunlarla birlikte hastalığa yönelik bilgilendirmeler de yapılmaktadır.

Anoreksiya Nervosa’da Bilişsel Davranışçı Terapi Yöntemleri

AN yaşamı tehdit eden bir hastalıktır ve çoğunlukla bireydeki fizyolojik kayıplar hayati düzeydedir. Böyle durumlarda hastaneye yatış sağlanmalı, kilo düzenlenmesine gidilmeli çeşitli fizik komplikasyonları normale döndürülmeli ve yemek yeme düzenleri sağlanmalıdır.

Psikoterapide ise hastanın vücut imajları ve kilo ile ilgili tutum ve inançları ele alınmaktadır. Bu işlevsiz inançlar bireylerde kilo almaktan ve yemek yemekten kaçınma davranışlarına neden olmaktadır. Ayrıca yine AN hastalarında sıklıkla mükemmeliyetçilik ve hayatlarının çoğu alanlarında yaşamlarını kontrol etme çabası görülmektedir. Bireyler zayıflık , ince olma ile kendi benlikleri arasında bağ kurarlar. Terapi görünce kilo alacakları inancıyla tedaviye de direnç göstermektedirler. Bu noktada öncelikle hastalıkları ile ilgili psikoeğitim çok önemlidir. Kilo düzenlemesi yapılırken ödüllerin kullanılması ya da bazı ödüllerin geri çekilmesi gibi davranışçı yöntemler önem kazanmaktadır. Hastane ortamında yapılan bu beslenme düzenleri giderek bireyin sosyal yaşamına genellenmeye çalışılır ve kaçınmalarının ortadan kalkması amaçlanır. Bir yeme çizelgesi oluşturularak düşünce ile ilgili inançlar not edilir ve bu inançlar sorgulanarak üzerinde çalışılır. Yiyeceklerin kalori açısından yasaklılık durumlarına göre hiyerarşik sıralaması yapılır ve bunlarla imgeleme yoluyla çalışılır veya terapi oturumlarında bunların yenilmesi istenebilir. Bu şekilde aşama aşama en yasaklı yiyeceklere doğru gidilir. Bu yiyecekler terapi sırasında yenildiğinde buna eşlik eden düşünceler ortaya çıkarılmaya çalışılır ve bu işlevsel olmayan düşünceler üzerine odaklanılır. Bu yiyeceklerin alınması sağlanarak davranışsal deneylerle bunlara yönelik inanç değişecektir. AN’de diğer yeme bozukluklarına göre daha çok direnç vardır; bu yüzden tedavi daha uzun sürebilmektedir. En önemli nokta ise hastaneye yatış yapılıp, hayati tehlike atlatıldıktan sonra psikoterapi yöntemlerine geçilmelidir. Bu aşamada tüm tedavi ekibi ile işbirliği çok önemlidir.

Bulimiya Nervoza’da Bilişsel Davranışçı Terapi Yöntemleri

Öncelikle bireylerin tuttukları yemek yeme kayıtlarına bakarak yemek yeme ve dengeleyici davranış örüntüleri incelenir. Bireylere vücut ağırlığı, tıkanırcasına yeme, kendini kusturma ve laksatif kullanımı hakkında bilgi verilir.Düzenli yeme örüntüsü tanımlanarak bireylere bu düzende korktukları gibi kilo almadıklarını deneyimleme fırsatı verilir. Yiyecek miktarının kontrolünü zorlaştıran durumlar ( atıştırma, alışveriş v.b) belirlenerek bu durumlarda neler yapılabileceği ile ilgili yöntemler araştırılır. ( yiyecekleri tabakta yemek, aç karnına alışverişe çıkamamak, pastanelerin önünden geçmemek v.b)Daha sonra hastalara alternatif aktiviteler önerilerek, yemek yeme üzerindeki odak noktaları değiştirilmeye çalışılır.

Hem anoreksiya nervozada hem bulimia nervozada kullanılan bilişsel yöntemler benzerdir. Hastalar yemek yeme ile ilgili rahatsız olduğunda, kilo alma ile ilgili olarak destekleyici ve çürütücü kanıtlar ele alınır. Bu tür hastalarda mükemmeliyetçiliğin ön planda olduğu bilgisiyle, bu çarpıtmalarla çalışılmaktadır. Sokratik diyalog yardımıyla kişilerin yemek ve kendi benlikleri üzerindeki bir takım inanışları çalışılır. Bireyler ile bu inançlarının söze dökülmesi, felaket beklentilerinin değerlendirilmesi, meli malı tarzı ifadelerin sorgulanması, ileriye yönelik belirtilerin değerlendirilmesi çalışılır.Tedavi başında amaçlanan hedeflere ulaşıldığında görüşmeler iki haftada bir olacak şekilde düzenlenir ve daha sonra sonlandırılır ve birkaç ay boyunca destekleyici olarak terapileri sürdürülür. AN vakalarında BN ye göre daha çok direnç görüldüğünden bu terapi seansları sayısı uzayabilmektedir. Terapi sonlandırılırken geri dönüşlerden korunma yolları belirlenmemelidir.

Yeme bozukluğunun tedavisi tüm hastane ekibi ve bireyin sosyal çevresini de içeren kapsamlı bir tedavi planını içerir. Ayrıca belirli meslek gruplarının yeme bozukluklarını daha sık geliştirdikleri bilgisiyle bu gruplara yönelik koruyucu önlemlerin alınması önemlidir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Yeme Bozukluklarında Psikoterapi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İlkten ÇETİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İlkten ÇETİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İlkten ÇETİN Fotoğraf
Psk.İlkten ÇETİN
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi259 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İlkten ÇETİN'in Makaleleri
► Cinsel İşlev Bozukluklarında Terapi Psk.Elif AKSOY SİNCİ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Yeme Bozukluklarında Psikoterapi' başlığıyla benzeşen toplam 27 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kendine Sevgili Misin? Şubat 2022
► Bilişsel Çarpıtmalar (Düşünce Hataları) ÇOK OKUNUYOR Temmuz 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


02:42
Top