2007'den Bugüne 92,227 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,962 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Borderline Kişilik Bozukluğu
MAKALE #11313 © Yazan Uzm.Psk.Berna GÖRGÜLÜ ÇELİK | Yayın Ağustos 2013 | 8,867 Okuyucu
Borderline Kişilik Bozukluğu

Borderline kişilik bozukluğu psikiyatri el kitabı olan DSM tanı kitabında kişilik bozuklukları kategorisinde bulunmaktadır. Yapılan son araştırmalara göre toplumda görülme sıklığı yüzde 3-5 oranında değişse de kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülmektedir.

Borderline kişilik bozukuluğuna sahip kişilerin en tutarlı yanları tutarsız olmalarıdır. Bu bozukluğun en titip özelliğidir tutarsızlık. Bu bozukluğa sahip kişiler bir gün beğendikleri herhangi bir şeyi ertesi gün beğenmeyebilirler. Havanın bulutlu olması bir gün onlara çok iyi gelirken ertesi gün bu durum çok kötü gelebilir. Tabii ki herkesin zaman zaman karar değiştirdiği anlar olur, bu normal bir durumdur ve hastalık sayılmaması gerekir. Fakat borderline kişilik bozukluğunda bu değişim çok hızlı ve çok uç noktalarda olur. Bu tutarsızlığın sebebi duygularının değişimden kaynaklanmaktadır. Duyguları çok hızlı değişir ve çok inişli çıkışlıdır. Etrafımızdaki olayları da duygu süzgecimizden geçerek değerlendirdiğimiz için bu kişilerin duygu durumları değiştikçe değerlendirmeleri değişir.
Borderline kişilik bozukluğuna sahip kişilerin tutarlı bir benlik ve nesne algıları yoktur. Kendilik ve nesne tasarımları bütünlükten yoksun ve tutarsızdır, yani kimlikleri dağınıktır. Etrafındaki olay ve kişileri bütün olarak değerlendiremezler. O anki davranışa ya da duygulanıma göre kişiyi değerlendirirler. Ona iyi davranan bir kişiyi çok iyi bir insan deyip göklere çıkarabilir, herhagi kötü bir yanını görmeyebilirler. Aynı şekilde ona kötülük yapan bir kişiyi de çok kötü olarak yerin dibine sokarken herhangi bir iyi yanını görmeyebilirler. Bu durum etrafındaki nesne ve kişileri bütün olarak algılayamamaktan kaynaklanır. Bir kişi hakkında, bu konuda şu yaptığı yanlıştı ama o kişinin olumlu özellikleri de var, diyebilen kişi sağlıklı bir değerlendirme yapabiliyor demektir. Çünkü o kişiyi o anki duygudurumu ile değerlendirmiyor, o kişi ile ilgili geçmiş ve şimdiki bilgilerini bütünleştirebilip bir değerlendirme yapabiliyor demektir. Borderline kişilik bozukluğuna sahip kişiler bu bütünleştirmeyi yapamazlar, o anki duygudurumuna göre değerlendirme yaparlar. Bundan dolayı bu kişilerin en iyi arkadaşları sık sık değişebilir. Çok iyi geçindiği biri ile herhangi bir olumsuzluktan dolayı araları hemen bozulabilir. Aynı zamanda hiç tanımadığı ya da çok az tanıdığı biri ile de olumlu birkaç duygudan dolayı hemen çok yakın arkadaş olabilirler.
Bu kişilerin hayatında siyah ve beyazlar vardır. Grilere yer yoktur. Hayatında ya tamamen iyi şeyler ya da tamamen kötü şeyler vardır. Bu durum gerçek yaşantı ile uymadığından ilişkilerinde sık sık problem yaşarlar.
Kendileri ile ilgili algıları başkalarının kendilerini nasıl gördüğüyle çok içiçedir. Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler başkaları onlar hakkında ne düşünüyorsa kendilerini çoğunlukla öyle hissederler. En büyük korkularından biri de terk edilmektir. Bundan dolayı terk edilmek veya istenmemek onlar için oldukça acı verici bir durumdur. Çünkü terk edilmeyen veya istenmeyen kişi sevgi verilmeyecek kadar değersiz bir kişidir. Bundan dolayı terk edildiklerinde sebebi tamamen kendi değersizliklerine bağlarlar anlamsızlık, boşluk, değersizlik duyguları hissederler. Aslında istenmemek veya terk edilmek herkese bir takım olumsuz duygular yaşatır, bu sağlıklıdır. Fakat herkes bir ilişkide terk edildiğinde bunu hemen kendi değersizliği ile ilişkilendirmez. Önce sebepleri taramaya çalışır. Aynı zamanda herkes bir ilişki esnasında terk edilme korkusu yaşamaz; fakat borderline kişilik bozukluğu olan kişiler genellikle bağlandıkları kişi tarafından istenmeyeceği terk edileceği yönünde önceden şemalaşmış düşünceleri olur. Bir kişi ile ne kadar yakın ilişki kurarlarsa terk edilme korkuları o kadar çoğalır. Çoğu zaman farkında olmadan da o kişinin kendisini terk etmesi için bir takım hareketler yaparlar. Sonrasında genellikle senaryo gerçekleşir, buna gerçekleşen kehanet de diyebiliriz.
Dürtü ve duygularını kontrol etmekte çok zorlanırlar, genellikle kontrol edemezler. Yetişkin olmanın önemli meziyetlerinden biri istek ve ihtiyaçları erteleyebilme kapasitesidir. Dürtü ve istekleri üzerinde kendi kontrolü olan kişiler bunları erteleyebilir. Fakat borderline kişilik bozukluğuna sahip kişiler genellikle erteleyemezler ve dürtülerini kontrol edemezler. Çok öfkelendiği bir kişiye sokak ortasında bağırabilirler, öfkelerini kontrol etmekte zorlanırlar. Bunu genellikle ' o an sanki ben farklı biri oluyorum' şeklinde ifade ederler. Gerçekten öyledir öfkeli kişi ile sakin kişi arasında bağlantı yoktur. Öfkelendiğinde kötü kendilikte olurken, mutlu olduklarında iyi kendiliktedirler. Yemeğe düşkün olanlar yemek yeme dürtülerini erteleyemezler, genellikle zayıflamak isteyip zayıflamazlar. Ağır vakalarda yoğun öfke nöbetleri sonrasında kendilerine zarar verme davranışı gözlemlenir.
Borderline kişiliğe sahip kişi olumlu duygu durumunda yani iyi kendilikte iken her şeyi güzel olumlu görür, oldukça mutludur, sanki hayatındaki bütün olumsuzluklar yok olmuş gibidir. Olumsuz duygu durumunda yani kötü kendilikte ise bunun tam tersi gözlemlenir. Bundan dolayı duygu durumları hep uçlarda seyreder, bu kişinin zihni için oldukça yorucudur. Bu kişiler de bu yorulmadan dolayı genellikle dağınık bir halde olurlar.
Kimlik bütünlüğünün olmamasından dolayı sürekli bir boşluk hisleri vardır. Kendileri bir şeye ve bir yere tam veremezler sürekli sanki bir yanları dışarıda kalıyormuş gibi hissederler.
İlişkilerinde çok sıcak, samimi, canayakın görünürler. Genellikle sevildikleri ortamlarda neşelidirler. İnsanlarla yakın ilişki kurmaktan çok zevk alıyor gibi gözükseler de ilişkilerinde hep bir mesafe vardır. Eğer ilişkide bulundukları kişi uzak davranırsa onlar yaklaşırlar, eğer kendi isteklerinden çok yakınlaşırsa da uzaklaşırlar. Sanki zihinlerinde belirledikleri bir mesafe ölçütü vardır, diyelim ki 2 birim. Bu ölçüt bozulursa tahammül edemezler, tekrar 2 birime getirmek için ya yakınlaşır ya da uzaklaşırlar. Bu durum hem insanlarla çok yakın ilişki kuramamalarına hem de kendisi ile ilişki kurmak istemeyenlere de fazla yaklaşmalarına sebep olur. Bu durum bu kişiler için sıkıntı yaşatır. Arkadaşlık veya eş ilişkilerinin genellikle bozuk olmasına yol açar.
Etrafındaki insanlara yetersizlik duyguları yükleyerek onları kontrol etmeye çalışırlar. Kontrol edebildiği kişinin kendisinden uzaklaşmayacağına emin olduğundan, bu ihtiyaçları çok fazladır. Borderline kişilik bozukluğuna sahip bir kişinin eşi genellikle kendini eşi karşısında yetersiz ve değersiz hissedebilir, çünkü bu duyguları yüklerler.
Borderline kişilik bozukluğuna sahip kişiler kendilerine eş olarak narsistik kişilikleri seçerler. Bu seçim tamemen bilinçdışıdır.
Yalnızlık ve terk edilme yaşadıkları dönemlerde boşluk, çaresizlik ve anlamsızlık duyguları bu kişiler için dayanılmaz bir hal alır, bundan kurtulabilmek için çeşitli savunma mekanizmaları kullanırlar. Genellikle hızlı araba sürme, aşırı alışveriş, aşırı yemek yeme, rastgele cinsel ilişkiler, aşırı mastürbasyon, aşırı öfke, kendine zarar verme ya da dine aşırı ilgi gibi davranışlar görülür.
Sebebi;
Sebebi tam olarak açıklanamasa da bu konuda hatırı sayılır araştırmalar vardır. Araştırmalara göre çocukluk çağında anne veya babadan ayrı büyüyen, yuvada, ceza infaz kurumlarında büyüyen çocuklarda bordline kişilik bozukluğu görülme oranı oldukça yüksektir. Yani borderline kişilik bozukluğu ile erken dönem anne baba ilişileri arasında anlamlı bir bağlantı bulunmuştur.
Annenin bu bozukluğa sahip olması da diğer önemli sebeplerden biridir.
Aynı zamanda annenin çocuğun ihtiyaçlarını yeteri kadar doyurmaması ile de bu kişilik bozukluğu arasında bağlantılar bulunmuştur. İhtiyacı az karşılanan çocuklarda gözlemlendiği gibi, ihtiyacı gereğinden fazla karşılanan çocuklarda da görülmüştür.
Anneler genellikle tutarsız bir yapıları olduğu görülmüştür. Örneğin bugün oyuncak oynadığı için çocuğu severken, yarın aynı oyuncak için çocuğu azarlayabilir. Böylelikle çocuk anneyi bütünleştiremez. Çocuk anneyi ikiye böler, bunun biri iyi anne birisi de kötü annedir. Anne ihtiyaçları karşıladığında iyi anne olarak algılanırken, karşılamadığında da kötü anne olarak algılanır. Çocuk anneyi bütün olarak gördüğünde ortaya olumlu bir tablo çıkmıyorsa çocuk buna dayanamaz ve bundan dolayı anneyi böler. 0-2 yaşta bu savunma mekanizması normal kabul edilir,3 yaştan itibaren yok olması beklenir. Fakat anne ile ilişkide sorun yaşayan kişilerde genellikle yok olmaz ve bütün hayatları boyunca hayatı ikiye bölerek görürler.
Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler yaptıkları hatalı davranışları kısmen de olsa bilirler ama engelleyemezler, çünkü bu davranışları bilinç dışı yaparlar. Bu durum dolayısı ile psikoterapi almadan düzelmeleri zordur. Bilinçdışı davranışların önce kişiye fark ettirilip, daha sonrasında ise bunun erken dönem yaşantılarla olan bağlantıları ve anıları bulunup incelendikten sonra kişide değişimler gözlenebilir.
Terapi süreçleri 4 yıla kadar sürebilir. Çocukluk yaşantısı ne kadar travmatik ve örseleyici ise, davranış değişimleri de o kadar zor olacaktır. Terapistine genellikle duygu aktarırlar, terapisti çok iyi deyip göklere çıkarırken, ertesi gün ondan nefret edebilirler. Bütün bunlar karşısında terapistin hep nötr duruşta olması gerekir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Borderline Kişilik Bozukluğu" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Berna GÖRGÜLÜ ÇELİK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Berna GÖRGÜLÜ ÇELİK'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     3 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Berna GÖRGÜLÜ ÇELİK Fotoğraf
Uzm.Psk.Berna GÖRGÜLÜ ÇELİK
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Uzman Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi132 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Berna GÖRGÜLÜ ÇELİK'in Makaleleri
► Borderline Kişilik Bozukluğu Psk.Berivan ŞENTÜRK
► Borderline Kişilik Bozukluğu Psk.Muhammed Erdinç TÜRK
► Borderline Kişilik Bozukluğu Psk.Alpaslan KESKİN
► Borderline Kişilik Bozukluğu Psk.Sema KAHVECİ KAANOĞLU
► Borderline Kişilik Bozukluğu Psk.Cenk KAHVECİOĞLU
► Borderline Kişilik Bozukluğu Psk.İlknur PEDER
► Borderline Kişilik Bozukluğu Psk.Eda GÖKDUMAN
► Borderline (Sınırda) Kişilik Bozukluğu Psk.Elçin KAYA KARATAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,962 uzman makalesi arasında 'Borderline Kişilik Bozukluğu' başlığıyla benzeşen toplam 17 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kontrol Etme Hastalığı Eylül 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


05:11
Top