2007'den Bugüne 92,815 Tavsiye, 28,314 Uzman ve 20,064 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Erkeklerde Cinsel İsteksizlik ve İktidarsızlık
MAKALE #12503 © Yazan Psk.İlkten ÇETİN | Yayın Nisan 2014 | 7,515 Okuyucu
ERKEKLERDE CİNSEL İSTEKSİZLİK VE İKTİDARSIZLIK

Düşük cinsel dürtüden bahsedildiğinde genellikle ilk olarak bu sorunu yaşayan eşin kadın olduğu düşünülür. Ancak eşleriyle cinsel ilişkiye girmeye ilgi duymayan ya da ilişki sırasında sorun yaşayan birçok erkek bulunmaktadır. Erkeklerin çoğu düşük libidoları olduğunu söylemekten çekinse de, bu durum eşlerinde fazlasıyla endişe ve kalp kırıklığına neden olabilir. Cinsel isteklerdeki farklılıklar, evliliklerde büyük sorunlara yol açabilir ve üzerine düşülmezse bu durum evliliklerin bitmesine bile neden olabilir. Çekingenlik ve arzu eksikliği, üç çiftten birini etkileyen en yaygın cinsel işlev bozukluğudur. Arzu sorunları ilişkideki yakınlık ve samimiyet gibi güzel duyguları da tüketiyor. Evli beş çiftten biri ve evli olmayan fakat iki yıldan beri birlikte yaşayan on çiftten üçü, cinsellik olmayan (yılda on seferden fazla cinsel ilişkiye girilmemesi) evlilik ve ilişki sürdürmektedir. Halk arasında iktidarsızlık tıp dilinde ise erektil disfonksiyon olarak tanımlanan rahatsızlık, penisin sertleşmesi demek olan ereksiyonun, cinsel birleşmeyi sağlayacak derecede olamaması yani fonksiyon bozukluğudur. Aslında bu tür fonksiyon bozukluklarının bir kez ya da seyrek olarak görülmesi, hemen herkeste zaman zaman olabilen bir durumdur. İktidarsızlıktan yani erektil disfonksiyondan söz edilebilmesi için sertleşme kusurunun sürekli ya da çok sık olması gerekiyor. Cinsel güç çoğu erkek için en temel konulardan biridir. Penisin sertleşme yeteneğinin azalması ya da kaybolması bu nedenle pek gündeme getirilmez. Ancak yapılan çalışmalar her on erkekten birinde böyle bir sorun olduğunu ortaya koymuştur. Tabii ki bu sıklığın yaşla da ilgisi var. Genç yaşlarda çok düşük olan bu oran, yaşla paralel olarak artmaktadır. Erektil disfonksiyonu olanların sadece yüzde 10 kadarı bu konuya çare aramaktadır. Sorunu olduğu halde doktora başvurmayan, çare aramayanların bu denli çok olmasındaki etkenlerden birinin utangaçlık ya da böyle bir sorunun olduğunun başkası tarafından duyulmasını istememe olmasına karşın daha önemli bir grup bu konuda bir çare olduğunu bilmediği için, bir anlamda kaderine rıza göstermektedir. Çoğu erkekte stres, yorgunluk, endişe ya da aşırı alkol kullanıldığında zaman zaman karşılaşılan bu durumun endişe edilecek bir yönü yoktur. Eğer bu durum çok sorun edilirse, başarısızlık korkusu eklenecek ve psikolojik olarak ciddi bir sorun haline geldiği için aslında geçici bir durumken sabit bir sorun haline dönüşecektir. Her birleşmede bir önceki başarısızlık hatırlanacak, tekrarlama korkusu, cinsel hazzı engelleyerek penisin sertleşmesini önleyecektir. Bundan 20 yıl öncesine kadar erektil disfonksiyonun oluşum mekanizmaları yeterince bilinmediği için olayın çoğu zaman psikolojik kökenli olduğu düşünülürdü. Daha sonraki çalışmalar bunların %70´inde organik sorunlar da olduğunu ortaya koymuştur. Böylece vakaların büyük bir kısmında organik ve psikolojik sorunların bir arada bulunduğu anlaşılmış oldu. Organik ya da fiziksel olarak adlandırılan nedenlerin başlıcaları şunlardır; Atardamarların daralması sonucu penise gelen kanın azalması, Toplardamarların gereğinde kapanamayıp, gelen kanı geri kaçırması, Penise gelen ya da giden damarların hasarlanması, Hormon bozuklukları, İlaçların yan etkileri,Alkoliklik ya da uyuşturucu bağımlılığı, Şeker hastalığı, Aşırı sigara içmek, Yüksek kolesterol, Penisin süngersi yapısını etkileyen hastalıklar, İnmeler (beyin kanaması vb.) sinir sistemi hastalıkları, Ciddi organik kronik hastalıklar (böbrek yetersizliği, karaciğer yetersizliği vb.). Bir erkekte sertleşme kusurunun aniden ortaya çıkması, bazı birleşmelerde normalken bazen kusur olması psikolojik etkenleri düşündürür. Bazen tetikleyici faktör kolayca bulunabilir. Örneğin cinsel eşiyle ciddi uyuşmazlıklar, sevişme sırasında durdurulma ya da ev veya işte ciddi sorunlar gibi. Cinsel birleşme sırasında tatmin konusunda kaygılar duymak, depresyon yaşamak, ortamın uygunsuzluğu cinsel bilgi azlığı gibi konular da psikolojik etkenler arasında yer alabilir. Böyle bir sorunla karşılaşan kişilerin ilk olarak bilmesi gereken şey, erektil disfonksiyon üzerinde özellikle son yıllarda yapılan çalışmalarla artık bunun tedavisi mümkün olmayan, çaresiz bir dert olmadığıdır. Bunu bilmenin önemi, sebebin organik olduğu hallerde bile olayın içinde psikolojik etkenlerin de katkısıdır. Başarısızlık korkusu sorunun ağırlaşmasına yol açacaktır. Bundan sonraki basamak yaşam biçimindeki değişmelerdir. Sigarayı bırakmak, alkol miktarını azaltmak, stresten ve endişelerden uzaklaşmaya çalışmak çoğu kişide çare olacaktır. Bunlarla çözüme ulaşamayanların tıbbi yardım aramaları gerekir.

İktidarsızlığın tedavisi nasıldır? Sorunun kaynağının ne olduğu hangi yöntemlerle tedavi edilebileceğini de belirler. Erektil disfonksiyonun tedavisinde bazı yöntemler bulunmaktadır, hastanın durumuna göre bunlardan birini ya da birkaçı bir arada uygulanabilir. Cinsel yaşamı düzenleme, özellikle sorunun psikolojik kökenli olduğu hallerde bunun yararı olmaktadır. Eşlerin cinsel yaklaşımlarını araştırarak bu yönde düzenleyici önerilerde bulunmak yararlı olmaktadır. Seks tedavisi olarak da adlandırılan bu uygulamalar, diğer tedavi yöntemlerinin yanı sıra da uygulanabilmektedir. Sorunlar paylaşıldıkça küçülür. Bu kural erektil disfonksiyonda da geçerlidir. Bazen erektil disfonksiyonu olan erkeklerin eşleri, bilmeyerek de olsa psikolojik sorun yaratırlar. Sorunun konuşulup tartışılması bazen sorunun ortadan kalkmasını bile sağlayabilir. Cinsel uyum, yetersiz ereksiyon ve erken boşalma gibi hallerde de çare olabilmektedir. Bazı çiftler bunu yaşlanmanın doğal bir sonucu olarak algılayıp çare aramazken, bazıları da ileri derecede mutsuz olabilmektedir. Eğer iktidarsızlık yaşıyorsanız, profesyonel yardıma başvurun. Çoğu erkeğin yaptığı gibi sessiz kalmayın! Ayrıca, bu sorunu partnerinizden saklamayın. Çoğu erkek böyle davranıyor, bu da partnerin kendini aşağılanmış hissetmesine veya “beni artık sevmiyor” diye düşünmesine neden oluyor.Yapacağınız ilk şey bir uzmana danışmak olmalıdır. Tedavi yöntemi iktidarsızlığın nedenine göre değişir. Örneğin, psikolojik nedenler şunları gerektirebilir; Danışmanlık, Psikoterapi, İlişki danışmanlığı. Psikolojik kökenli iktidarsızlık sorununda, ereksiyon veren ilaçları denemek erkeğin güvenini tazelemek için iyi bir başlangıçtır.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Erkeklerde Cinsel İsteksizlik ve İktidarsızlık" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İlkten ÇETİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İlkten ÇETİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İlkten ÇETİN Fotoğraf
Psk.İlkten ÇETİN
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi260 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İlkten ÇETİN'in Makaleleri
► Kadınlarda ve Erkeklerde Cinsel İsteksizlik Psk.Dnş.İbrahim GÜLYAŞAR
► Erkeklerde İktidarsızlık Dr.Psk.Dnş.Ayavar Cem KEÇE
► Kadınlarda Cinsel İsteksizlik - Cinsel Soğukluk Dr.Psk.Dnş.Ayavar Cem KEÇE
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,064 uzman makalesi arasında 'Erkeklerde Cinsel İsteksizlik ve İktidarsızlık' başlığıyla benzeşen toplam 46 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Kendine Sevgili Misin? Şubat 2022
► Bilişsel Çarpıtmalar (Düşünce Hataları) ÇOK OKUNUYOR Temmuz 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


02:44
Top