2007'den Bugüne 92,312 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,979 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Diyabette Beslenme
MAKALE #15348 © Yazan Dyt.Sevde VAROL | Yayın Eylül 2015 | 3,668 Okuyucu
DİYABETTE BESLENME

Diyabet, halk arasında bilinen adıyla şeker hastalığı, insülin hormonun yokluğu veya etkinliğinin kaybetmesiyle, kan şekerinin normal aralığın üstünde veya altında olma durumudur. Genel olarak 2 çeşit diyabet türü vardır. İlki daha az rastlanan TİP1 Diyabet dediğimiz, çocuk yaşlarda ortaya çıkan ve insülinin hiç salgılanmaması yok olması durumundan kaynaklanan diyabet türüdür. İkincisi ise yetişkinlerde görülen ve insülinin yokluğu değil etkisizliğinden kaynaklanan türüdür. Genelde daha yaygın olan bu türe ise TİP2 diyabet denilmektedir.

Diyabet yani kan şekerinin normal değerlerde olmaması tek başına bir rahatsızlık nedeni değildir. Ama zamanla kan şekeri organlarda tahribata yol açarak, böbrek, göz, kalp rahatsızlığı ve inme gibi hastalıklara yol açabilir.

Diyabet (şeker hastalığında) vücudun besinleri enerjiye dönüştürmesinde büyük sıkıntı vardır. Özellikle karbonhidratlı besinlerin parçalanarak en küçük besin kaynağı olan ^glukoz^hücrelerimizin temel enerji kaynağıdır. Glukoz insülin sayesinde kandan hücrelere geçerek hücrenin yaşamını devam ettirebilmesi için kullanılan enerjiye dönüştürülür. İnsülin yoksa veya etkisizse o zaman glukoz da kandan hücreye geçemez. Bu durumda hem hücre temel enerji kaynağından mahrum olur hem de kanda glukoz birikerek, ^hiperglisemi^ dediğimiz kan şekeri yüksekliğine yol açar. Kan dolaşımıyla bu yüksek şeker böbreklere, göze, sinir hücrelerine, kalbe giderek oralarda çeşitli bozukluklara yol açar.

Sağlıklı beslenme her besinden yeteri ve dengeli kadar alarak, büyüme , gelişme , yaşamsal fonksiyonlarımızı en sağlıklı şekilde yerine getirme işlemidir. Beslenme hiçbir zaman karın doyurmak değildir. Beslenmede önemli olan altı temel besin öğesini yeteri ve dengeli kadar almaktır. Bu temel besin öğeleri;
-karbonhidratlar
-proteinler
-yağlar
-vitamin
-mineral
-su şeklinde sıralanabilinir.
Karbonhidratlar diyabette en çok dikkat edilmesi ve düzenlenmesi gereken besin öğelesidir. Bunun en büyük nedeni tüketildikten sonra en çok glukoza çevrilen besinlerdir. Ayrıca karbonhidratlar beslenmemizin %50sinden fazlasını oluşturmaktadırlar.diyabette genel anlamda ara öğünler çok önemlidir. 2-3 saate 1 karbonhidratın dengeli gittiği öğünler olmalıdır. Genel anlamda diyabette ilk akla gelen karbonhidratı azaltmak olsa da aslında bu doğru bir yaklaşım değildir. Günlük alınan enerjinin %50sinden azının karbonhidrat olmaması gerekir. Eğer kısıtlı karbonhidrat alınırsa kan şekeri de istenmeyen düzeylere düşer ve sağlığımızı yine olumsuz etkiler. Bu nedenle karbonhidratı kısmak değil de karbonhidrat türünü kan şekerimizi dengeleyecek liften zengin türlerinden seçmek daha doğru bir davranış olacaktır. Eğer basit şeker içeriği yüksek, lif içeriği düşük karbonhidratlar seçersek kan şekerimizi hızlı şekilde yükseltmiş oluruz. Her kan şekeri düşüklüğü arkasından düşüklüğü gelir ve bu kısır döngü bu şekilde gider. Diyabeti tehlikeli ve sağlıksız hale getire işte bu dengesizliktir. Dolayısıyla birkaç küçük değişiklikle diyabetin olumsuz etkilerinden korunmak mümkün olabilir. Bunlardan en önemlisi beyaz ekmek yerine tam buğday/çavdar ekmeği tüketmektir. Pirinç, patates gibi nişastalı besinlerden uzak durulup, bulgur tüketilmelidir. Organik bile olsa, meyve suyu yerine meyvenin kendisi tüketilmelidir. Hazır market ürünlerinden kek, cips gibi atıştırmalıklardan uzak durularak evde tam buğday unundan ve şekersiz olarak hazırlanan tatlılar tercih edilmelidir. Ve mutlaka bir diyetisyen tarafından karbonhidratlarınız ve beslenmeniz düzenlenmelidir.

Proteinler, hücrenin yapı taşını oluşturan ama enerji olarak kullanılmakta tercih edilmeyen besin öğeleridir. Proteinler diyabette pek fazla dile getirilmese de çok önemli rolleri vardır. Diyabet hastalarında glukoz enerji olarak kullanılmayınca protein enerjiye dönüştürülmeye çalışılır. En büyük protein kaynağı olan kaslarımızda bu durumda en büyük kayba uğrayan dokumuzdur. Kas kaybı demek vücudun sağlıklı dokusunun kaybı demektir. Dolayısıyla istenmeyen bir durumdur. Bu yüzden protein tüketimi önemlidir. Fakat protein kaynağı olan besinler aynı zamanda hayvansal yani doymuş yağ içeriği yüksek olan besinler olduklarından bu tür besinlerin fazla tüketilmesi de zaten diyabetle risk altında olan kalp- damar hastalıklarında davetiye çıkarır. Bu anlamda kırmız et haftada en fazla 2 kere tüketilirken, daha çok balık, tavuk gibi hem protein kaynağı hem de doymuş yağ içeriği olmayan beyaz et türleri tercih edilmelidir. Yapılan araştırmalar özellikle omega-3 içeriği yüksek balıkların diyabete olumlu etkisi olduğu bulunmuştur. Ülkemizde hamsi ve somon omega-3 içeriği yüksek balıklardır. Ve haftada 1 kere mutlaka tüketilmesi önerilmektedir.

Yağlar, yağ asitlerinden meydana gelirler ve iç organlarımızı korumak, tokluk hissi vermek, gerektiğinde enerji ihtiyacını sağlamak, ısı izolasyonu yapmak gibi önemli görevleri vardır. Bu görevlerin yerine gelmesi için sıfır yağ ile beslenme kesinlikle önerilmemelidir. Fakat özellikle TİP2 diyabette sorumlu olarak da görülen bu yağ (adipoz) dokusunun fazlalığı ise hiç istenmeyen bir durumdur. Dünya Sağlık Örgütüne göre yağ oranının normal aralıkta tutulması başlıca sağlık göstergelerinden biri olarak görülmektedir. Bu anlamda özellikle yağ tüketiminde bizim yararımıza olan yağ asitleri içeren yağ türlerinin tercih edilmesi çok önemlidir. Mesela sıcak yemeklerde mısırözü ve fındık yağı tercih edilmeliyken, soğuk yemeklerde zeytinyağı tercih edilmesi önerilen yağ tüketim formudur. Ayrıca eğer kilomuzun fazla olduğunu düşünüyorsak başka hastalıklara da davetiye çıkarmadan hemen bir diyetisyene başvurarak, sağlıklı şekilde bu fazla kilolardan kurtulunmalıdır.

Vitaminler vücudumuzda düzenleyici etki gösteren kimyasallardır. Mineraller ise kemik, tırnak ve diş hücrelerinin önemli parçasını oluştururlar. Vitaminler ve mineraller birbirinden ayrı düşünülemezler. Vitaminler 2 ye ayrılırlar. Suda eriyen vitaminler ve yağda eriyen vitaminler olmak üzere. Yağda eriyen vitaminler; A,D,E,K vitaminleridir. Suda eriyenler ise B, C vitaminleridir. Suda eriyen vitaminler yine su yoluyla fazlası atılarak vücudumuzda depolanmazlar. Bu nedenle suda eriyen vitaminleri her gün yeteri kadar tüketilmesi önemlidir. Yağda eriyen vitaminler ise yağ yoluyla taşındıklarından dolayı yağla gibi depolanabilirler. Vücudumuzda belli oranda yağ miktarının olmasının istememizin nedenlerinden biri de budur. Vitamin kaybının yaşanmamasıdır. Yağda eriyen vitaminlerin depolanma özelliklerinden dolayı Ergün alınması gerekli değildir.

Diyabette ayrıca belli beslenme kuralları uygulanması önemlidir. Bunlar;
-Günde 3 ana öğün ve 3 ara öğün tüketilmelidir.
-Ana öğünlerde mutlaka et/tavuk/balık veya zeytinyağlı sebze yemeği veya kurubaklagil yemeği yanında yoğurt ve bol çiğ sebze ayrıca tam buğday/çavdar ekmeği miktarına uygun tüketilmelidir.
-Günde en az 10 bardak su tüketilmelidir.
-Sağlıklı pişirme yöntemleriyle yemekler pişirilmelidir.
-Aşırı tuz tüketiminden kaçınılmalıdır.

Beyaz un ve rafine şeker olmadan hazırlanmış tatlı tarifi:
Malzemeler:
• 250 g hurma
• Yarım çay bardağı dövülmüş fındık
• Yarım çay baradğı dövülmüş ceviz
• 1 tatlı kaşığı kakao
• 1 tatlı kaşığı Hindistan cevizi.

Hurmayan yumuşayana kadar suda bekletilir. Yumuşayınca rondodan geçirilir. Ayrı bir kasede ceviz, fındık, kakao karıştırılır. Rondodan geçirilmiş hurmalar ceviz büyüklüğünde toplar haline getirilerek, kasede karışıma bulanır. En son bütün topların üzerine Hindistan cevizi gezdirilir. Sağlıklı bir tatlı olarak tüketime hazırdır.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Diyabette Beslenme" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Sevde VAROL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Sevde VAROL'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Sevde VAROL Fotoğraf
Dyt.Sevde VAROL
İzmir
Diyetisyen
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi5 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Sevde VAROL'un Makaleleri
► Diyabette Beslenme Dyt.Nuray Damla NOYAN
► Diyabette Beslenme Tedavisi Dyt.Nihal DURUKAN KELEŞ
► Diyabette Beslenme Tedavisi Dyt.Güneş AKYIL AYNACI
► Diyabette Beslenme Nasıl Olmalıdır? Dyt.Şeyda Sıla BİLGİLİ
► Diyabette (Şeker Hastalığında) Beslenme Dyt.Sevgi Gökçen ERKÜN
► Diyabette (Şeker Hastalığı) Beslenme Tedavisi ve Önerileri ÇOK OKUNUYOR Dyt.Yüksel Turan TAŞDEMİR
► Diyabette Güncel Bilgiler Dyt.Turgay KÖSE
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,979 uzman makalesi arasında 'Diyabette Beslenme' başlığıyla benzeşen toplam 15 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:57
Top