Çocuğunuzun Terapiye İhtiyacı Var mı?
Çocuğunuzun Terapiye İhtiyacı Var Mı ?
Çocuğunuzun yardıma ihtiyacı olduğunu düşündüğünüz de bir ergen ve çocuk ruh sağlığı uzmanına başvurmalısınız.
Sorun olarak düşündüğünüz, belki de çocuğunuzun kişilik özelliklerinden ya da gelişimsel döneminden olabilir. Bu konu da emin değilseniz bir danışman desteği almanızı öneriyorum.
Başvuru sırasında genelde aşağıdaki veya benzeri sorulara cevap vermeniz istenecektir:
* Problem ne zamandır sürüyor?
* Geçmişte yaptığınız girişimler çocuğunuzun problemini çözdü mü? Bu çalışmalara çocuk nasıl tepki verdi?
* Bu problem çocuğun günlük yaşamını nasıl etkilemektedir?
* Bu problem ailenin yaşamını nasıl etkilemektedir?
* Bu problem çocuğun akademik performansını nasıl etkilemektedir?
* Gelişimsel sorunlar ile problem karışmış olabilir mi?
* Çocuğun yaşadığı problem geçmişinin saptanması; Doğduğu zamandan itibaren gelişimsel aşaması nasıldı, annenin gebelik dönemi ve ruh hali nasıldı? Örneğin; Fiziksel veya duygusal herhangi bir sorun olmuş muydu?
* Sorun tek bir problem olarak mı görülüyor daha fazla probleme kaynak mı teşkil ediyor?
Çocuklar ve gençler sıkıntıların ya da sorunlarını çoğunlukla dile getirmekte zorlanırlar ama bunları ağlama, öfkelenme, hırçınlık gibi uygun olmayan davranışlar gösterme yoluyla dışa vururlar. Bazen de fiziksel bazı rahatsızlıklar oluşabilir. Örneğin; Mide bulantısı, karın ağrısı, iştahsızlık az ya da çok yemek, uyku problemleri az ya da çok uyuma şeklinde olabilir vb.
Örneğin; Eski zamanlara göre daha az hareketli olabilirler, daha az oyun oynayabilirler, diğer çocuklarla bir arada olmak için daha az istekli olabilirler özellikle hayal gücü ile ilgili öncekine oranla farklılıklar gözlenebilir, okula gitmek istemez ya da okula uyum sorunları, sosyalleşmeye karşı isteksizlik olabilir.
Bu konularda ne yapmanız, nasıl davranmanız gerektiği konusunda kafanız karışık ya da çaresiz hissediyor olabilirsiniz. Merkezimizde uyguladığımız ebeveyn danışmanlığında hem çocuğunuzla ve hem de anne babayla yaptığımız danışmanlıklarla çocuğunuzda yaşanan duygusal ya da gelişimsel problemlerin aşılmasında anne babalarla yaptığımız çalışmalarla sağlıklı ebeveyn tarzınızın oluşturulmasına katkı sağlayarak, danışmanız sürecinde ve sonrasında size Ebeveyn olarak uygun tepkiler verme becerisini kazandıracaktır.
Çocuğunuzla çalışabilecek terapistler konusunda farklı seçenekleriniz olacaktır. Bu seçimi yaparken terapistlerin çalışma alanları konusunda bilgi sahibi olmaya çalışınız. Terapist seçimin de dikkat edilmesi gereken hususlar terapistin aldığı lisans ve lisans üstü eğitimi, uzmanlık alanı, referansları ve yöntemi çok önemlidir.
Deneyimlerimize ve araştırmalara dayanarak benim önerim, çocukla çalışacak terapistin mutlaka çocuğa ve aile ayırdığı zaman ayrı ayrı olmalıdır, terapist ilk etapta çocuğu değerlendirmeli ve çocuk hakkında ayrıntılı bir rapor hazırlamalıdır. Sonrasında yapacağı terapi müdahaleleri ile ayrıntılı bir bilgi paylaşımı ve mutlaka ailenin onayını alarak terapi müdahalelerine başlanmalıdır.
Terapi süreçleri içerisinde aileyi sürekli bilgilendirerek, ebeveynlerin farkındalığının arttırması terapi müdahalesinde çok önemlidir. Terapist ebeveynler için bazı okuma serileri hazırlamalı danışmanlık oturumlarında ebeveynlerin ebeveyn tarzlarının geliştirmelerinde iyileşme sağlanmasına dikkat edilmelidir. Bu çalışmalar çocukta yaşanan problem de iyileşme oluncaya kadar devam etmelidir.
Farklı uzmanlar bu alanda ekip çalışması da yapar. Çocuk psikiyatristleri ilaç farmakoterapi ihtiyacına cevap verirken psikolojik danışmanlar ve psikologlar da benzer teknikleri kullanarak sorun kaynakların ortaya çıkarılması, aile ve öğretmenler ile işbirliği içinde çocukta görülen problemlerin sonlandırılması için çalışırlar.
Çocuğu için en doğru uzmanı arayan ailelerin duyduğu kaygıyı anlıyoruz. Güvendiğiniz kişilerle çalışmak ve işbirliği yapmak genelde olumlu sonuçlara ulaştırır ve problemlerin artmasını durdurarak çocuğa ve aileye mutluluk ve huzur getirir.
Çocuğunuzun öğrendiği en önemli diğer bir kazanımda ailesi ve çevresi ile güven bağı oluşturarak, terapi görüşmelerinde öğrendiği teknikleri yaşamı boyu kullanabileceğini kavramasıdır. Yaşamının ilerleyen süreçlerinde yaşayacağı duygusal sorunlarda öğrendiği terapi tekniklerini kullanabilecek ve hem de bir danışmandan yardım almanın önemini fark etmiş olacaktır. Bu olumlu sonuç paha biçilemez bir şekilde çok önemlidir.
Deneyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki danışmanlık desteği alan bireyler genellikle sağlıklı kişilerdir çünkü yaşadığı problemin farkındadır ve bunu nasıl çözeceği ile ilgili bir uzmandan destek almasının gerekliliğini ve önemini bilmektedir. Benden destek almış dokuz yaş üstü çocuklar yaşamının ilerleyen süreçlerinde farklı problemlerle karşılaştığında ailesinden terapi görüşmesi için randevu almalarını söyleyerek danışmaya gelmektedirler bu çok sevindirici bir gelişmedir, bunun sebebi artık bu çocuk danışmanından nasıl yardım alabileceği ile ilgili sağlıklı bir algıya sahip olmuştur. Ne demiş atalarımız “derdini söylemeyen derman bulamaz”.
Yetkin Aile Danışma Merkezimizde Uyguladığımız Yöntemler:
Öncelikle çocuklarla terapi çalışmalarımızda ne tür yöntemler kullandığımız hakkında bilgi vermek isterim her terapistin farklı yaklaşımları olabilir tabiki ama, sizler ebeveyn olarak çocuğunuzla ilgili alacağınız destek hakkında bilgi sahibi olmanız çok önemli çünkü çocuğunuzla ilgili en önemli kararı sizler vereceksiniz.
Çocuklarda kullanılan terapi yönteminde oyun terapisi yöntemi kullanılmaktadır.
Oyun terapisinin mantığı nedir ? Çocukların dil gelişimleri zihinsel gelişimlerine bağlıdır. Çocukların dünyalarında neler olup bittiğiyle ilgili iletişimi oyun yoluyla gösterirler. Oyun terapisinde kullanılan oyuncaklar çocuğun sözcükleri ve oyun oynama şeklide çocuğun dili gibi görünür, yani çocuğun kendisini ifade ettiği bir yol ve bizimde onu anlamamızın bir yoludur oyun terapisi.
Çocuklar yaşadığı ortamdaki duygularını, düşüncelerini, sevinçlerini yada travmalarını, üzüntülerini oynadıkları oyun yolu ile bize kendisini ifade etmiş olur, biz çocuğun ortaya koyduğu oyunları iyi yorumlayarak terapide çocuğun iyileşmesini sağlamaktayız .
Bu tabi ki çok kolay bir yöntem değildir bu alanda çalışan terapistlerin terapilerinde kullanmak istedikleri oyun terapisi eğitimleri ile uzun yıllar eğitim ve süper vizyon sürecinden geçmektedir. Siz ebeveynlerin çocukları ile ilgili terapisti seçerken terapistin lisans ve lisans üstü eğitimlerinin yanında oyun terapisi sertifikası da olan deneyimli terapisti araştırıp seçmesi çok önemlidir.
Oyun oynamamak çocuğun, travmatik olay ve yaşantılarını çözümlemelerinde yardımcı olur. Örneğin; deprem travması yaşamış bir çocuk deprem anında yaşadığı olumsuz deneyimi, oyununda tekrar tekrar oynama eğilimi gösterir, çocuğun sergilediği bu oyunu terapide olumsuz hissettiği duyguları iyileştirme çabası olarak yorumlarız. Tabi ki bu süreçte terapistin ne dediği ve nasıl davrandığı çok önemlidir.
Çocuk bazen de günlük yaşantısında kontrol edemediği ya da bastırdığı duygularını oyun terapisi ortamında açığa çıkartarak kendisini ifade etmiş olur Örneğin; Anne babası boşanma sürecinde olan beş yaşındaki çocuk danışanım öncesinde çok sakin bir çocukken ( anne- babasının boşanma süreci yokken) oyun odasına girer girmez hacı yatmaz oyuncağını yirmi dakika boyunca yumrukladığını gözlemledim. “Ben ona vay be çok güçlüsün nasılda güçlü vuruyorsun” dediğimde “evet güçlüyüm ben” diyerek yüzünde bir gülümse belirir bu tepki çocuğun rahatladığını göstermektedir.
Oyun sırasında çocukla terapist arasında kurulan terapötik ilişki çocukta olumlu bir iyileşme ve gelişme olmasına desek verir ve bu iyileşme süreci hemen çocuğun günlük yaşantısında fark edilir seviyede gözlemlenebilir, ben genelde çocuğun okulu ile de yakın temasta olduğum için okuldaki öğretmenlerden ya da okulun rehber öğretmenlerinden aldığım geri dönütlerde, çocukta görülen olumlu gelişmelerin fark edildiğini duymaktayım.
Örneğin; Öncesinde çok hırçınken, artık daha uyumlu davranış örüntüleri gösterdiğini ifade etmektedirler ya da öncesinde sosyal olmayan bir çocukken artık daha sosyal olduğu teneffüslerde arkadaşları ile oyunlar oynadığını duymaktayım tabi ki bunlar çok sevindirici.
Çocuklardaki iyileşme süreci yetişkinlere nazaran çok daha hızlı olmaktadır. Bu olumlu gelişmelerde en önemli unsur ailelerin danışmanlık seanslarında onlara verilen önerileri en iyi biçimde anlayıp uygulamaları çok önemlidir.
Örneğin; Anne babanın boşanma sürecinde olduklarını düşünelim boşanma tabi ki bir aile için yaşanılan en büyük krizlerden biridir, bu sürece uyum sağlamak bütün aile bireyleri için çok zorlu bir süreçtir ama en çok zorluk yaşayanlar çocuklardır bunu asla unutmamak gerekir. Genellikte bu süreçte danışmanlık verdiğimde çocuğun çok yıpranmış olduğunu gözlemledim. Ailelere boşanma sürecinde çocukları ile ilgili nasıl yaklaşacaklarını ve nelere yapacakları ile ilgili psiko-eğitim sürecinden geçtikten sonra tabi ki beklentimiz ebeveynlerin bu önerilerin ışığında hareket etmeleri ebeveynler bunu sağladığında çocuğun boşanma sürecine uyum sağlaması daha kolay olacaktır. Unutulmaması gereken konu çocuğun en iyi ihtimalle bu uyum süreci üç yıldır( çocuğun yaşına göre bu değişebilir) .
Merkezimizde kullandığımız oyun terapisi yöntemleri: Çocuk merkezli oyun terapisi ve Filial Terapisi yaklaşımlarıdır .
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi Nedir? ÇMOT, duygusal ve davranışsal sorunları olan çocuklara yardımcı olma amacı taşıyan yönlendirici olmayan bir yaklaşımdır (L.F. Guerney, 2001; Landreth, 2002; VanFleet, 2006a; Wilson & Ryan, 2005; Cochran, Nordling, & Cochran, 2010).
Filial Terapi Nedir ? Filial Terapi, küçük çocuklu ailelere yardım etmek amacıyla psiko-eğitsel bir yaklaşım olarak tasarlanmış terapi yaklaşımıdır. Ebeveynlere, ebeveyn-çocuk arasındaki ilişkiyi güçlendirmek için tasarlanmıştır. Çocuk Merkezli Oyun Terapisinin becerilerini öğretmeyi hedeflemektedir. Filial Terapi, çocuğun uyum becerilerini geliştirirken eşzamanlı olarak ebeveynlik becerilerini ve ebeveynlerin veya bakım verenlerin tutarlılığını da geliştirir ve çocukla ebeveyn arasındaki duygusal bağın güçlenmesine büyük oranda destek verir.
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi ve Filial Terapisini uygulama sebebim, 3-12 yaş arasındaki çocuklara sahip ailelerde yaşanan problemlerin iyileştirilmesini en etkin bir şekilde sağlaması ve dünyada da en önde gelen bir aile terapisi yaklaşımı olmasıdır.
Unutmamanız gereken bir başka notumuz da terapist kim olursa olsun çocuğun anne ve babası olarak çocuğunuz için en uygun terapisti seçerek, sorunları aktaracak ve terapistin desteğiyle sorunları aşacak kişiler sizler olacaksınız.
Sağlıklı, mutlu ve dengede kalın !
Meral YÜNCÜLER
Uzman Klinik Psikolog
Aile Terapisti
Çocuğunuzun yardıma ihtiyacı olduğunu düşündüğünüz de bir ergen ve çocuk ruh sağlığı uzmanına başvurmalısınız.
Sorun olarak düşündüğünüz, belki de çocuğunuzun kişilik özelliklerinden ya da gelişimsel döneminden olabilir. Bu konu da emin değilseniz bir danışman desteği almanızı öneriyorum.
Başvuru sırasında genelde aşağıdaki veya benzeri sorulara cevap vermeniz istenecektir:
* Problem ne zamandır sürüyor?
* Geçmişte yaptığınız girişimler çocuğunuzun problemini çözdü mü? Bu çalışmalara çocuk nasıl tepki verdi?
* Bu problem çocuğun günlük yaşamını nasıl etkilemektedir?
* Bu problem ailenin yaşamını nasıl etkilemektedir?
* Bu problem çocuğun akademik performansını nasıl etkilemektedir?
* Gelişimsel sorunlar ile problem karışmış olabilir mi?
* Çocuğun yaşadığı problem geçmişinin saptanması; Doğduğu zamandan itibaren gelişimsel aşaması nasıldı, annenin gebelik dönemi ve ruh hali nasıldı? Örneğin; Fiziksel veya duygusal herhangi bir sorun olmuş muydu?
* Sorun tek bir problem olarak mı görülüyor daha fazla probleme kaynak mı teşkil ediyor?
Çocuklar ve gençler sıkıntıların ya da sorunlarını çoğunlukla dile getirmekte zorlanırlar ama bunları ağlama, öfkelenme, hırçınlık gibi uygun olmayan davranışlar gösterme yoluyla dışa vururlar. Bazen de fiziksel bazı rahatsızlıklar oluşabilir. Örneğin; Mide bulantısı, karın ağrısı, iştahsızlık az ya da çok yemek, uyku problemleri az ya da çok uyuma şeklinde olabilir vb.
Örneğin; Eski zamanlara göre daha az hareketli olabilirler, daha az oyun oynayabilirler, diğer çocuklarla bir arada olmak için daha az istekli olabilirler özellikle hayal gücü ile ilgili öncekine oranla farklılıklar gözlenebilir, okula gitmek istemez ya da okula uyum sorunları, sosyalleşmeye karşı isteksizlik olabilir.
Bu konularda ne yapmanız, nasıl davranmanız gerektiği konusunda kafanız karışık ya da çaresiz hissediyor olabilirsiniz. Merkezimizde uyguladığımız ebeveyn danışmanlığında hem çocuğunuzla ve hem de anne babayla yaptığımız danışmanlıklarla çocuğunuzda yaşanan duygusal ya da gelişimsel problemlerin aşılmasında anne babalarla yaptığımız çalışmalarla sağlıklı ebeveyn tarzınızın oluşturulmasına katkı sağlayarak, danışmanız sürecinde ve sonrasında size Ebeveyn olarak uygun tepkiler verme becerisini kazandıracaktır.
Çocuğunuzla çalışabilecek terapistler konusunda farklı seçenekleriniz olacaktır. Bu seçimi yaparken terapistlerin çalışma alanları konusunda bilgi sahibi olmaya çalışınız. Terapist seçimin de dikkat edilmesi gereken hususlar terapistin aldığı lisans ve lisans üstü eğitimi, uzmanlık alanı, referansları ve yöntemi çok önemlidir.
Deneyimlerimize ve araştırmalara dayanarak benim önerim, çocukla çalışacak terapistin mutlaka çocuğa ve aile ayırdığı zaman ayrı ayrı olmalıdır, terapist ilk etapta çocuğu değerlendirmeli ve çocuk hakkında ayrıntılı bir rapor hazırlamalıdır. Sonrasında yapacağı terapi müdahaleleri ile ayrıntılı bir bilgi paylaşımı ve mutlaka ailenin onayını alarak terapi müdahalelerine başlanmalıdır.
Terapi süreçleri içerisinde aileyi sürekli bilgilendirerek, ebeveynlerin farkındalığının arttırması terapi müdahalesinde çok önemlidir. Terapist ebeveynler için bazı okuma serileri hazırlamalı danışmanlık oturumlarında ebeveynlerin ebeveyn tarzlarının geliştirmelerinde iyileşme sağlanmasına dikkat edilmelidir. Bu çalışmalar çocukta yaşanan problem de iyileşme oluncaya kadar devam etmelidir.
Farklı uzmanlar bu alanda ekip çalışması da yapar. Çocuk psikiyatristleri ilaç farmakoterapi ihtiyacına cevap verirken psikolojik danışmanlar ve psikologlar da benzer teknikleri kullanarak sorun kaynakların ortaya çıkarılması, aile ve öğretmenler ile işbirliği içinde çocukta görülen problemlerin sonlandırılması için çalışırlar.
Çocuğu için en doğru uzmanı arayan ailelerin duyduğu kaygıyı anlıyoruz. Güvendiğiniz kişilerle çalışmak ve işbirliği yapmak genelde olumlu sonuçlara ulaştırır ve problemlerin artmasını durdurarak çocuğa ve aileye mutluluk ve huzur getirir.
Çocuğunuzun öğrendiği en önemli diğer bir kazanımda ailesi ve çevresi ile güven bağı oluşturarak, terapi görüşmelerinde öğrendiği teknikleri yaşamı boyu kullanabileceğini kavramasıdır. Yaşamının ilerleyen süreçlerinde yaşayacağı duygusal sorunlarda öğrendiği terapi tekniklerini kullanabilecek ve hem de bir danışmandan yardım almanın önemini fark etmiş olacaktır. Bu olumlu sonuç paha biçilemez bir şekilde çok önemlidir.
Deneyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki danışmanlık desteği alan bireyler genellikle sağlıklı kişilerdir çünkü yaşadığı problemin farkındadır ve bunu nasıl çözeceği ile ilgili bir uzmandan destek almasının gerekliliğini ve önemini bilmektedir. Benden destek almış dokuz yaş üstü çocuklar yaşamının ilerleyen süreçlerinde farklı problemlerle karşılaştığında ailesinden terapi görüşmesi için randevu almalarını söyleyerek danışmaya gelmektedirler bu çok sevindirici bir gelişmedir, bunun sebebi artık bu çocuk danışmanından nasıl yardım alabileceği ile ilgili sağlıklı bir algıya sahip olmuştur. Ne demiş atalarımız “derdini söylemeyen derman bulamaz”.
Yetkin Aile Danışma Merkezimizde Uyguladığımız Yöntemler:
Öncelikle çocuklarla terapi çalışmalarımızda ne tür yöntemler kullandığımız hakkında bilgi vermek isterim her terapistin farklı yaklaşımları olabilir tabiki ama, sizler ebeveyn olarak çocuğunuzla ilgili alacağınız destek hakkında bilgi sahibi olmanız çok önemli çünkü çocuğunuzla ilgili en önemli kararı sizler vereceksiniz.
Çocuklarda kullanılan terapi yönteminde oyun terapisi yöntemi kullanılmaktadır.
Oyun terapisinin mantığı nedir ? Çocukların dil gelişimleri zihinsel gelişimlerine bağlıdır. Çocukların dünyalarında neler olup bittiğiyle ilgili iletişimi oyun yoluyla gösterirler. Oyun terapisinde kullanılan oyuncaklar çocuğun sözcükleri ve oyun oynama şeklide çocuğun dili gibi görünür, yani çocuğun kendisini ifade ettiği bir yol ve bizimde onu anlamamızın bir yoludur oyun terapisi.
Çocuklar yaşadığı ortamdaki duygularını, düşüncelerini, sevinçlerini yada travmalarını, üzüntülerini oynadıkları oyun yolu ile bize kendisini ifade etmiş olur, biz çocuğun ortaya koyduğu oyunları iyi yorumlayarak terapide çocuğun iyileşmesini sağlamaktayız .
Bu tabi ki çok kolay bir yöntem değildir bu alanda çalışan terapistlerin terapilerinde kullanmak istedikleri oyun terapisi eğitimleri ile uzun yıllar eğitim ve süper vizyon sürecinden geçmektedir. Siz ebeveynlerin çocukları ile ilgili terapisti seçerken terapistin lisans ve lisans üstü eğitimlerinin yanında oyun terapisi sertifikası da olan deneyimli terapisti araştırıp seçmesi çok önemlidir.
Oyun oynamamak çocuğun, travmatik olay ve yaşantılarını çözümlemelerinde yardımcı olur. Örneğin; deprem travması yaşamış bir çocuk deprem anında yaşadığı olumsuz deneyimi, oyununda tekrar tekrar oynama eğilimi gösterir, çocuğun sergilediği bu oyunu terapide olumsuz hissettiği duyguları iyileştirme çabası olarak yorumlarız. Tabi ki bu süreçte terapistin ne dediği ve nasıl davrandığı çok önemlidir.
Çocuk bazen de günlük yaşantısında kontrol edemediği ya da bastırdığı duygularını oyun terapisi ortamında açığa çıkartarak kendisini ifade etmiş olur Örneğin; Anne babası boşanma sürecinde olan beş yaşındaki çocuk danışanım öncesinde çok sakin bir çocukken ( anne- babasının boşanma süreci yokken) oyun odasına girer girmez hacı yatmaz oyuncağını yirmi dakika boyunca yumrukladığını gözlemledim. “Ben ona vay be çok güçlüsün nasılda güçlü vuruyorsun” dediğimde “evet güçlüyüm ben” diyerek yüzünde bir gülümse belirir bu tepki çocuğun rahatladığını göstermektedir.
Oyun sırasında çocukla terapist arasında kurulan terapötik ilişki çocukta olumlu bir iyileşme ve gelişme olmasına desek verir ve bu iyileşme süreci hemen çocuğun günlük yaşantısında fark edilir seviyede gözlemlenebilir, ben genelde çocuğun okulu ile de yakın temasta olduğum için okuldaki öğretmenlerden ya da okulun rehber öğretmenlerinden aldığım geri dönütlerde, çocukta görülen olumlu gelişmelerin fark edildiğini duymaktayım.
Örneğin; Öncesinde çok hırçınken, artık daha uyumlu davranış örüntüleri gösterdiğini ifade etmektedirler ya da öncesinde sosyal olmayan bir çocukken artık daha sosyal olduğu teneffüslerde arkadaşları ile oyunlar oynadığını duymaktayım tabi ki bunlar çok sevindirici.
Çocuklardaki iyileşme süreci yetişkinlere nazaran çok daha hızlı olmaktadır. Bu olumlu gelişmelerde en önemli unsur ailelerin danışmanlık seanslarında onlara verilen önerileri en iyi biçimde anlayıp uygulamaları çok önemlidir.
Örneğin; Anne babanın boşanma sürecinde olduklarını düşünelim boşanma tabi ki bir aile için yaşanılan en büyük krizlerden biridir, bu sürece uyum sağlamak bütün aile bireyleri için çok zorlu bir süreçtir ama en çok zorluk yaşayanlar çocuklardır bunu asla unutmamak gerekir. Genellikte bu süreçte danışmanlık verdiğimde çocuğun çok yıpranmış olduğunu gözlemledim. Ailelere boşanma sürecinde çocukları ile ilgili nasıl yaklaşacaklarını ve nelere yapacakları ile ilgili psiko-eğitim sürecinden geçtikten sonra tabi ki beklentimiz ebeveynlerin bu önerilerin ışığında hareket etmeleri ebeveynler bunu sağladığında çocuğun boşanma sürecine uyum sağlaması daha kolay olacaktır. Unutulmaması gereken konu çocuğun en iyi ihtimalle bu uyum süreci üç yıldır( çocuğun yaşına göre bu değişebilir) .
Merkezimizde kullandığımız oyun terapisi yöntemleri: Çocuk merkezli oyun terapisi ve Filial Terapisi yaklaşımlarıdır .
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi Nedir? ÇMOT, duygusal ve davranışsal sorunları olan çocuklara yardımcı olma amacı taşıyan yönlendirici olmayan bir yaklaşımdır (L.F. Guerney, 2001; Landreth, 2002; VanFleet, 2006a; Wilson & Ryan, 2005; Cochran, Nordling, & Cochran, 2010).
Filial Terapi Nedir ? Filial Terapi, küçük çocuklu ailelere yardım etmek amacıyla psiko-eğitsel bir yaklaşım olarak tasarlanmış terapi yaklaşımıdır. Ebeveynlere, ebeveyn-çocuk arasındaki ilişkiyi güçlendirmek için tasarlanmıştır. Çocuk Merkezli Oyun Terapisinin becerilerini öğretmeyi hedeflemektedir. Filial Terapi, çocuğun uyum becerilerini geliştirirken eşzamanlı olarak ebeveynlik becerilerini ve ebeveynlerin veya bakım verenlerin tutarlılığını da geliştirir ve çocukla ebeveyn arasındaki duygusal bağın güçlenmesine büyük oranda destek verir.
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi ve Filial Terapisini uygulama sebebim, 3-12 yaş arasındaki çocuklara sahip ailelerde yaşanan problemlerin iyileştirilmesini en etkin bir şekilde sağlaması ve dünyada da en önde gelen bir aile terapisi yaklaşımı olmasıdır.
Unutmamanız gereken bir başka notumuz da terapist kim olursa olsun çocuğun anne ve babası olarak çocuğunuz için en uygun terapisti seçerek, sorunları aktaracak ve terapistin desteğiyle sorunları aşacak kişiler sizler olacaksınız.
Sağlıklı, mutlu ve dengede kalın !
Meral YÜNCÜLER
Uzman Klinik Psikolog
Aile Terapisti
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çocuğunuzun Terapiye İhtiyacı Var mı?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Meral YÜNCÜLER'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Meral YÜNCÜLER'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
3 Beğeni
Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden |
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.