2007'den Bugüne 92,227 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,962 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Akşam Gazetesi Türkan Yılmazer 18.09.2009 Röportajı --- Arka Sıradakileri Ön Sıralara Geçiriliyor.
YAZI #484 © Yazan Şenay YILMAZ | Yayın Eylül 2009
AKŞAM GAZETESİ TÜRKAN YILMAZER RÖPORTAJI 18 EYLÜL 2009
ARKA SIRADAKİLERİ ÖN SIRALARA GEÇİRİYOR.

• Neden arka sıradakiler?
2000 yılında başladığımız özel eğitim çalışmalarımızda en çok talep çocukları arka sıralarda oturan velilerden geliyordu. Ortak sorun çocuğunun sınıfıyla uyum sağlayamadığını, derslerde geri kaldığını ve öğretmenden yeteri ilgiyi göremedikleri idi. Buradan hareketle sorunun temeline indiğimizde aslında o kadarda basit bir sorun olmadığını farkettik.

• Neden böyle bir proje düşünüldü?
Özellikle okul yıllarımızı hatırlayacak olursak hepimizin hayatında arka sıradaki öğrencilerle yaşadığı bir anısı vardır. Genelde yaramaz, haylaz, tembel, sınıfı kaynatan ve sorunlu olarak düşünülen çocukların ön sıralardakileri rahatsız etmemeleri adına arka sıralarda bulunan çocuklar.. Öğretmende ne yapacağını bilememekte, ailede ve hatta çocukta.. Bu kısır döngü içinde öğretmenin yaşadığı stresi aileye, ailenin öğretmenden aldığı sitemi çocuğuna yansıtması, çocuğunda arkadaşlarına ve çevresine bunu davranış sorunlarıyla yansıttığı bir kısır döngü yaşanır. Bu şekilde devam eden kısır döngü yıllar içinde çocuğun ve ailenin eğitim sisteminden uzaklaşmasına ilerleyen yaşlarda ise çocukta kişilik ve davranış sorunlarına ( bağımlılık, suça meğil, kişilik bozuklukları… ) neden olur. Bu durumda ne yapılmalıda toplumumuzda sinsi sinsi ilerleyen bu soruna nasıl dur demeli? Proje bu sorudan sonra hayat buldu.

• Çalışmalarınız sadece ön sıralara geçişimi sağlamak?
Projemizin adından sadece arkada oturan çocukları öne geçirmek gibi basit bir mesaj verebilir. Ancak öğrencinin her sırayı atlayarak bir ön sıraya geçişi onun ve çevresindeki bir çok değişimi barındırıyor. Yani hadi ön sıraya geçtik sorun çözüldü gibi düşünmeyin. Her sırayı sindire sindire ve başarma duygusunu öğrenerek geçmesi esas.

• Arka sıradaki çocuklar neden sınıfın en haylazlarıdır?
Genelde fizyolojik ve psikolojik nedenlerden olabilir. Öğrenme sorunları, algılama problemleri, dikkat dağınıklığı, hiperaktivite yada sosyal beceri yetersizliği yaşayan çocuklardır. Dikkat süreleri ve sabır yeteneği kısıtlı olan, kendini kontrol edemeyen, kural sorunu yaşayan, sürekli ilgi üzerinde olsun isteyen çocuklar olabiliyorlar. Bu durumda da öğretmeni ve diğer sınıf arkadaşlarıyla çatışma yaşayabiliyorlar. Ön sıralarda diğer öğrencilerin dikkatini dağıttığı için sınıftan da öğretmenden de tepki alabiliyorlar. O zaman en kısa ve rahatlatıcı çözüm arka sıralarda sınıftan izole edilerek oturtulmasıdır. Aslında öğretmeninde sınıf mevcudu, müfredatı yetiştirme kaygısı detaylı çözüm üretmesine fırsat veremeyebiliyor.

• Bu çocuklar özel tıbbi destek alıyorlar mı?
Genelde çocuk veya ergen psikiyatr ve nörolog tarafından görülerek teşhis istenebiliyor. Öncelikli olarak çocuğun yaşadığı sorunun nörolojik yada psikiyatrik boyutu inceleniyor. Eğer sorun buralarda değil ise o zaman aile yapıları ve iletişimlerine bakılıyor.

• İlaç kullanan çocuklar oluyor mu? Etkisi ne oluyor?
Elbetteki. Eğer ilgili hekim sorununa yönelik bir ilaç tedavisi öngörmüşse ailede bunu uyguluyor. Etkisine gelince her çocuğa ve bünyesine göre değişiyor. Bazen çok etkili oluyor bazende hiç bir etkisi gözlenmiyor. O zaman doktoruyla irtibata geçerek soruna yönelik çözüm arayışına giriliyor.

• Tıbbi destek adına neler önerirsiniz?
Eğer aile çocuğunun okulda öğrenme, davranış yada psikiyatrik bir sorun yaşadığını fark ettiyse önce psikiyatr yada nörologtan destek almalı.. Daha sonra mutlaka özel eğitim almalı. Genelde ailler hekime gittikten sonra işin bittiğini düşünüyorlar. Oysa tıbbi destek ve özel eğitim bir arada giderse sonuca ulaşmak daha kolay ve sağlıklı olur.

• Bu çocuklar okul hayatlarında başarılı olabiliyorlar mı?
Zeka seviyeleri ve yaşadıkları sorunun klinik boyutuna göre değişiyor. Ancak doğru yönlendirme ve destek ile yetenekleri doğrultusunda farklı alanlarda başarılı olabiliyorlar. Daha çok sanat, spor ve doğayla ilgili konularda daha başarılı olabileceklerini düşünüyorum. Ancak bunu bir genelleme olarak almamakta fayda var.

• Nasıl bir çalışma uyguluyorsunuz?
Bu tarz sorunu olan çocukları tespit edildikten sonra önce genel performans değerlendirmeleri alınarak çocuğun gelişimsel ve akademik düzeyi ölçülür. Sınıfının ne kadar gerisinde olduğu saptanır. Ayrıca öğrenme stili belirlenir. Sosyal becerilerindeki eksikler çıkarılır. Hangi tarz öğrenmeyi aktif kullandığına bakılır. Bu arada anne ve baba varsa yakın çevredeki bireylerin tutumları analiz edilir. Hatalı ve yanlış tutumlar belirlenir. Öğretmeni ile diyaloğa geçilir ve gözlem formunu doldurması istenir. Bu arada okuluna gidilerek genel bir gözlem alınır. Sınıfın fiziksel özellikleri, mevcut, kız erkek oranı vs.. kayıt edilir.
Çalışmamızda öncelikli olarak ortamın ve kişilerin hazırlanması esasına dayanır. Öğretmeni, öğrenciyi, okul yönetimini, eğitim ortamını ve programını, ailenin çalışmaya hazırlandığı evredir. Bu hazırlık evresinde,
Öğretmene kaynaştırma eğitimi nedir? Çocuğun özellikleri, kaynaştırmayı başarıya götürecek etmenleri içeren bir oryantasyon eğitimi verilir. Daha sonra öğretmenle beraber yıl içinde işlenecek müfredata paralel çocuk için daha basitleştirilmiş ( BEP ) yıllık planı çıkarılır. Yazılı dönemleri, sözlü zamanları telefon yada mail üzerinden iletişim kurularak o dönemlere has çocuğa özel yazılı ve sözlü sınavları hazırlanır ve öğretmenle paralel çalışarak bu çalışmalar çocuğa sınıf içinde uygulanır. Öğretmene ay içerisinde çocuğun gelişimsel özelliklerine uygun çalışma sayfaları hazırlanarak öğretmene gönderilir ve çocuğun derse katılımı, başarıyı tatması ve bağımsız çalışması desteklenir.
Bu arada arkadaşlarıyla yaşadığı uyum problemlerini çözmek adına çocuk sosyal beceri grup çalışmalarına alınır. Bu grup çalışmalarında eksik sosyal becerileri desteklenirken sınıf içi etkinliklerle de desteklenir. Varsa rehber öğretmen yok ise öğretmenden sınıf içi uygulanabilecek iletişim oyunları ve etkinlikleri yapmaları konusunda desteklenir. Bu sayede diğer çocuklarda sorunlu çocuğa karşı nasıl davranması toplumda gördüğü diğer örneklerle nasıl baş edebileceğini fark etmeleri sağlanır.
Bu arada ailenin aile içi dinamikleri etkin kullanması okul ile işbirliği içinde olmaları ve çocuğuyla olan iletişimleri konusunda destek eğitim verilir.

• Bir anlamda öğretmenin işi zor. Diğer çocuklar ve kaynaştırmaya çalıştığı 2-3 çocuğa bedel sorunlu çocuk. Bu durumda ne tip öğretmenlerle karşılaşıyorsunuz?
Elbetteki bu işte merkez öğretmen.. MEB bu konuda oldukça duyarlı. Son 3-4 yıldır hizmetiçi eğitimler, genelge ve yönetmeliklerle bunu yaygınlaştırmaya çalışıyor. Bizce bu taktire değer bir durum. Ancak öğretmeni 40-45 mevcutlu sınıf, farklı kültür ve değerlerden gelmiş çocuklar ve yetiştirilmesi gereken müfredat.. Elbetteki zor bir durum. Haliyle öğretmen bu kadar sorun içinde özel durumu olan bu çocuklara yeteri kadar ilgiyi gösteremiyor. Genelde 3 tip öğretmenle karşılaşıyoruz. Ya tamamen yardımı red eden, çocuğu kabullenmeyen , Ya tamamen umursamaz gelsin gitsin düşüncesinde olan yada yardımcı olup en azından neleri yapabilirizi tartıştığımız öğretmenler..

• Peki uygulayan öğretmenleri düşünürsek öğretmen için neler yolunda gidiyor neler gitmiyor?
Evet yardımcı olan öğretmenin BEP hazırlamasında yardımcı olmamız, görüş alış verişlerinde bulunmamız ve çocukla ilgili çıkan olası sorunları çözmeye çalışmamız onları rahatlatıyor. İşleri kolaylaştırıyor. Zorlaştıranlar ise diğer velilerin baskısı, yetersizlik duygusu yaşamaları ve kişisel özellikleri..

• Okullarda kaynaştırma nasıl uygulanıyor?
Genelde öğretmen sınıfında sorun yaşadığı çocuğu önce okulun rehberlik servisine bildiriyor. Rehber öğretmen tarafından kontrol edilen çocuk eğer gerekli görülürse MEB nin rehberlik araştırma merkezine sevk ediliyor. Buradaki uzmanlar tarafından değerlendirilen çocuğa eğer gerekli görülürse “kaynaştırma raporu” veriliyor. Öğretmenine çocuk için sınıfta neler yapması gerektiği konusunda yazılı öneri listesi gönderiliyor. Bundan sonrası öğretmene kalıyor.

• Çocuk için bu kaynaştırma raporu ilköğretim sonuna kadar üzerinde taşıması gereken bir kimliğe mi dönüyor? Yoksa bu rapor kalkabiliyor mu?
Çocuktan çocuğa göre değişiyor. Doğru yönlendirilen, gerekli desteği alan ve tabiiki kapasitesi yeterli çocuklarda daha sonra kaldırılabiliyor. Ancak hiç bir destek almayan çocuklarda ilköğretim bitimine kadar devam ediyor.

• Amacınız çocuğu normal yaşıtları düzeyine getirmek mi?
Hayır. Ancak toplumun bir parçası olmasını sağlamak. Yaşıtlarıyla normal ilişkiler kurarak yeteneklerini farkedip bunları nasıl kullanması gerektiğini farkettirmek.

• Bu çalışmanın diğer sınıf arkadaşlarına faydası nedir ki?
Diğer çocuklara farklılıklarla yaşamayı ve başetmeyi öğretiyoruz. Sınıfında gördüğü bu sorunu çözmesi, sokakta oynarken göreceği diğer bir sorunu çözmesini kolaylaştırıyor. Nitekim yetişkinliğe kadar uzanan bu yolda karakter becerileri sağlıklı otururken iletişim ve çatışma çözümlerini geliştiriyorlar. Yani sadece sınıftaki çocuğa karşı değil hayata karşı olası sorunları çözmeyi öğretiyoruz.

• Peki öğretmen diğer çocuklarıda ihmal etmeden bu çocuklara nasıl destek olabilir?
Kısa ve öz olarak,
 Öğrencinin yetersiz yönlerinden çok yeterli ve kuvvetli alanlara dikkat edilmelidir.
 Eğitimin okulda olduğu kadar okul dışı ortamlarda da devam ettiği unutulmamalı aileyle sıkı diyalogla süreç evde de devam ettirilmeye çalışılmalıdır.
 Başarıları ödüllendirilmelidir.
 Çocuğun güvenini, kişiliğini, ilgisini sarsacak sözlerden ve davranışlardan sakınılmalıdır.
 Sınıf içi etkinliklerde çocuğun 5 duyusuna hitap edecek sistematik bir yaklaşımda bulunulmalıdır.
 Ders konuları aşamalandırılarak basitten zora doğru sıralanmalıdır.
 Yetersizliği ne olursa olsun onu bir birey olarak kabul etmeye çalışılmalıdır.
 Öğrenciye destek olacak diğer sınıf arkadaşları arasında iyi diyalogların gelişmesine fırsat verilmelidir.
 Yaptığı etkinlikler yada faaliyetler sonucunda mutlaka geri bildirim verilerek çocuğa ne noktaya geldiği hatırlatılmalıdır.
 Kaynaştırma öğrencisi için ayrı bir B.E.P hazırlanmalıdır.
 Çocuğu sınıfta bireyselleştirmeden toplumsallaştırmak, somuttan soyuta doğru öğretmek, bildiklerinden yola çıkarak bilmediklerine gidebilmek önemlidir.
 Özellikle sözel yardım, deneysel öğrenme, muhakeme etme ve nedenden sonuca ulaşabilme ve grup çalışmalarına kullanmak en etkili öğretim yöntemlerinden bazılarıdır.
 Yaşayarak öğrenme ve dramatize etme ( canlandırma ) teknikleri ile öğrenme en aktif ve kolayıdır.
 Öğrenci düşük not alındığında dışlama, ön yargılı olma ve kişiselleştirmeden kaçınılması gereklidir. Zira çocuğa başarısızlığa alıştırmak amaç değil başarı duygusunu yaşatmak hedef olmalıdır.
 Göz kontağını yoğun kullanmaları gereklidir.
 Uzun süreli olan ödevler küçük parçalara ayrılmalıdır. Basamaklar halinde neden sonuç ilişkisi kurularak verilmelidir.
 Harekete geçmeden önce “dur – düşün - eylemini yap” komutunu takip etmesini isteyin.
 Onun iyi niyetli olarak yaptığı her çabayı, eğer olumlu sonuçları olmuşsa destekleyin, olumsuz sonuçları olmuşsa görün ve iyi niyetiyle yaptığını söyleyin.
 Özellikle puanlamaya bağlı olan ödül sistemi motivasyonu arttırır. Bu nedenle başarılarıyla ilgili çalışmalarını yıldızlarla, övgülerle ödüllendirin.
 Çocuğa karşı önlemler alınırken diğer çocuklar tarafından kıskanılacağı düşünülerek mümkün olduğunca diğer çocukların dikkatini çekecek aşırılıklardan kaçınılmalıdır.
 Kuralları yazın. Her dakika göz önünde olabilecek yerlere asın. Çocuk kendinden ne beklendiğini bilirse kendini daha güvenli bir ortamda hissedecektir.

• Ailelere neler önerirsiniz?
Öncelikli olarak öğretmeninizle çatışmayın. Evet sorumluluk öğretmende ancak yaşadığı sıkıntıları düşünerek empati kurmaya çalışılmalı.. Çatışma yaşanarak sorun çözülmez. İki tarafında işbirliği ve sabrı çözüme giden en kesin yoldur. Ayrıca çocuklarına akademik olarak aşırı yüklenmemelerini, diğer çocuklarla sürekli kıyaslamalardan kaçınmalıdırlar. Çocuğunuzun olumlu yanlarına odaklanıp yeteneklerini farkederek değer verin.

• Şu ana kadar kaç öğrenciye ulaştınız? 2010 da ne kadar öğrenciye ulaşmayı planlıyorsunuz?
2000 den beri yaptığımız bu uygulamalarda 200 den fazla çocuğa ulaştık. 50 den fazla ilköğretim okulunda da uygulamalarımız oldu. 2010 da hedefimiz en az 100 öğrenciye daha ulaşarak 350-400 civarı çocuk sayısına ulaşmayı hedefliyoruz. Hedeflenen sayının 100 olması çalışmanın bireysel ve titiz yapılmasından kaynaklanmaktadır.

• Başarı oranlarınız nedir?

İstanbul Anadolu Yakası 58 ilköğretim okulunda 250 çocuk üzerinde uygulanan bu çalışmada,
 Otizm tanılı olup okul hayatına devam eden çocuklarımızın % 60 ı sorunsuz bir okul hayatı geçiriyor ve arkadaşlarıyla uyumlu ilişkiler kuruyor,
 Hiperaktivite tanılı çocuklarımızdan % 77 kaynaştırma raporu kalktı,
 Sınır zeka düzeyinde tanısı olup OKS yi kazanan öğrencilerimiz %20 civarlarında,
 Şu an güzel sanatlarda ve üniversitede okuyan öğrencilerimizin bulunması,
 250 öğrenciden %40’nın özel eğitim alması gerekliliğini içeren raporları kalkttı,
 Pilot çalışma olan sosyal beceri grup çalışmamıza katılan 14 öğrencinin % 80 nin davranış sorunları tamamen bitti ve ders başarılarında ciddi oranda gelişme kayıt edildi,
 50 okulda 100 den fazla öğretmene yönlendirme ve danışmanlık verildi. Bu sayede daha sonra göreceği bu tarz sorunu olan çocuklara karşı nasıl davranmaları gerektiğini fark ettiler.
 50 okulda 30 dan fazla rehber öğretmenle koordineli çalıştık ve bu çocuklarımız için yapılabilecek uygulamalar BEP çalışmaları konusunda yardımcı olduk,
 Anadolu yakasında Rehberlik Araştırma Merkezleri toplantılarında yaptığımız çalışmalar dikkat çekti ve birçok okulda projemizde uygulanan çalışma ve formlar kullanıldı.
 20 den fazla okulda öğretmenlere yönelik hizmetiçi eğitim düzeyinde destek uygulamalar yapıldı,
 Birçok öğrencimiz mesleğe yönlendirildi.
 AÇEV yetkilileri ile koordineli okul öncesi ailelere seminer çalışmaları düzenlendi. Bu sayede ailelerin olası sorunları görerek çocuğuyla ilgili tedbirler alınması sağlamaktı. Her seminerden sonra şüphelerini dile getiren aileler ilgili mercilere gönderildikten sonra en az % 30 sorun tesbit edildi. Erken eğitime başlandı.

• Yaşadığınız ilginç anılarınız var mı? Neler?

Yine yaşadığım bir diğer olayda hiperaktif bir çocuğun sınıfında yaşadığımız bir durumdu. E. Sürekli S. Yi rahatsız ediyor, derstte konuşturuyor yada oyununu bozuyordu. Öğretmeni müthiş yardımsever ve verilen desteği uygulamaya çalışan duyarlı biriydi. Ancak S nin annesi E nin davranışlarından son derece rahatsız olduğunu her fırsatta öğretmene şikayet ediyor hatta müdüre iletiyordu. Öğremenden bir veli toplantısı yapılması ve bizimde katılmak istediğimizi söyleyerek böyle bir toplantı organize ettik. E nin annesinide çağırdık. Sınıf velilerinin % 60 ı durumdan rahatsızlık duymazken % 40 ı şikayetçi üslupları ile imza toplayıp E yi sınıftan attırmakla tehdit ediyorlardı. Gerçekten çok zor bir durumdu. İki tarafta haklıydı. Bir taraf çocuğunun bu sorunlarından sıkılmış ve çıkış arayan bir anne diğer tarafta çocuğunun başarılı bir okul geleceği olsun isteyen ancak bir öğrenci tarafından bu engellenmeye çalışan anne.. Bu toplantıda tüm velilerle duygu fırtınası yaşanan konuşmalar geçti. Amacın sorun yaratmak değil sorun çözmek olduğunu dile getirerek iki tarafıda destekler bir çözüm bulunması gerektiğini dile getirdik. Sonuçta E ye sınıfta bir ödül panosu yaptık. S ile en az sorun çıkardığı zamanlar için yıldız çıkarmaları verildi. Ayrıca sınıfta sorumluluğu arttırıldı ( kitaplık kolu oldu ve isteyen kişilere ismini yazmak kaydıyla kitap verecekti.) S ye ise görmemezlikten gelme, E nin kendisini rahatsız ettiği zamanlar neler yapması gerektiği konusunda yönlendirildi. Ortalama 15-20 gün içinde E artık S yi rahatsız etmiyordu. E kabul edici davranışları görmesinden dolayı mutlu, S ise böyle bir sorunla karşılaştığında nasıl baş etmesi gerektiğini öğrendi. Anneye gelince.. Diğer anneyle bir anne olarak empati kurdu ve çocuğunu evde doğru yönlendirdi. Aslında çalışmamız çocuğu kapsamıyor her bir ferdin farkındalığını arttırmaya yöneliktir.
Bir öğrencimizde IQ 120 civarları ancak disleksi.. Okuma ve yazma sorunları var. Özel okulda okuyor ve başarısız bir öğrenci. Öğretmeni mükemmelliyetçi her şeyi harfiyen isteyen halen okuma ve yazmayı başaramayan bu öğrenciden kendi sınıf düzeyindeki ödevleri yapmasını isteyen biriydi. Tabii ki bu durum hem çocuğu hem aileyi yoruyordu. Öğretmen veliye yükleniyor, veli çocuğa yükleniyor çocukta kızgınlığını diğer çocuklardan çıkarıyordu. Bu durum tam bir kaosa dönmüştü. Öğretmenle defalarca görüşmelerimiz, telkinlerimiz, çocuğun akademik becerisinden çok sosyal becerilerine değer verilmesi gerektiği vs.. anlatmamıza rağmen öğretmen kabullenmekte aşırı zorlanıyor ve bu kadar yüksek IQ lü çocuğun bilerek yaptığını dile getiriyordu. Bir gün A. Arkadaşlarından birini merdivenden itti ve çocuğun kolu kırıldı. A müthiş derecede pişmanlık duymuş tamamen farkında olmadan yanlışlıkla olduğunu dile getirmişti ki gerçekten de bizce de öyleydi. Öğretmenle o gün yaptığımız görüşmede şu anki sorunu akademik becerisiyle nasıl çözebileceğimizi? Sorduk. Bu olay ve bu soru öğretmenin farkındalığını arttırdı ve o günden sonra akademik ders yüklenmesini bırakıp tamamen yapabildikleri ve başarabildiklerini vurguladı. Ona sorumluluklar ve ödüller verdi. Ne mi oldu çocuk o günden sonra yaramazlıkları azaldı, dersleriyle ilgilenmeye başladı. Herşeyden öte yeteneklerinin farkedilmesi onun kendine olan güvenini arttırarak ilişkilerine olumlu yansıdı. Öğretmenin baskıyı çekmesi anneyi rahatlattı, anne rahatlayınca çocuğuna daha olumlu bakmaya başladı. Böylece aradaki çatışmalar en aza indirgendi.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Şenay YILMAZ
İstanbul
Çocuk Gelişimi Ve Eğitimcisi
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi15 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Şenay YILMAZ'ın Makale ve Yazıları
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,962 uzman makalesi arasında 'Akşam Gazetesi Türkan Yılmazer 18.09.2009 Röportajı --- Arka Sıradakileri Ön Sıralara Geçiriliyor.' başlığıyla benzeşen toplam 7 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Yeni Nesil Okulları Mayıs 2009
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:33
Top