Genelleştirilmiş Kaygı (Anksiyete) Bozukluğu Nedenleri ve Risk Faktörleri
İnsanların gün içerisinde kaygı duyması normaldir. Hemen herkes, bazı olaylar ve durumlar karşısında kaygılanabilir. Yönetilebilir kaygılar aslında olası olumsuz sonuçları önleme amacıyla kişinin harekete geçmesini de sağlayarak faydalı sayılabilir. Ancak Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu, bu normal duygu durumundan çok farklıdır. Kişinin üzerinde ciddi etkileri bulunur ve hayatının günlük akışının aksamasına neden olur.
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu Nedir?
Kaygı bozuklukları zihinsel hastalıklardan biridir ve diğer hastalıklardan korku ve kaygı durumu ile ayrılırlar. Korku var olan somut bir tehdit karşısında kişinin yaşadığı duygudur. Kaygı ise bilinmeyen ve gelecekte olabilecek potansiyel bir tehdide karşı kişinin deneyimlediği ruh haline verilen addır. Genelleştirilmiş kaygı bozukluğunda kişinin endişesinin kalıcı, aşırı ve istemsizce var olması üç belirleyici etkendir. Kişiye genelleştirilmiş kaygı bozukluğu ya da diğer adıyla yaygın kaygı bozukluğu teşhisi konması için aşırı kaygı durumunu hemen her gün, en az 6 ay boyunca deneyimlemesi gerekmektedir.
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu – Yaygın Kaygı Bozukluğu Nedenleri
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu kişilerde her yaşta görülebilirken genellikle başlangıcı çocukluk ve gençlik dönemlerinde ortaya çıkar. Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğunun birden çok nedeni ve risk faktörü bulunabilir.
Genetik Faktörler
Yaygın Anksiyete Bozukluğu ya da Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğunun nedenleri arasında genetik faktörler de yer almaktadır. Kişinin genetiğinde yer alan özellikler, çevresel etkenler ve yaşantılarla bir araya gelerek yaygın kaygı bozukluğunu tetikleyebilir.
Beyin Yapısı
Limbik sistem birçok fonksiyonunun yanı sıra kişinin temel duygularının regülasyonunu da sağlar. Amigdala limbik sistemimizin korkuya verdiği cevaba dahil olan özel alanıdır. Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu yaşayan kişilerde amigdala aktiviteleri dikkat çekici olmuştur. Beyinde iki ayrı renk bulunur. Beyaz ve gri renkteki bölgelerden gri alanın hacminin yüksek olmasının Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu ile ilişkisi olduğu yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur.
Hayat Deneyimleri
Genetik ve biyolojik faktörlerin dışında Yaygın Kaygı Bozukluğu nedenlerinden biri de kişinin deneyimlediği olaylardır. Bunlardan ilki travmalardır. Özellikle çocukluk yıllarında yaşanan travmatik yaşam deneyimleri kişide Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu görülmesine neden olabilir. Ayrıca bu bozukluğu öğrenilmiş bir davranış da olabilir. Kişinin anne babası ya da onu yetiştiren kişi de yaygın kaygı bozukluğu var ise kişi de bu davranışı öğrenerek yaşantısına dahil edebilir.
Toplumsal Faktörler
Sosyal medya, sosyal etkileşimler de kişinin Yaygın Kaygı Bozukluğu yaşamasına neden olabilmektedir. Özellikle sosyal medyanın yoğun kullanımı kişilerin zihni üzerinde ciddi etkiler yaratabilmekte, kaygı bozukluklarını tetikleyebilmektedir.
Hayat Tarzı
Kişinin benimsediği hayat tarzı ve alışkanlıkları da Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğuna sebep olabilmektedir. Kafein tüketiminin çokluğu kişide heyecan ve endişe yaratabilir. Kişilerin ilişkilerinde yaşadıkları problemler de yaygın anksiyete bozukluğu nedenleri arasında yer alabilmekte, özellikle kadınlar bu durumdan erkeklerin 2 katı daha fazla etkilenebilmektedir. İş yerinde yaşanan stres de kişinin bu rahatsızlığı yaşamasına neden olabilmektedir.
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu Tedavisi
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu, Yaygın Anksiyete Bozukluğu adları ile bilinen, kişinin günlük hayatını olumsuz yönde etkileyene bu bozukluk tedavi edilebilir. Bir uzman tarafından kişiye teşhis konduktan sonra doğru tedavi yöntemi uygulanır.
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu Nedir?
Kaygı bozuklukları zihinsel hastalıklardan biridir ve diğer hastalıklardan korku ve kaygı durumu ile ayrılırlar. Korku var olan somut bir tehdit karşısında kişinin yaşadığı duygudur. Kaygı ise bilinmeyen ve gelecekte olabilecek potansiyel bir tehdide karşı kişinin deneyimlediği ruh haline verilen addır. Genelleştirilmiş kaygı bozukluğunda kişinin endişesinin kalıcı, aşırı ve istemsizce var olması üç belirleyici etkendir. Kişiye genelleştirilmiş kaygı bozukluğu ya da diğer adıyla yaygın kaygı bozukluğu teşhisi konması için aşırı kaygı durumunu hemen her gün, en az 6 ay boyunca deneyimlemesi gerekmektedir.
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu – Yaygın Kaygı Bozukluğu Nedenleri
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu kişilerde her yaşta görülebilirken genellikle başlangıcı çocukluk ve gençlik dönemlerinde ortaya çıkar. Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğunun birden çok nedeni ve risk faktörü bulunabilir.
Genetik Faktörler
Yaygın Anksiyete Bozukluğu ya da Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğunun nedenleri arasında genetik faktörler de yer almaktadır. Kişinin genetiğinde yer alan özellikler, çevresel etkenler ve yaşantılarla bir araya gelerek yaygın kaygı bozukluğunu tetikleyebilir.
Beyin Yapısı
Limbik sistem birçok fonksiyonunun yanı sıra kişinin temel duygularının regülasyonunu da sağlar. Amigdala limbik sistemimizin korkuya verdiği cevaba dahil olan özel alanıdır. Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu yaşayan kişilerde amigdala aktiviteleri dikkat çekici olmuştur. Beyinde iki ayrı renk bulunur. Beyaz ve gri renkteki bölgelerden gri alanın hacminin yüksek olmasının Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu ile ilişkisi olduğu yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur.
Hayat Deneyimleri
Genetik ve biyolojik faktörlerin dışında Yaygın Kaygı Bozukluğu nedenlerinden biri de kişinin deneyimlediği olaylardır. Bunlardan ilki travmalardır. Özellikle çocukluk yıllarında yaşanan travmatik yaşam deneyimleri kişide Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu görülmesine neden olabilir. Ayrıca bu bozukluğu öğrenilmiş bir davranış da olabilir. Kişinin anne babası ya da onu yetiştiren kişi de yaygın kaygı bozukluğu var ise kişi de bu davranışı öğrenerek yaşantısına dahil edebilir.
Toplumsal Faktörler
Sosyal medya, sosyal etkileşimler de kişinin Yaygın Kaygı Bozukluğu yaşamasına neden olabilmektedir. Özellikle sosyal medyanın yoğun kullanımı kişilerin zihni üzerinde ciddi etkiler yaratabilmekte, kaygı bozukluklarını tetikleyebilmektedir.
Hayat Tarzı
Kişinin benimsediği hayat tarzı ve alışkanlıkları da Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğuna sebep olabilmektedir. Kafein tüketiminin çokluğu kişide heyecan ve endişe yaratabilir. Kişilerin ilişkilerinde yaşadıkları problemler de yaygın anksiyete bozukluğu nedenleri arasında yer alabilmekte, özellikle kadınlar bu durumdan erkeklerin 2 katı daha fazla etkilenebilmektedir. İş yerinde yaşanan stres de kişinin bu rahatsızlığı yaşamasına neden olabilmektedir.
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu Tedavisi
Genelleştirilmiş Kaygı Bozukluğu, Yaygın Anksiyete Bozukluğu adları ile bilinen, kişinin günlük hayatını olumsuz yönde etkileyene bu bozukluk tedavi edilebilir. Bir uzman tarafından kişiye teşhis konduktan sonra doğru tedavi yöntemi uygulanır.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Genelleştirilmiş Kaygı (Anksiyete) Bozukluğu Nedenleri ve Risk Faktörleri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Deniz AKINCI'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Deniz AKINCI'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
anksiyete, anksiyete bozukluğu, anksiyete bozukluğu tedavisi, kaygı bozukluğu, yaygın aksiyete bozukluğu, genelleştirilmiş anksiyete bozukluğu
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
