BURSA HAKİMİYET GAZETESİ (2007)

ÖSS stresini hipnozla yenin

Psikolojik Danışman Şahin Uçar, gelecek kaygısı nedeniyle öğrencilerin korkulu rüyası haline gelen ÖSS stresinin, hipnoterapi yöntemiyle iki-üç seansta ortadan kaldırılabileceğini belirtti.

Kadir GÜZEL BHA

Bursa'daki tek hipnoz ve hipnoterapi merkezinin psikologu olan Uçar, her yıl öğrencilerin ÖSS sıkıntısı yaşadığını, bu stres ve kaygı sorununa artık kalıcı çözümler getirmek gerektiğini ifade etti. Profesyonel olarak 5 yıldır hipnoz üzerinde çalışarak uygulamalar yaptığını belirten Psikolojik Danışman Uçar, hipnoz tekniğinin uygulanması için kişilerde farklı özellikler aranmadığını kaydetti.

ÖNCE YAŞAM ÖYKÜSÜ

Kendisine başvuranların yaşam öyküsünü dinledikten sonra 3-4 dakikalık bir hipnoz indüksiyonuna başladığını ve ardından kişinin ruhsal derinliklerine inerek sıkıntının kaynağını bulmaya çalıştığını anlatan Uçar, "Hipnozdaki danışanımın halihazırda yaşadığı sıkıntının kaynağına iniyorum ve sorunun oluşmasına neden olan olumsuz duyguları nötralize ediyorum. Hiçbir şey hissetmeden girdiğiniz hipnozdan özgür iradenizle istenilen zamanda rahatça çıkabiliyorsunuz. Herhangi bir ağrı, sızı, unutkanlık ya da olumsuz bir yan etki görmek mümkün değil" dedi.

ÖNYARGILI YAKLAŞIM

Türkiye'de hipnoza karşı belirli bir düzeyde önyargı oluştuğunu ancak, hipnozun korkulacak ya da endişe yaratacak mistik, gizemli bir yanı olmadığını anlatan Uçar, "Hipnoz ile ilgili tüm ayrıntılı bilgileri www.hipnozterapisi.com adlı internet sitesinden bulabilirsiniz. Önyargılardan tamamen arındırmak istediğimiz hipnozun sadece 'zihnin açık ve her şeyin farkında olunduğu' özel bir trans durumu olarak bilinmesini istiyoruz. Değiştirilmiş bilinç hali olarak da tanımlanabilir ya da kullanılan yaygın tanımıyla 'düşünen zihinden hisseden zihne geçiş' de diyebiliriz. Bilinçaltında kalıplaşan birçok ruhsal ve bedensel sorunu da bu yöntemle ortadan kaldırabiliriz" diye konuştu.

ÖSS STRESİNE SON

Öğrencilerin korkulu rüyası haline gelen ÖSS'nin yaklaştığını anımsatan Uçar, sözlerine şöyle devam etti: "Eğitimde kullanım alanı oldukça geniş olan hipnoz, okul korkusu olan ilköğretim öğrencisinden, ÖSS sınavına hazırlanan öğrenciye kadar eğitimde birçok sahada kullanılıyor. Sınav stresi ve sınav heyecanında, öğrencinin ders çalışmak istediği halde çalışamadığı durumlarda, konsantrasyon ve dikkati artırmada, motivasyon ve disiplinli çalışma konularında hipnoz oldukça başarılıdır. ÖSS, OKS, KPSS gibi sınavlar şu anki eğitim sisteminin sonucu olarak öğrenciler üzerinde büyük bir baskı oluşturduğu için sınav öncesinde ve esnasında korku, kaygı, stres gibi nedenlerle var olan bilgi ve beceri düzeylerinin çok altında bir performans sergiliyor. Aşırı kaygı duymak öğrenmeyi olumsuz etkilerken, belirli ölçüde kaygılı olmak da öğrenmeyi olumlu etkileyebiliyor. Olması gereken kaygı düzeyini hipnozla istenen düzeye ulaştırabiliyoruz."

HAFIZANIZ GÜÇLENSİN

Öğrencilerin daha başarılı olabilmeleri için ders çalışmalarının yanı sıra sınav stresi, motivasyon elde etme ve motivasyonu sürdürmek için de hipnozu tercih edebildiklerini belirten Uçar, seanslardan sonra düzenli ve sistemli çalışma alışkanlığının kazanıldığını, bellek kapasitesi doğrultusunda öğrenme ve öğrendiklerini zihninde saklama, konsantre olabilme, özgüveni güçlendirme, öğrenmeyle ilgili olumsuz şartlanmaları ortadan kaldırılma fırsatı doğduğunu vurguladı.

Öğrencilerin hipnoz sayesinde kaygı, sınav heyecanı ve stresini kontrol altına alınabileceği gibi, konsantrasyon, dikkat ve motivasyonunu da kolayca sağlayabildiğini dile getiren Uçar, "Hafızanın güçlendirilmesi ve sınav esnasında oluşabilecek kaygının kontrol altında tutulması için hipnozla öğrencinin özgüvenini artırıyoruz. Hipnoz ve hipnoterapide hedeflediğimiz nokta, öğrencilerin kendi kapasiteleri dahilinde yapabileceklerinin en iyisini ortaya koyabilmeleri ve yalnızca sınav için değil tüm yaşamları boyunca yararlanabilecekleri bazı bilgi ve becerilerinin farkına varmalarını sağlamaktır" dedi.

HİPNOZUN DİĞER MARİFETLERİ

Genel tıp dalında hipnoz yöntemine ağrı, ağrısız doğum, diş hekimi korkusu, anestezi, migren, asabi tansiyon, astım, ülseratif kolon, alerjik deri hastalıkları, sedef, siğiller, trigeminal nevraljide ve irritabl kolonlarda başvurulduğunu bildiren Uçar, psikiyatri ve psikolojide de hipnozun tik, kekeme, obezite, gece idrar kaçırma, sigara, madde bağımlılığı, depresyon, fobiler, performans anksiyetesi, panik atak, sosyal fobi, posttravmatik stres bozukluğu, çoğul kişilik bozukluğu, psikolojik bellek kayıpları, psikolojik nedenli bayılmalar, psikolojik ağrı bozuklukları, cinsel işlev bozuklukları, vajinismus, uyku bozuklukları, diş sıkma, yorgun bacak sendromu, anoreksia nervosa ve bulumia nervosa hastalıklarında da kullanılabildiğini ifade etti.

Doğru ellerde yönlendirilen hipnozun kişiyi spor, eğitim ve endüstri alanlarında performansını tatmin edici düzeyde artırdığına dikkati çeken Uçar, özellikle yabancı dil kursları ve ÖSS sınavları öncesinde bu yöntemin işe yaradığını sözlerine ekledi.