2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Dürtü Kontrol Bozukluğu
MAKALE #18046 © Yazan Psk.Ferit KARADAŞ | Yayın Mart 2017 | 4,519 Okuyucu
DÜRTÜ KONTROL BOZUKLUKLARI

Hastaların kendilerine ya da diğerlerine açıkça zararlı olabilecek eylemlerin gerçekleştirilme istek ve arzularına tekrarlayıcı bir biçimde karşı koyamazlar. Hastalar eylem öncesinde artan bir gerginlik ve uyarılma, bazen de haz alma beklentisi yaşarlar. Eylemi gerçekleştirirken haz, doyum ve rahatlama sağlanır. Yapılan eylemler benlikle uyumludur. Eylem gerçekleştirildikten sonra hastalarda yoğun suçluluk duygusu ya da pişmanlık olur. Bu durum kısır bir döngü şeklinde tekrarlar ve bireyi içinden çıkılmaz bir hale sokar.

DSM-IV de dürtü kontrol sorunlarının bulunduğu çeşitli hastalıklar bulunsa da belli başlı 6 dürtü kontrol bozukluğu vardır. Bunlar;
- Kleptomani
- Aralıklı patlayıcı bozukluk
- Patolojik kumar oynama
- Piromani
- Trikotilomani
- Başka türlü adlandırılamayan dürtü kontrol bozukluğu dur

Kleptomani:

Kişinin kişisel kullanım ya da parasal değer için ihtiyaç duyulmayan nesneleri çalmaya yönelik dürtülerine yineleyen biçimde karşı koyamaması olarak tanımlanan bir dürtü kontrol bozukluğudur. Bu çalma eylemi kleptomanide amaçtır. Çalma eylemi kızgınlık göstermek ya da intikam almak için yapılmaz, hezeyan yada halüsinasyon etkisindeyken yapılmaz.

Hastalığın etiyolojisine bakıldığında; bu hastalıklarda serotonin eksikliği olduğu düşünülmektedir. Serotonin gerialımını inhibe eden ilaçların antiobsesyonel etkileri yanında anti-impulsif etki göstermesi bu görüşü destekler. Ayrıca psikanalitik kuram genel olarak bu davranışların bilinç dışı dürtüler, istekler, çatışmalar ve gereksinimlere karşı bir savunmayı ya da simgesel bir hazzı temsil ettiği vurgulanmaktadır.

Kadınlarda erkeklerde daha çok gözüktüğü bilinen kleptomani yaygınlığı kesin olarak bilinmese de toplumda 100.000’de 6 olarak gözükmektedir. Genellikle ergenlik çağında yada ilk gençlik çağlarında ortaya çıkar. Birey yakalanana kadar çalma davranışı genellikle sürer. Bu hastalarda alkol ve madde kullanımı, yeme bozuklukları sıklıkla görülür.

Kleptomaninin klinik görünümüne bakıldığında: çalma dürtüsüyle yaşanan ve gittikçe artan gerginlik duygusu yaşanır. Amaç çalmak olup yakalanma olasılığı düşünülmez. Eylem planlanmadan gerçekleştirilir ve üzerinde düşünülmez. Çalma eylemi maddi değer ve yararlılıkla ilgili olmayıp tekrarlanır. Çalma eyleminden ilkin haz duyulur ve gerginlik duygusu azalır. Telafi duyguları olan öfke- ya da intikam duyguları yaşanmaz. Sonrasında birey suçluluk duymaya başlar, buda anksiyete ve depresyona neden olabilir. Çalınanlar çoğu zaman saklanır ya da fark edilmeden geri götürülür. Çalma dürtüsüne karşı koymak için birey karşı koyma ve kaçınma davranışları sergiler. Birey bu durumla baş edemediğinde tedavi gereksinimi duyar.

Aralıklı Patlayıcı Bozukluk:


Ciddi saldırganlık ya da diğer insanların malına zarar verme ile sonuçlanan ve yineleyen biçimde saldırganlık dürtülerine karşı koyamama ataklarıyla tanımlanan bir tür Dürtü kontrol bozukluğudur. Kişinin ataklar sırasında sergilediği öfke ve saldırganlık psikososyal stresöre göre abartılı ve orantısızdır. Bu hastalığın tanısı için saptanan saldırgan atakların başka bir ruhsal bozuklukla daha iyi açıklanamaması gerekir.
Saldırganlık patlamaları ataklar şeklindedir. Şiddet olayla orantılanamayacak düzeydedir. Bu ataklar dakikalarca hatta saatlerce sürebilmektedir. Bunun aralıklı patlayıcı bozukluk tanısı alabilmesi için birden çok atağın olması gerekir. Olay sonrası pişmanlık ve kendine yönelik kızgınlık gözlenir. Genellikle dürtüsellik gözlenmese de görülse dahi sözel ve yıkıcı olmayan tarzdadır. Bu bireylerin öyküsünde gecikmiş konuşma, öğrenme güçlüğü, kafa travma öyküleri, hafif bilişsel güçlük şeklinde gerilikler gözlemlene bilir.
Bu hastalık ergenlikte ya da erken erişkinlikte başlar ve 30’lu yılların sonuna kadar devam edebilir. Bu hastalarda diğer dürtü kontrol bozuklukları daha sık görülür. Tedavilerinde ilaç terapisi ve bireysel terapiler yanında gurup terapileri ciddi şekilde bireyin yol kat etmesini sağlar

Piromani:

Yineleyici, kasıtlı ve amaca yönelik yangın çıkarma davranışıdır. Bu davranış; Parasal bir kazanç sağlamak için, sosyopolitik ideolojinin bir dışa vurumu olarak, bir suç eylemini gidermek için, kızgınlığı göstermek için, intikam almak için, kişinin yaşam koşullarını iyileştirmek için, Bir hezeyan ya da halüsinasyona yanıt olarak, yargılama bozukluğunun sonucu olarak yapılmaz.

Tanı dışlama yoluyla konur. Piromanisi olan kişiler; komşularında meydana gelen yangınların düzenli izleyicisidir. Yanlış yangın alarmları verirler. Yangınla ilgili özel eşya, araç ve gereçlere aşırı ilgi gösterirler. Yangınla ilgili her olaya karşı belirgin ilgileri vardır. Yangının kişinin yaşamı ya da malları üzerindeki sonuçlarına karşı duyarsızdırlar. Hatta yangının verdiği hasardan haz duyarlar. Bazılarında yangınla ilgili cinsel haz duyma da görülebilir.

Genellikle çocukluk döneminde başlar. Tedavi edilen çocuklarda hastalığın gidişi iyidir ve tamamen iyileşme görülebilir. Özellikle tedavi görmeyen hastaların süre içinde yasalarla ilgili sorunlar yaşadıkları ve antisosyal kişilik bozukluğu belirtileri bulunduğu izlenmektedir.

Bu hastalık nadir görülen biz bozukluktur. Bu hastaların büyük çoğunluğu erkektir. Kötü muamelenin yaygın olduğu ve ekonomik olarak yoksunluk çeken ailelerin fertlerinde çok daha sık görülür. Tedavileri motivasyon eksikliğine bağlı olarak güçtür. İlaç tedavisine ek olarak davranışçı terapi ve aile terapileri ile hastalık sağaltılmaya çalışılır.

Patolojik kumar oynama:


Sürekli, yineleyen ve uygunsuz kumar oynama davranışını içeren bir dürtü kontrol bozukluğudur. Son yıllarda oldukça sık görülen sadece bireyi değil, bireylerin aileleri ve aile yaşantılarını ciddi şekilde bozan bir bozukluktur.
Bu bireyler; Genelde kumar oynama üzerine aşırı kafa yorar. İstediği heyecanı sağlamak için kumar oynadığı para miktarını gittikçe artırılır. Başka gün kaybettiklerini yerine koymak için geri gelir. Yüksek miktarda para ile kumar oynadıklarını ailelerinden ve çevresindekilerden gizlerler. Ailesinin birikimlerini tüketirler. Tanıdıklarından, aile üyelerinden borç alırlar. Kaybettiklerini telafi etmek ya da bireylerin durumu fark etmemesi için sahtekarlık, dolandırıcılık, hırsızlık, zimmete para geçirme gibi yasa dışı eylemlerde bulunabilirler.
Belki de en sık görülen bir dürtü kontrol bozukluğudur. Sıklıkla ergenlik dönemi ya da yirmili yaşlarda başlar. Genelde hastalar alt orta ya da orta gelir düzeyindeki erkeklerdir.
Tedavilerinde ilaç terapisi ve gurup terapileri etkilidir. Toplumda son dönemlerde çok sıklaşması bireylerde normallik hissi uyandırıp terapi sürecine başlamayı ya da terapiye ihtiyaç duymayı zorlaştırmaktadır.

Trikotilomani:


Kişinin belirgin biçimde saç kaybı ile sonuçlanacak kadar yineleyen bir biçimde kendi saçını yolması ile tanımlanan bir dürtü kontrol bozukluğudur.
Saçını yolma atakları stresliyken artar, dakikalarca hatta saatlerce sürebilir. Hastalık tüm beden bölgelerini etkileye bilir. Saçlı deride ya da ya da diğer bölgelerdeki deride bir anormallik yoktur. Televizyon izleme, çalışma, uzanma ve benzeri dikkat yoğunluğunun azaldığı ya da bireyin daldığı durumlarda izlenebilir. Hasta eylemi çok sonrasına kadar fark edemeyebilir. Acı duyulsa da bundan çok söz edilmez. Hatta bazı hastalar bu durumun rahatlatıcı etkisi olduğunu anksiyetesini azalttığını söylerler ama daha sonrasında saç kaybını görmek başlıca anksiyete sebebi olmaktadır. Saç ağızda oynanır ya da törensel şekilde yenir. Bu durum; beslenme yetersizliği, perforasyon ( içi boş organın anormal düzeyde açılması),kanama, bağırsak tıkanıklığı, pankreatit gibi komplikasyonlar görülebilir. Kişi kendi yapsa da; görünüşüne duyarlılık, utanç, alay edilmemesi için gizleme ve benlik saygısı azalmışsa kaçınma davranışı görülebilir.
Sıklıkla çocukluk ve ergenlikte başlar. Daha sonraki yıllarda yani yetişkinlik dönemlerinde başlayan hastalığın gidişi ve tedavisi daha zordur.

Kaynakça:
1- Prof.Dr.Ertuğrul Köroğlu (2009). Boylam Klinik Uygulamada Psikiyatri: Tanı ve tedavi kılavuzları, cilt 3.
2- Amerikan Psikiyatri Birliği: Psikiyatride Hastalıkların Tanımlanması ve Sınıflandırılması Elkitabı, Yeniden Gözden Geçirilmiş Dördüncü Baskı (DSM-IV-TR) Amerikan Psikiyatri Birliği, Washington DC, 2000’den çeviren Köroğlu E, Hekimler Yayın Birliği, Ankara, 2001.
3- Tamam L. Dürtüsellik ve Dürtü Kontrol Bozuklukları. 1. Baskı. İstanbul Kaknüs Yayınları. 2015: 9-10
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Dürtü Kontrol Bozukluğu" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Ferit KARADAŞ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Ferit KARADAŞ'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Ferit KARADAŞ Fotoğraf
Psk.Ferit KARADAŞ
Diyarbakır (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi32 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Ferit KARADAŞ'ın Yazıları
► Dürtü Kontrol Bozuklukları Psk.Kamil ERTEKİN
► Arzu Dürtü Talep Nesne Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Dürtü Kontrol Bozukluğu' başlığıyla benzeşen toplam 43 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Bipolar Bozukluk Şubat 2017
► Depresyon Kasım 2016
► Kişilik Bozuklukları Ekim 2016
► Cinsel Bozukluklar Ekim 2016
◊ Ayrılık Eylül 2016
◊ Çocuklar Neden Ağlar? Eylül 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:56
Top