2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Oyunun İşlevi ve Çocuk Sorunları İçin Oyun Terapisi
MAKALE #18189 © Yazan Psk.Adem TATAR | Yayın Nisan 2017 | 3,514 Okuyucu
Geçmişten bu yana yaşanan toplumsal değişimler, teknolojik gelişmeler ve insan ilişkileri çocuk eğitimi dahil bir çok alanı etkilemiştir. Ailelerin yaşayış biçimleri, ihtiyaçları ve edindikleri yeni bilgiler çocuklarını nasıl büyüteceklerinde önemli rol oynamıştır. Bütün bu gelişmeler ve değişimler sürerken değişmeyen nadir şeylerden biri çocuklardaki oyun oynama isteği olmuştur.

Farklı yaşam dönemlerinde, farklı kültür ve milletlerde, farklı coğrafyalarda çocukların hemen hemen hepsi oyun oynarlar. Çocuk denilince akla gelen en önemli aktivite oyun olmuştur. Gözünüzde; şehirlerde oyun parklarında oynayan çocukları, köylerde sokaklarda bebeklerle oynayan, misket oynayan çocukları, açlığın kıtlığın olduğu bir ülkede elinde yırtılmış bez bir bebeği olan çocuğu, televizyonun kumandasının orasını burasını kurcalayan çocuğu, mutfakta tencereyle tabakla oynayan çocuğu hayal edebilirsiniz.

Bütün bunlara baktığımızda çocuk, nerede ve ne zaman olduğunu önemsemeden sürekli oynar ve oynamak ister. Çünkü oyun çocuğun sevgi gibi en önemli ihtiyacıdır. Yetişkinler çocuğun oynadığı oyunu eğlence amaçlı, onu oyalayan bir şey olarak görürler. Ancak gerçek durumun bununla hiçbir alakası yoktur. Çünkü çocuk için oyun ciddi bir iştir. Nasıl yetişkin mesleğini gereğince yapmak istiyor ve işinde ciddiyetle çalışıyorsa çocukta oyunu işi olarak görür ve büyük bir özveriyle oynar. Örneğin çocuğunu oyunu bırakıp yemeğe gelmesi için çağıran bir anne çocuktan şu tepkiyi alır “ama anne daha oyunum bitmedi ki” ya da oyuncaklarının dizilimini değiştiren bir yetişkin çocuktan alacağı tepki “onun yeri orası değil, yanlış yaptın, bu burada olmalı” şeklinde olur. Bunun gibi tepkilerden de anlaşılacağı gibi çocuk oyunu mesleği gibi görür ve planla programla sonuna kadar icra eder.

Oyun çocuğun dilidir. Çocuk kendisini oyunla ifade eder ve kendi kişiliğini oyunda fark eder. Dış dünyayı oyunda keşfeder, yaşadığı olayları oyunda anlamlandırır, söylemek istediklerini de oyunla dile getirir. Yani bir yetişkin nasıl konuşma ihtiyacı hissediyorsa çocukta oyun oynama ihtiyacı hisseder. Nasıl yetişkin konuştukça rahatlıyorsa çocukta oynadıkça rahatlar. Nasıl yetişkin bir şeyi deneyimleyerek, uygulayarak daha iyi öğreniyorsa çocukta oyun oynayarak öğrenir. Çünkü oyun aynı zamanda çocuğun öğrenme şeklidir. Çocuk yaşadığı olumsuz olaylara karşı tepkisini oyun oynayarak gösterir. Örneğin kardeşini kıskanan bir çocuk oyun oynarken kardeşi yerine koyduğu oyuncağa tepki verir, onu pasifleştirir, ona bağırır çağırır veya üzerine yemek döktüğü için azarlanan bir çocuk oyunda anne rolüne girer ve üzerine yemek döktüğü bebeği azarlamaya başlar ya da tam tersi bir tepkiyle bu olayı canlandırır. Yani çocuk içsel dünyasını oyunla dışarı vurur. Söylemek istediklerini, yapmak istediklerini, üzüntülerini, mutluluklarını, yaşadığı sorunları oyunla dile getirir.

Çocuğun hayal dünyası oyunla gelişir. Öğrenmesi ve gelişimi oyunla tamamlanır. Becerileri oyunla gelişir. İnsan ilişkilerini, toplumsal kuralları, toplumsal rolleri çocuk oyun ile öğrenir. Çocuk oyun ile eğitime ve öğretime daha hazır hale gelir. Yeni bir şey üretmeye hazırlanan çocuk oyun oynayarak bunu deneyimler ve gerçek hayatta uygular. Oyun çocuk için bir laboratuvar işlevi görmüş olur. Yeni biriyle oyun esnasında tanışır, onunla ilişkilerini oyun oynayarak geliştirir. Örneğin sen şu çocuğu tanıyor musun? Diye sorulan bir çocuk “evet ben onunla oynamıştım” ya da “ben onunla önceden hiç oynamadım” gibi cevaplar verir. Yani kimi zaman çekingen bir çocuk oyun ile açılır, kimi zamanda bencil bir çocuk oyun ile işbirliğini öğrenir.

Bütün bunları göz önüne aldığımızda, çocuğu anlamak, onun iç dünyasına girmek için, onun oyununu çok iyi bilmeli, oyunda onu iyi gözlemlemeli ve onunla oyun oynamalıyız. Oyun sayesinde çocuğun yaşadığı sorunu daha kolay tespit edebilir ve onun ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabiliriz. Oyunun çocuk ruh sağlığı açısından faydalarını kavramalı ve bunu kullanmalıyız.

Birçok anlamda sorunlar yaşayan aileler çocuklarının sorunlarını çözmek için birçok arayış içerisine girmekteler. Bazen sorunun neden kaynaklandığı tespit etmekte zorluklar yaşarken bazen de sorunun çözümü için başvurdukları yöntemlerden fayda alamamaktadırlar. Bunun için bir uzmandan psikolojik destek almak için başvuruda bulunurlar. Danışmanların bu konuda başvurabilecekleri en etkili yöntemlerden biri de oyun terapisi olacaktır. Oyun terapisi yöntemiyle çocuğun yaşamış olduğu sorunun tespiti çok daha rahat sağlanacaktır. Çünkü çocuk oyun ile bizlere iç dünyasını açacak ve bize önemli ipuçları verecektir. Anne ve babanın anlattıkları, evde yaşananlar, çocuğun yaptığı davranışlar uzmanlarca incelenir ancak bir yere kadar bize bilgi verir. Çocuktan yaşadığı sorunu dinlemekte iyi bir tercihtir ancak bir yetişkin kadar ayrıntılı ve etkili şekilde anlatması pek olası değildir. Bütün bunlar düşünüldüğünde oyun ile onun dili daha iyi anlaşılır, sorunu daha kolay ve doğru tespit edilebilir. Ayrıca oyun terapisinin çocuğa sunduğu özgür oyun ortamı ile çocuk kendi benliğini bulacak ve içsel yaşantısını dışa vuracaktır. Bu sayede çocuğun yaşamış olduğu sorununun nedeni tespit edilip ortadan kaldırılacak ve ihtiyaçları belirlenerek giderilecektir. Günlük yaşamında bu sorunu oluşturan ve tetikleyen şeyler değiştirilip düzenlenecektir. Ayrıca danışmanın çocuğa sunduğu terapötik ortam sayesinde çocuk yaşadığı soruna karşı gösteremediği tepkiyi oyunla gösterecek, olmasını istediği şeyleri oyunda olduracaktır. Uzmanında verdiği tepkiler, kullandığı teknikler ve uyguladığı işlemlerle çocuk yaşadığı sorunu ortadan kaldıracaktır.

Kısaca şu bilinmelidir ki: çocuklar psikolojik sorunlarla dünyaya gelmezler ve hiçbir sorun sadece onların sorunu değildir. Bu sorunlar çocuklarda zamanla oluşur ve nasıl olduğunun tespiti, ailenin tutumları ve çevresel uyaranlar düzenlendiğinde ancak çözülebilir. Bu yüzden çocuğun gereksinimleri çok iyi bilinmeli, ihtiyaçları özenle karşılanmalı ve onunla birlikte olunmalıdır. Ona saygı duyulmalı, sevildiği ve değer gördüğü hissettirilmelidir.

Adem Tatar
Psikolojik Danışman
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Oyunun İşlevi ve Çocuk Sorunları İçin Oyun Terapisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Adem TATAR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Adem TATAR'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Adem TATAR Fotoğraf
Psk.Adem TATAR
Samsun (Online hizmet de veriyor)
Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi27 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Adem TATAR'ın Makaleleri
► Çocuklarda Oyun Kavramı ve Oyun Terapisi Psk.İlayda ÇEVİRİCİ YENİGÜN
► Çocuklarda Oyun Terapisi Psk.Aylin AYDEMİR
► Çocuk Merkezli Oyun Terapisi Psk.Berivan ŞENTÜRK
► Çocuk Merkezli Oyun Terapisi Psk.Zeynep Betül TARI TORUN
► Oyuncaklarla Çocuk ve Oyun Terapisi Psk.Şeyma GÜRNAL
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Oyunun İşlevi ve Çocuk Sorunları İçin Oyun Terapisi' başlığıyla benzeşen toplam 14 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Mükemmeliyetçilik Mayıs 2021
► Siber Zorbalık Ocak 2019
► Boşanma ve Çocuk Şubat 2017
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


06:43
Top