Hayata Bakış Açısı
Lumière kardeşlerin (ilk özel sinema sunumu yapan kişiler)
kamerasıyla, 41 tane ünlü yönetmenden 46 saniyelik
filmler yapmaları isteniyor ve en fazla 3 kamera açısı
kullanarak… İlk bakışta, bu kadar kısa bir süre içinde
“ne anlatabilirsiniz ki?” diye soruyor insan. İşte bu 41
ünlü yönetmen filmlerini 46 saniyeden en fazla 3 kamera
açısı kullanarak çekiyorlar. Kimisi 3 açı kullanmıyor bile,
tek açı… Sonuç inanılmaz. Hepsi 46 saniyede anlatımı
başarıyor. Bu filmde ünlü yönetmenlerden birinin çekim
sonrası kurduğu cümle hepimizin yaşamında önemli bir
yeri tutacak bir vurguya işaret ediyor. Diyor ki: “Hayata
bakış açımız, kameramızı nereye koyduğumuzla doğru
orantılıdır.” Evet hayat da böyle bir şey işte… Kameran ve
bakış açın. Kaliteli bir yaşam için nereye baktığın önemli.
Yaşam içerisinde birtakım sıkıntılar ile karşılaşabiliriz.
Olayları iyi ya da kötü yapan bizleriz. Olumsuz gibi
gözüken birçok olaydan pozitif sonuçlar çıkmaktadır.
Hayatımızda olaylar değil, olayları algılama şeklimiz
önemli olmalıdır. Şu vurgu çok önemlidir: “Dünyada
yaşama, dünyayı yaşa”. Sen dünyayı yaşarsan, dünya da
seni yaşar.
Yorucu sınav maratonunun sonuna geldiğimiz bu
günlerde içimizdeki “en iyi beni” bulmak için kendinize
zaman ayırın. Hepimiz kendi hayatımızın başrol oyuncusuyuz.
Başkalarının neler dediğini, onların önyargılarını
bir kenara koyun. Hayattan beklentilerinizi düşünün ve
bunu gerçekleştirecek gücün sizde olduğuna inanın. Üniversite
sınavında başarılı sonuçlar almak tabi ki de çok
önemli. Ancak asıl önemli olan sınav başarısına giden bu
yolculuktan zevk almaya çalışmaktır. Geriye dönüp baktığınızda
“ben elimden geleni yaptım” diyebiliyorsanız
zirve zaten sizin olmuştur. Başkalarıyla kendinizi kıyaslamak
ya da rekabet etmek değildir mücadele. Mücadele,
dünden daha iyi olabilmektir.
Hepimizin içinde sonu olmayan bir kaynak vardır. Gerçek
değerlerimizi gösterebilmemiz için cesur olmalıyız.
Korkularımızla yüzleşip onları kucaklayalım, böylelikle
de geleceğimizi güçlendirmiş oluruz. Korkunun panzehiri
“özgüven”dir. Sıkıntılarla, korkularla yaşayıp E tipi bir
hayat yaratacağımıza, bilinçli seçimlerin yapıldığı, keyifli
olasılıkların olduğu bir yaşam çizelim.
İnsan en olumsuz anlarda bile kendisini mutlu edebilecek
bir şeyler bulmalıdır. Sokakta kaldırım taşları
arasında, en olmadık bir yerde tek başına bir ot mutlaka
görmüşsünüzdür. Bu ot adeta “her şeye rağmen ben
varım ve yaşamak istiyorum” demektedir. Bahçelerde,
saksılarda, rahat koşullarda bitki olmak kolay bir şeydir.
Ama kaldırım taşları arasında her şeye rağmen yaşamak
olağanüstü bir şeydir, saygı duyulmalıdır. Zor şartlar
altında, her şeye rağmen var olmaya çalışan insanlar gibi.
Yaşamın koşuşturması içinde fırsatları değerlendiren
kişiler her zaman başarılı olmuştur. Bu da olumlu bakış
açısıyla olur. Zira bakış açılarımıza göre farklı fırsatlar
doğabilir ve ne kadar değişik açılardan bakabilirsek, hayatımızdaki
her olay bir fırsata dönüşecektir. Şu örnekte
görüldüğü gibi: Yıllar önce bir ayakkabı şirketinin sahibi,
pazar araştırması yapmaları için Afrika’ya pazarlamacılar
gönderir. Birinci pazarlamacı, pazar araştırması yaptıktan
sonra patronunu aradığında ona şöyle der: “Burada
bizim için hiçbir fırsat yok. Çünkü hiç kimse ayakkabı
giymiyor.” Bir kaç ay sonra giden ikinci pazarlamacı patronunu
arayıp heyecanla şöyle der: “Afrika’da inanılmaz
fırsatlar var. Çünkü burada hiç kimsenin ayakkabısı
yok.”
Hayıtımızı şekillendirecek olan kameralarımız ve onların
nereye baktığı çok önemli. “Ne gözümü alabildim ne de
göze alabildim” deniyor ise de, sağlıklı bir yaşam için
kameralarınızın açılarını değiştirin ve her şeyi göze alın
ki yaşama sıkıca bağlanabilelim…
Unutmayın ki herkes Everest’e tırmanamayabilir ama
herkesin tırmanabileceği bir Everest mutlaka vardır.
kamerasıyla, 41 tane ünlü yönetmenden 46 saniyelik
filmler yapmaları isteniyor ve en fazla 3 kamera açısı
kullanarak… İlk bakışta, bu kadar kısa bir süre içinde
“ne anlatabilirsiniz ki?” diye soruyor insan. İşte bu 41
ünlü yönetmen filmlerini 46 saniyeden en fazla 3 kamera
açısı kullanarak çekiyorlar. Kimisi 3 açı kullanmıyor bile,
tek açı… Sonuç inanılmaz. Hepsi 46 saniyede anlatımı
başarıyor. Bu filmde ünlü yönetmenlerden birinin çekim
sonrası kurduğu cümle hepimizin yaşamında önemli bir
yeri tutacak bir vurguya işaret ediyor. Diyor ki: “Hayata
bakış açımız, kameramızı nereye koyduğumuzla doğru
orantılıdır.” Evet hayat da böyle bir şey işte… Kameran ve
bakış açın. Kaliteli bir yaşam için nereye baktığın önemli.
Yaşam içerisinde birtakım sıkıntılar ile karşılaşabiliriz.
Olayları iyi ya da kötü yapan bizleriz. Olumsuz gibi
gözüken birçok olaydan pozitif sonuçlar çıkmaktadır.
Hayatımızda olaylar değil, olayları algılama şeklimiz
önemli olmalıdır. Şu vurgu çok önemlidir: “Dünyada
yaşama, dünyayı yaşa”. Sen dünyayı yaşarsan, dünya da
seni yaşar.
Yorucu sınav maratonunun sonuna geldiğimiz bu
günlerde içimizdeki “en iyi beni” bulmak için kendinize
zaman ayırın. Hepimiz kendi hayatımızın başrol oyuncusuyuz.
Başkalarının neler dediğini, onların önyargılarını
bir kenara koyun. Hayattan beklentilerinizi düşünün ve
bunu gerçekleştirecek gücün sizde olduğuna inanın. Üniversite
sınavında başarılı sonuçlar almak tabi ki de çok
önemli. Ancak asıl önemli olan sınav başarısına giden bu
yolculuktan zevk almaya çalışmaktır. Geriye dönüp baktığınızda
“ben elimden geleni yaptım” diyebiliyorsanız
zirve zaten sizin olmuştur. Başkalarıyla kendinizi kıyaslamak
ya da rekabet etmek değildir mücadele. Mücadele,
dünden daha iyi olabilmektir.
Hepimizin içinde sonu olmayan bir kaynak vardır. Gerçek
değerlerimizi gösterebilmemiz için cesur olmalıyız.
Korkularımızla yüzleşip onları kucaklayalım, böylelikle
de geleceğimizi güçlendirmiş oluruz. Korkunun panzehiri
“özgüven”dir. Sıkıntılarla, korkularla yaşayıp E tipi bir
hayat yaratacağımıza, bilinçli seçimlerin yapıldığı, keyifli
olasılıkların olduğu bir yaşam çizelim.
İnsan en olumsuz anlarda bile kendisini mutlu edebilecek
bir şeyler bulmalıdır. Sokakta kaldırım taşları
arasında, en olmadık bir yerde tek başına bir ot mutlaka
görmüşsünüzdür. Bu ot adeta “her şeye rağmen ben
varım ve yaşamak istiyorum” demektedir. Bahçelerde,
saksılarda, rahat koşullarda bitki olmak kolay bir şeydir.
Ama kaldırım taşları arasında her şeye rağmen yaşamak
olağanüstü bir şeydir, saygı duyulmalıdır. Zor şartlar
altında, her şeye rağmen var olmaya çalışan insanlar gibi.
Yaşamın koşuşturması içinde fırsatları değerlendiren
kişiler her zaman başarılı olmuştur. Bu da olumlu bakış
açısıyla olur. Zira bakış açılarımıza göre farklı fırsatlar
doğabilir ve ne kadar değişik açılardan bakabilirsek, hayatımızdaki
her olay bir fırsata dönüşecektir. Şu örnekte
görüldüğü gibi: Yıllar önce bir ayakkabı şirketinin sahibi,
pazar araştırması yapmaları için Afrika’ya pazarlamacılar
gönderir. Birinci pazarlamacı, pazar araştırması yaptıktan
sonra patronunu aradığında ona şöyle der: “Burada
bizim için hiçbir fırsat yok. Çünkü hiç kimse ayakkabı
giymiyor.” Bir kaç ay sonra giden ikinci pazarlamacı patronunu
arayıp heyecanla şöyle der: “Afrika’da inanılmaz
fırsatlar var. Çünkü burada hiç kimsenin ayakkabısı
yok.”
Hayıtımızı şekillendirecek olan kameralarımız ve onların
nereye baktığı çok önemli. “Ne gözümü alabildim ne de
göze alabildim” deniyor ise de, sağlıklı bir yaşam için
kameralarınızın açılarını değiştirin ve her şeyi göze alın
ki yaşama sıkıca bağlanabilelim…
Unutmayın ki herkes Everest’e tırmanamayabilir ama
herkesin tırmanabileceği bir Everest mutlaka vardır.
Beğenin
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.