2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



1-2 Yaş Çocuğu Gelişimi ve Beni Kucağına Al Sendromu
MAKALE #17499 © Yazan Psk.Serap DUYGULU | Yayın Kasım 2016 | 4,858 Okuyucu
1-2 Yaş Çocuğu Özellikleri-Gelişimi
Çocukluk döneminde ilk çocukluk evresi olarak bilinen yaş dilimi 0-6 yaşlar arasını kapsar ve bu sürecin en önemli yaş aralığı 1-3 yaşlar arasıdır. Çünkü çocuk 1 yaştan sonra artık kendi kişiliğine ait ilk ipuçlarını vermeye başlar. Bu dönemde çocuklardaki en dikkat çekici özellik belirgin kişilik yapısı ve duygusal eğilimlerin ortaya çıkmasıdır. Gerçekten de 1 yaşını bitirmiş bir çocuğun nelere tepki gösterdiği ya da nelerden hoşlanıp hoşlanmadığı net olarak belirginleşmiştir.
Bu dönem pek çok bakımdan önemlidir. Öncelikle bağımsızlık evresi olarak tanımladığımız bir dönemdir. Çocuk anneye olan bağımlılığından uzaklaşıp, kendi ayakları üzerinde durmaya başlar. Doğal olarak da çok hareketlidir. Fiziksel olarak ayakları üzerinde durabilmesi, fiziksel olgunluk göstergesidir. Bu olgunluğa bağlı olarak da kişisel açıdan bağımsızlığı gelişir. Yapabildiklerini fark edip, yeni şeyler yapmanın yollarını araştırmaya başlar ki bu bakımdan çocuğun tehlikelere en açık olduğu dönemdir.
Hayatının ilk yılını geride bırakan bir çocuk pek çok yönden gelişim ve değişim gösterir. Henüz net cümleler söyleyemez ama kendisine söylenen hemen hemen her şeyi anlayabilir. Eşyaların yerlerini gösterip,istediklerini belirgin olarak ifade edebilir ve iki yaşa doğru da anlaşılır şekilde konuşmaya başlar.
Gözle görünen fiziksel gelişiminin dışında çocuğun, asıl psikolojik ve sosyal gelişimi bu 1-2 yaşlarda ön plana çıkar.

Çocuğun Çevresine ve Annesine Bağlılığı
Bilindiği gibi bu evre aynı zamanda çocukların keşif dönemleridir. Keşfederken de bağımsız hareket edebiliyor olması gereken çocuk, eğer bu dönemde sürekli olarak aşırı kontrol altında kalırsa ve hareketleri kısıtlanırsa, önce çekingen,ürkek tepkiler vermeye başlayacak ama daha sonra saldırgan ve öfkeli bir tutum takınacaktır. Özellikle anneye olan aşırı bağımlılık duyguları anne ve çevre tarafından da pekiştirilirse ve çocuğa kendi başına hareket etme özgürlüğü tanınmazsa, özgüveni düşük, korkak ve içe kapanık bir kişilik oluşturması beklenmelidir.
Özellikle küçük çocuklar doğal olarak anneye ve yakın çevresindeki bireylere bağımlıdırlar. Ancak çocuk büyüdükçe bu bağımlılığın kırılması beklenir. Bu da ancak çocuğun cesaretlendirilmesi, teşvik edilmesiyle mümkündür. Böylece çevresine ve kendisine güven duygusu geliştirebilir.
Ancak sürekli durdurulan ve yaptıkları nedeniyle cezalandırılan ya da aşırı kontrol altında tutulan çocukta eziklik, kızgınlık ve utanç duyguları başlar. Özellikle utanç duygusu önemlidir. Bu duyguyla beraber şüphe de ortaya çıkar. Çocuk yaptığı her şeyde doğru davranıp davranmadığını sorgulamaya başlar, korkaklaşır.
O nedenle çocuğun bağımsızlık duygusunun gelişmeye başladığı bu dönemde dikkatle takip edip desteklemek en olumlu yöntem olacaktır.
Bilinmelidir ki çocuk ve anne arasında güvene dayalı kurulan ilişki, çocuğun bir yetişkin olduğu ilerdeki yıllarda diğer insanlarla kurduğu ilişkileri doğrudan etkileyecek ve temel oluşturacaktır.

Bu Döneme Özgü Davranışlar
Yapısı ve doğal gelişimi içerisinde,isteklerini ve beklentilerini ertelemeyi bilmeyen çocuklar bazı davranışlarıyla çevrelerindeki insanları zorlayabilir, sıkıntılı anlar yaşatabilirler. Çok sık karşılaşılan bazı davranışları belirtmek gerekirse;
·İsteklerini genellikle çok aşırı tepkiler vererek belirtir.
·Asla beklemek istemez ve beklemez.
·Kendisini yerden yere atabilir, çığlık çığlığa ağlayabilir.
·Özellikle olmayacak zamanda ve yerde ısrarcı davranabilir.
·Diğer insanlarla konuşmanızı engelleyerek sadece kendisiyle ilgilenilmesini isteyebilir.
·Özellikle toplum içindeyken aşırı hareketler yaparak ilgi çekmeye çalışır.
·İstediği ilgiyi toplayamazsa şiddet davranışları gösterebilir.
·İstekleri sürekli yapılmış bir çocuksa, engellenmeye çalıştığında saldırgan davranabilir.
·Her istediğini ağlayarak, bağırıp tepinerek yaptırmak isteyebilir.

ANNE BENİ KUCAĞINA AL SENDROMU
Artık bebeklik döneminden kurtulup ayakları üzerinde durmaya başlayan 1 yaş çocuğu için bu dönem, çocuk için çok heyecan verici bir süreçtir. Uzun aylar boyunca arabalara, pusetlere ve bir başkası tarafından taşınmaya bağımlı yaşayan çocuk, artık iki ayağının üzerinde durabilmekte, düşe kalka da olsa istediği her yere gidebilmektedir. Bu dönem çevresel uyaranların etkisiyle birlikte kişiliğin oluştuğu, çocuğun bağımsızlığını kazanmaya başladığı bir dönemdir. Artık çevreyi tanıma, karıştırıp dökme; kısacası keşif zamanıdır. Ebeveynler açısından yorucu ve zorlu bir süreç olmasına karşın, ilk adımların atıldığı bir yaş ve sonrası çocuğun psikososyal gelişimi bakımından hayati önem taşımaktadır.

Yürümek, bir birey olarak başkalarından bağımsız hareket etmek o kadar önemlidir ki bizim için basit gibi görünen o birkaç adım çocuk için kendi deneyimlerini oluşturmaya başladığı uzun bir sürecin de başlangıcıdır. Yürümeye başlayan çocuk, kendi öz güvenini geliştirmekte, kendi deneyimlerini oluşturmakta ve neyi, nasıl yapabileceğinin de sınırlarını test etmektedir. Bu dönemde çocuk artık eskisi kadar yardıma ihtiyaç duymaz, kendi başına özgürce hareket eder. 2 yaş civarı ise koşmaya başlayabilir, başkalarından farklı bir birey olduğunun bilincine varır. Hareketleri daha ustaca, kıvrak ve enerjiktir.
İsteklerini bilinçli olarak ifade etmeye başlar. Bir takım kişilik özellikleri net bir biçimde ortaya çıkar. İşte tam da bu yaşlarda inat çağı dediğimiz dönem başlar. Kendi başına yapabileceklerinin sınırını belirlemeye çalışırken başkalarının da onun isteklerine nasıl tepki vereceğini ölçmek ister. Daha önceden sorun çıkarmadan yaptığı şeyleri gereksiz yere reddetmeye ve yapmamaya başlar. Olur olmaz her şeye direnç gösterir.
Açıkçası bir iki yaşlar arası ebeveynler açıcından sorunlu, yorucu ve zorlu bir dönemdir diyebiliriz. İşte tam da bu noktada, ebeveynler çocuklarının artık yürüdüğünü, elinden tutarak onu her yere götürebileceklerini düşünürken ilginç bir başka davranış biçimi ortaya çıkar. O, her yere kendi başına gitmek için direnen, hızla yürüyüp koşan çocuk gitmiş yerine sürekli kucağa alınmak isteyen, mızmızlanan ve sorun çıkaran bir çocuk gelmiştir. Kapıdan dışarıya adım atıldığı andan itibaren çocuk, annesinin bacaklarına sarılarak kucakta taşınması istemeye başlar. Bu davranışa ‘beni kucağına al sendromu’ denmekte ve hemen hemen her çocuk bu süreci yaşamaktadır. Genel olarak bakıldığında, bu masum bir davranıştır ve annesiyle yakınlaşmak isteyen çocuk bu tensel teması sürekli kılmak istemektedir. Bununla birlikte farklı nedenler de vardır. Bilindiği gibi dışarı çıkıldığı anda çocuk bu davranışı sergilemektedir. Çocuk açısından dışarısı bilinmezlerle dolu, ürkütücü, farklı bir dünyadır. Yalnız kalabileceğinden, annesinin onu bırakabileceğinden korkabilir.

Ayrıca artık kendi başına hareket edebilen çocuğun annesine olan bağımlılığı bir ölçüde azalmıştır. Dolayısıyla annenin çocuğa olan bağımlılığı da yerini çocuğun serbestçe hareket etmesine yönelik davranışlara bırakmıştır. Çocuk kaybettiğini düşündüğü bu ilgiyi ve yakınlığı tekrar elde etmek isteyerek bir anlamda bebekliğine geri dönüş yapmak ister. Sebebi ne olursa olsun, bu davranışı gösteren çocuğa karşı ailelerin davranışı önemlidir. Kucağa alınmak isteyen çocuğun bu isteğinin her seferinde yapılması ya da hiç yapılmaması ayrı sorunlara sebep olur. Her defasında kucağa alınan çocuk, bir süre sonra sorumluluk almaktan ve kendini ifade etmekten kaçınmaya, kendisinin yerine getirmesi gereken davranışları başkalarından beklemeye başlar. Eğer çocuk, kucağa alınmak istediği her sefer reddedilirse, öz güveni düşük, korkak, bağımsızlığını kazanamamış bir birey olur. Bu nedenle, böyle bir davranışı gösteren çocuğa karşı ebeveynler kararlı, tutarlı ve ilgili bir tutum belirlemek zorundadırlar.
Unutulmamalıdır ki bu bir süreçtir ve 3,5 – 4 yaş civarı sona erer. Çocuk kucağa alınmasını istediğinde, aileler küçük oyunlar yaparak çocuğun dikkatini başka yöne çekerek konuyu eğlenceli bir hale getirebilirler. Alışveriş sırasında küçük bir paketi taşıması için ona vermek ve yardımı olmaksızın bunu taşıyamayacağını söylemek ya da alışveriş arabasını itmesini istemek iyi bir yöntemdir. Ayrıca, ‘hadi beni yakala’ oyunu oynamak ve küçük adımlarla birbirini yakalamaya çalışmak, kaldırımda seksek oynamak her iki tarafı da çok eğlendirir. Yolda yürürken, geçen arabaları saymak ya da renklerine göre sınıflandırmak yararlı olduğu kadar öğreticidir ve çocuğun dikkatini kucak ısrarından uzaklaştırır. Bütün bu oyunları yapmanın dışında bilinmelidir ki; çocukların bacakları küçük ve kısa olduğundan, bir yetişkinin bir adımda aldığı mesafeyi yaklaşık olarak 2-3 adımda alır. O nedenle yürümek çocuk için gerçekten oldukça yorucudur.
Çocuğun yorulduğu fark edildiğinde kucağa alınma isteği reddedilmemeli bir süre sonra tekrar yürümeye teşvik edilmelidir. Yürüdüğü süre içinde onu taktir etmek, artık büyüdüğünü ve kendi başına pek çok şeyi yapabileceğini söylemek çocuğun motivasyonunu sağlayacağı için önemlidir. Çocuklar gerçekleştirdikleri her şey için olumlu geri bildirim almak isterler.
Hem sözel hem de bedensel olarak desteklendiklerini duymak ve görmek o davranışı pekiştirir. Bu nedenle olumlu olan her davranışı taktir edin, onaylayın, destekleyin.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"1-2 Yaş Çocuğu Gelişimi ve Beni Kucağına Al Sendromu" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Serap DUYGULU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Serap DUYGULU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Serap DUYGULU'nun Yazıları
► Çocuğu Kabul Etmek Psk.Elif Can ÖZTÜRK
► Sokak Çocuğu Olgusu Psk.Meral AYDIN
► 3- 4 Yaş Çocuğu Gelişim Özellikleri ÇOK OKUNUYOR Psk.Serap DUYGULU
► Çocuğu Fazlasıyla Himaye Etmek Psk.Elif Y. ÇAVUŞOĞLU
► Çocuk Çocuğu Neden Öldürür? Psk.Serap DUYGULU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında '1-2 Yaş Çocuğu Gelişimi ve Beni Kucağına Al Sendromu' başlığıyla benzeşen toplam 21 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Baba Çocuk İlişkisi Kasım 2016
► Alınganlık Kasım 2016
► Kıskançlık Kasım 2016
► Yılbaşı ve Çocuklar Kasım 2016
► İlk Doğum Günü Kasım 2016
◊ Dizi Dizi Hayatlar Ekim 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:00
Top