Hipnoz Nedir ve Ne Değildir?
Hipnoz Nedir ve Ne değildir hadi konuşalım :)
Hipnoz deyince hemem bi kaygıya kapılıyoruz. Aman aman nolur nolmaz ya başıma bir sey gelirse diye çekiniyoruz.😊
Hipnoz, yardımcı nesneler(genelde sallanan saat) kullanılarak, telkin ile oluşturulan özel bir bilinçlilik hali. Yani bir trans hâlidir. Bu trans sırasında, kişi çevreden gelen tüm (ses, ışık, koku vb.) uyaranlara artık kendini kapatır. Hipnoz yapan kişinin telkinlerini çok çok artmış bir dikkatle dinler, anlar.
Hipnoz , konsantrasyonun en üst düzeye ulaştığı zihin durumudur. Hipnoz, uyku değildir. Hipnotist ile danışan arasında işnirliği sayesinde hipnoz yapılır. Hipnoz sayesinde istediğimiz alışkanlıkları edinebilir veya istemediğimz alışkanlıkları bırakabiliriz. Hipnozda bilincimiz kaybolmaz, izlediğiniz tüm filmleri videoları unutun J tam aksine hipnozda bilincimiz açık normal şekilde kendimizdeyizdir ve zihnimiz çok yüksek bir algılama kapasitesine ulaşır. Hipnozdayken herhangi bir farklı durum oluşmadığı için danışan sanırım ben hipnoz olmadım, her şeyi hatırlıyorum diye düşünebilir seans sonunda o denli uyanıksınız yani seansta.
Hipnoz, Yunanca uyumak demem amaa hipnoz tam anlamı ile uyku hali değil, uyku ile uyanıklık arasında olup, telkin alabildiğimiz bir ruh halidir. Bilinçli olarak yapılan bir hipnoz sırasında, birey terapistin söylediği her şeyi duyar ve kendi düşüncelerinin de fark eder.
Hipnoz halinden çıktıktan sonrada her şeyi hatırlar.
Ya hipnoz sırasında kontrolümü kaybedersem ?
Danışan hipnozda kontrolümü kaybetmez, pişman olacağı bir şey söyleme ya da yapmaz, danışan uyanıktır ve kendindedir. Kişinin değerleriyle çelişen bir telkini kişinin bilinçaltı reddeder. Bu nedenle hipnoz son derece güvenlidir. Kişi ya kontrolumu kaybedersem diye kaygilandigi icin hipnoza girmekte zorlanabilir. Fakat terapistine güveniyorsa bu sorunu yaşama ihtimali daha düşük elbette.
Hipnozdayken ya sırlarımı ortaya dökersem?
Danışanların en çok korktukları şey hipnoz altındayken kirli çamaşırlarının ortaya dökülmesi, sırlarının öğrenilmesi, hatta istemedikleri davranışların yaptırılması veya hipnozdan çıkamama durumudur. Kişi kendi istemiyorsa hipnotik duruma giremez. Zannedilenin aksine hipnoz, bir kendinden geçme hali ya da bildiğimiz anlamdaki bir uyku hali değildir. Hipnozda sırasında kişi konuşulanların ve söylenenlerin tamamen farkındadır.
Hiç kimse hipnoz esnasında istemediği şeyleri söylemeyeceği gibi normalde yapmayacağı şeyleri yapmaz. Kişi bu zihin durumundayken daha sonra pişman olacağı hiçbir söz veya davranışta bulunmaz. Kişinin etik ve değerleriyle çatışan, kişinin kendisi için faydalı olmayacak her türlü telkin, zihin tarafından mutlaka geri çevrilir. Seans sırasında telkinlere açık olmamıza rağmen, hipnozun davranışımız üzerindeki kontrolümüzü kaybettiren bir durum değildir.
Hipnozdan uyanamayan var mı?
Dünya tarihinde böyle bir vaka yoktur. Bazı uzun seanslar sırasında hipnotik zihin durumunun keyifli ve sakin duygusu nedeniyle kişi bazen bir süre sonra kendi isteğiyle normal uykuya geçebilir. Hipnoterapist uyandırmasa bile bir müddet sonra hipnotik hal sığlaşır, hafifler ve zaten kendiliğinden kaybolur. Kişi normal bir uyku uyuyup uyanmış olur. Hipnoz sırasında telkinler her ne şekilde ve her ne teknikle verilirse verilsin hiçbir telkin, insanlara normalde yapmayacakları şeyleri yaptıramaz. Yani hipnoz size kötü seyler yaptirmaz. Ama televizyonlarda izledigimiz bazi programlar ne yazik ki hipnoza girenlerin tuhaf seyler yaptigini dusunduruyor bize halbuki bu dogru degildir. Onlar sadece birer eglence programi 😊
Hipnoterapist telkinerde danışanın istemediği konularda ısrarcı olursa hipnotik zihin durumu kendiliğinden yüzeyselleşir ve kendiliğinden sıfırlanır. Ayrıca hipnoterapi sırasında kişi istediği anda gözünü açıp kalkıp gidebilir. Seans sırasında gözlerini açıp seansa devam edip etmemek de tamamen kişinin kendi kontrolündedir. Örneğin sinemada duygusal bir film izlerken gözleriniz dolar; komik bir espri olduğunda ise basarsınız kahkahayı ama filmi izlemeyi sürdürüp sürdürmemeye yine siz karar verirsiniz öyle değil mi? İşte hipnoz da aynen böyledir. Kontrol tamamen sizdedir. Kişi hipnoza girip girmemeye kendisi karar verir. Girdiği zaman da o zihin durumunun keyfini çıkarmaya devam edip etmemeye de kendisi karar verir. Hipnoz bir kontrol kaybı durumu değildir.
Hipnozla Zarar Görmek Mümkün mü?
Hipnozla zarar görmek mümkün değildir. Ancak psikotik hastalıklarda, örneğin şizofreni, paranoya gibi hastanın içgörüsünün kaybolduğu rahatsızlıklarda kullanılmamalıdır. Yani her derde deva bir sihirli değnek gibi görülmemelidir. Çalışma ve biraz da yetenek ürünüdür. Psikolojik olarak kırılgan birine ya da psikotik rahatsızlığı olan birine hipnoz uygulanmamalıdır. Ancak hipnozun kullanım alanları çok geniştir.
Narkozsuz ameliyatlarda, ağrısız doğumlarda, diş çekimlerinde, obezite tedavisinde yararlıdır. Bunun yanında eğitim, sınav stresi, spor motivasyonun artırılması, dil kurslarında öğrenme kapasitesini arıtma ve motivasyon amaçlı hipnoz kullanilabilir.
Kişi Kendi İsteği Dışında Hipnoza Alınamaz
Hipnotize olmayı istemeyen birisi hipnozu deneyimlemeyi istemiyorsa kendi isteği dışında hipnotize edilmesi mümkün değildir. Hipnoz böyle bir şey olsaydı tüm toplumlar kolayca zombi gruplarına dönüşmezler miydi? Bu nedenle “kimse beni hipnotize edemez, hadi beni hipnoz et bakalım edebilecek misin” tarzındaki yüzeysel taleplere hipnoz uygulaması yapmaya yeltenmek hipnoterapist için boşuna vakit kaybından başka bir şey değildir. Hipnoz, iki kişinin etkileşimiyle gerçekleşir; hipnotist süjeye rehberlik eder; yönergeler (direktifler) verir, hipnotize edilen kişi ise bu yönergelere karşılık tepki verir. Bu tamamen bir iletişim sürecidir. Unutmayın ki hipnoza girmekteki başarınız tamamen hipnoterapistiniz ile işbirliği yapma isteğinize bağlıdır ve hipnoza girme konusunda kendinize gerçekten izin vermenize bağlıdır.
Çocuklarda hipnoz uygulaması yetişkinlere oranla daha kolay bir şekilde uygulanıyor ve çok daha başarılı sonuçlar alınıyor. Çünkü çocuklarîn hayal dünyalarının çok daha güçlü ve hipnozu bir tür oyun gibi düsunuyor ve egleniyorlar.😊
Çocuklarda hipnoz uygulaması için en doğru yaş 5 yaş üstü olarak düşünülmektedir. 5 yaş üstü çocuklar söylenilenleri doğru algılamakta ve hayal kurabilme yetenekleri çok daha gelişmiştir.
Özellikle uykudan önce kendi kendimize telkin verebiliriz, buna otohipnoz denir ve pek faydalîdır. Otohipnoz sayesinde gun icinde kendimizi cok ama cok daha iyi mutlu neseli keyifli hissetme sansina erisiriz. Ornegin cok basit haliyle gece yatmadan once 10 kere sabaha saat 7 de kalkacagim diye kendi kendimizi soylemek bile bizim sabaj saat 7 de uyanmamizi saglayabilir. Kendi jendine verilen telkinle kisinin hayatini muhakkak ki kolaylastiracaktir. Hatta kendi sesinizi kaydederseniz ve gece yatmadan once dinlerseniz bu size cok iyi gelir cunku zihin kendi sesini bilir ve tanidigi sese daha fazla guvenir 😊
Sevgiyle kalın.
Klinik Psikolog Zümrüt Çetin
Hipnoz deyince hemem bi kaygıya kapılıyoruz. Aman aman nolur nolmaz ya başıma bir sey gelirse diye çekiniyoruz.😊
Hipnoz, yardımcı nesneler(genelde sallanan saat) kullanılarak, telkin ile oluşturulan özel bir bilinçlilik hali. Yani bir trans hâlidir. Bu trans sırasında, kişi çevreden gelen tüm (ses, ışık, koku vb.) uyaranlara artık kendini kapatır. Hipnoz yapan kişinin telkinlerini çok çok artmış bir dikkatle dinler, anlar.
Hipnoz , konsantrasyonun en üst düzeye ulaştığı zihin durumudur. Hipnoz, uyku değildir. Hipnotist ile danışan arasında işnirliği sayesinde hipnoz yapılır. Hipnoz sayesinde istediğimiz alışkanlıkları edinebilir veya istemediğimz alışkanlıkları bırakabiliriz. Hipnozda bilincimiz kaybolmaz, izlediğiniz tüm filmleri videoları unutun J tam aksine hipnozda bilincimiz açık normal şekilde kendimizdeyizdir ve zihnimiz çok yüksek bir algılama kapasitesine ulaşır. Hipnozdayken herhangi bir farklı durum oluşmadığı için danışan sanırım ben hipnoz olmadım, her şeyi hatırlıyorum diye düşünebilir seans sonunda o denli uyanıksınız yani seansta.
Hipnoz, Yunanca uyumak demem amaa hipnoz tam anlamı ile uyku hali değil, uyku ile uyanıklık arasında olup, telkin alabildiğimiz bir ruh halidir. Bilinçli olarak yapılan bir hipnoz sırasında, birey terapistin söylediği her şeyi duyar ve kendi düşüncelerinin de fark eder.
Hipnoz halinden çıktıktan sonrada her şeyi hatırlar.
Ya hipnoz sırasında kontrolümü kaybedersem ?
Danışan hipnozda kontrolümü kaybetmez, pişman olacağı bir şey söyleme ya da yapmaz, danışan uyanıktır ve kendindedir. Kişinin değerleriyle çelişen bir telkini kişinin bilinçaltı reddeder. Bu nedenle hipnoz son derece güvenlidir. Kişi ya kontrolumu kaybedersem diye kaygilandigi icin hipnoza girmekte zorlanabilir. Fakat terapistine güveniyorsa bu sorunu yaşama ihtimali daha düşük elbette.
Hipnozdayken ya sırlarımı ortaya dökersem?
Danışanların en çok korktukları şey hipnoz altındayken kirli çamaşırlarının ortaya dökülmesi, sırlarının öğrenilmesi, hatta istemedikleri davranışların yaptırılması veya hipnozdan çıkamama durumudur. Kişi kendi istemiyorsa hipnotik duruma giremez. Zannedilenin aksine hipnoz, bir kendinden geçme hali ya da bildiğimiz anlamdaki bir uyku hali değildir. Hipnozda sırasında kişi konuşulanların ve söylenenlerin tamamen farkındadır.
Hiç kimse hipnoz esnasında istemediği şeyleri söylemeyeceği gibi normalde yapmayacağı şeyleri yapmaz. Kişi bu zihin durumundayken daha sonra pişman olacağı hiçbir söz veya davranışta bulunmaz. Kişinin etik ve değerleriyle çatışan, kişinin kendisi için faydalı olmayacak her türlü telkin, zihin tarafından mutlaka geri çevrilir. Seans sırasında telkinlere açık olmamıza rağmen, hipnozun davranışımız üzerindeki kontrolümüzü kaybettiren bir durum değildir.
Hipnozdan uyanamayan var mı?
Dünya tarihinde böyle bir vaka yoktur. Bazı uzun seanslar sırasında hipnotik zihin durumunun keyifli ve sakin duygusu nedeniyle kişi bazen bir süre sonra kendi isteğiyle normal uykuya geçebilir. Hipnoterapist uyandırmasa bile bir müddet sonra hipnotik hal sığlaşır, hafifler ve zaten kendiliğinden kaybolur. Kişi normal bir uyku uyuyup uyanmış olur. Hipnoz sırasında telkinler her ne şekilde ve her ne teknikle verilirse verilsin hiçbir telkin, insanlara normalde yapmayacakları şeyleri yaptıramaz. Yani hipnoz size kötü seyler yaptirmaz. Ama televizyonlarda izledigimiz bazi programlar ne yazik ki hipnoza girenlerin tuhaf seyler yaptigini dusunduruyor bize halbuki bu dogru degildir. Onlar sadece birer eglence programi 😊
Hipnoterapist telkinerde danışanın istemediği konularda ısrarcı olursa hipnotik zihin durumu kendiliğinden yüzeyselleşir ve kendiliğinden sıfırlanır. Ayrıca hipnoterapi sırasında kişi istediği anda gözünü açıp kalkıp gidebilir. Seans sırasında gözlerini açıp seansa devam edip etmemek de tamamen kişinin kendi kontrolündedir. Örneğin sinemada duygusal bir film izlerken gözleriniz dolar; komik bir espri olduğunda ise basarsınız kahkahayı ama filmi izlemeyi sürdürüp sürdürmemeye yine siz karar verirsiniz öyle değil mi? İşte hipnoz da aynen böyledir. Kontrol tamamen sizdedir. Kişi hipnoza girip girmemeye kendisi karar verir. Girdiği zaman da o zihin durumunun keyfini çıkarmaya devam edip etmemeye de kendisi karar verir. Hipnoz bir kontrol kaybı durumu değildir.
Hipnozla Zarar Görmek Mümkün mü?
Hipnozla zarar görmek mümkün değildir. Ancak psikotik hastalıklarda, örneğin şizofreni, paranoya gibi hastanın içgörüsünün kaybolduğu rahatsızlıklarda kullanılmamalıdır. Yani her derde deva bir sihirli değnek gibi görülmemelidir. Çalışma ve biraz da yetenek ürünüdür. Psikolojik olarak kırılgan birine ya da psikotik rahatsızlığı olan birine hipnoz uygulanmamalıdır. Ancak hipnozun kullanım alanları çok geniştir.
Narkozsuz ameliyatlarda, ağrısız doğumlarda, diş çekimlerinde, obezite tedavisinde yararlıdır. Bunun yanında eğitim, sınav stresi, spor motivasyonun artırılması, dil kurslarında öğrenme kapasitesini arıtma ve motivasyon amaçlı hipnoz kullanilabilir.
Kişi Kendi İsteği Dışında Hipnoza Alınamaz
Hipnotize olmayı istemeyen birisi hipnozu deneyimlemeyi istemiyorsa kendi isteği dışında hipnotize edilmesi mümkün değildir. Hipnoz böyle bir şey olsaydı tüm toplumlar kolayca zombi gruplarına dönüşmezler miydi? Bu nedenle “kimse beni hipnotize edemez, hadi beni hipnoz et bakalım edebilecek misin” tarzındaki yüzeysel taleplere hipnoz uygulaması yapmaya yeltenmek hipnoterapist için boşuna vakit kaybından başka bir şey değildir. Hipnoz, iki kişinin etkileşimiyle gerçekleşir; hipnotist süjeye rehberlik eder; yönergeler (direktifler) verir, hipnotize edilen kişi ise bu yönergelere karşılık tepki verir. Bu tamamen bir iletişim sürecidir. Unutmayın ki hipnoza girmekteki başarınız tamamen hipnoterapistiniz ile işbirliği yapma isteğinize bağlıdır ve hipnoza girme konusunda kendinize gerçekten izin vermenize bağlıdır.
Çocuklarda hipnoz uygulaması yetişkinlere oranla daha kolay bir şekilde uygulanıyor ve çok daha başarılı sonuçlar alınıyor. Çünkü çocuklarîn hayal dünyalarının çok daha güçlü ve hipnozu bir tür oyun gibi düsunuyor ve egleniyorlar.😊
Çocuklarda hipnoz uygulaması için en doğru yaş 5 yaş üstü olarak düşünülmektedir. 5 yaş üstü çocuklar söylenilenleri doğru algılamakta ve hayal kurabilme yetenekleri çok daha gelişmiştir.
Özellikle uykudan önce kendi kendimize telkin verebiliriz, buna otohipnoz denir ve pek faydalîdır. Otohipnoz sayesinde gun icinde kendimizi cok ama cok daha iyi mutlu neseli keyifli hissetme sansina erisiriz. Ornegin cok basit haliyle gece yatmadan once 10 kere sabaha saat 7 de kalkacagim diye kendi kendimizi soylemek bile bizim sabaj saat 7 de uyanmamizi saglayabilir. Kendi jendine verilen telkinle kisinin hayatini muhakkak ki kolaylastiracaktir. Hatta kendi sesinizi kaydederseniz ve gece yatmadan once dinlerseniz bu size cok iyi gelir cunku zihin kendi sesini bilir ve tanidigi sese daha fazla guvenir 😊
Sevgiyle kalın.
Klinik Psikolog Zümrüt Çetin
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Hipnoz Nedir ve Ne Değildir?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Zümrüt ÇETİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Zümrüt ÇETİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
