2007'den Bugüne 92,232 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,964 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Terapi Nedir? İyi Bir Terapi Süreci Nasıl Olur?
MAKALE #8769 © Yazan Uzm.Psk.Romina KUYUMCUOĞLU | Yayın Nisan 2012 | 11,850 Okuyucu
Terapi süreci kişinin kendini keşfidir. Bir tür içsel yolculuktur. Terapide kişinin kendiyle ilgili farkında olmadığı pek çok şeyi görme şansı olur. Kişi duygularının, düşüncelerinin ve davranışlarının; neden, nasıl, hangi zamanlarda, ne şekilde kendini gösterdiğini görme fırsatını yakalar. Kendini tanıdığını düşünen pek çok kişi bu süreçten geçtikten sonra bazı durumlar karşısındaki duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını daha iyi anlar. Kişinin duygu, düşünce ve davranışlarına dair farkındalık sahibi olması değişim için en önemli adımdır.

Kişi anlaşılabilmek ve sorunları ile ilgili çözüm bulabilmek amacı ile terapiye başvurur. Danışanlar, kendilerini daha iyi hissetmek ve hayatlarındaki bazı şeyleri değiştirmek isterler. Bu nedenle terapistin öncelikli amacı kişiyi anlamaktır. Kişiyi anlamak; kişinin hem anlattıklarının hem de anlatamadıklarının duyulması ile gerçekleşir. Terapiye başvuran kişi her sorunu sözel olarak anlatamayabilir, bazı sorunlar kişi tarafından farklı şekillerde anlatılır. Terapide kişinin sözel olarak ifade edemediği sorunlar da fark edilir.

Psikolojik danışmanlık sürecinin esası, danışman ile danışan arasındaki ilişkidir. İlişki kurmak, danışanla iş birliği içinde olabilmek (sorunların çözümü için birlikte çalışabilmek), empatinin kurulabilmesi ve iletişim kurabilmek anlamına gelir. Süreç içinde yol alınırken danışanın hızından gitmek, ‘‘birlik içinde olmak’’ önemlidir. Bunun aksi durumlarda danışan anlaşılmadığını hisseder ki bu da sürece zarar verir. Terapi süreci terapi sonucunu etkiler. Bu nedenle terapi sürecinin iyi gitmesinde terapist ile danışan arasında kurulan ‘’güven ilişkisi’’ büyük önem taşır.

Terapist danışanın kendini kabul etmesi, kendini sevmesi ve kendini onaylaması için çalışır. Kişinin duygularına, düşüncelerine ve davranışlarına dair farkındalığını arttırmak terapinin temel amaçlarındandır. Terapi kişinin kendini tanıma sürecidir. Kişinin kendine saygı duyması ve önem vermesi için onun kendinde göremediği yönlerine ve özelliklerine bakabilmeyi öğretmek gerekir. Kişinin kendinde olan olumlu yönlerini, becerilerini, yeterliliklerini görebilmesi kişinin hem kendine hem çevresine hem de geleceğine başka bakış açılarından bakabilmesini sağlar. Bu da kişinin hayattan aldığı doyumu arttırır.

İYİ BİR TERAPİ SÜRECİ NASIL OLUR?


İyi bir terapi süreci için terapistin sahip olması gereken bazı temel özellikler vardır: iletişim kurma becerileri ve mesleki yeterlilik ( eğitim ve deneyim sahibi olmak).

Empati kurmak terapistin sahip olması gereken en önemli becerilerindendir, empati kurulmuş bir ilişkide danışan kendisini anlaşılmış ve kabul edilmiş hisseder. Empati, karşı tarafın koşulları, durumu ve hisleri değerlendirilerek onun bakış açısından duruma bakabilme durumudur ve bu çok derin bir anlayış gerektirir. Herhangi bir durum empati yapılmadan değerlendirilirse danışan kendini yargılanmış ve suçlanmış hisseder.

Terapi ile kişinin kabul edemediği duygularını kabul etmesine yardımcı olunur. İnsanlar bazı duygularını kabul etmek istemezler. Özellikle de toplum tarafından onaylanmayan; öfke, üzüntü, kızgınlık, korku, kıskançlık gibi duyguları kabul etmek pek çok kişi için zordur. Bunlar kişi tarafından ‘‘güçsüzlük’’ olarak yorumlandığı zaman kişi bu duygularını inkar eder ve çevreden bu duygularını saklamaya çalışır. Bu durum kişinin gereksiz bir enerjisi harcamasına neden olarak kişiyi yorar. Oysa doğru ya da yanlış duygu yoktur. Duygu sadece hissedilir ve hissettiğiniz bir şeyin doğruluğu değerlendirilemez.

Terapi sürecinde danışanın beklentilerinin ve terapi hedeflerinin saptanması oldukça önemlidir. Beklentiler netleştirilmedikçe bilinmez bir yolda yolculuk yapılır. Hedeflerin belli olması ise sürecin bir haritası gibidir, bu nedenle ilk seanstan itibaren belirgin amaçlar saptanır. Bir danışanın hedefleri vardır, bir de terapistin kişi için yararlı olacağını düşünerek belirlediği hedefler vardır, bunlar üzerinde konuşularak terapi hedefler netleştirilir. Böylece sürecin ne kadar zaman alacağı ile ilgili tahmini bir ön görü sağlanır ve hedeflere dair ne kadar yol katedildiği izlenebilmiş olur.

Terapistler süreç içinde öğüt vermez ve danışanın yerine karar almazlar. Kişi yerine sorun çözmek danışanı terapiste bağımlı hale getirir. Amaç kişinin farkında olmadığı gücünü fark etmesini sağlayarak onu cesaretlendirmektir. Bu uzun vadeli olarak kişiye çok yarar sağlayan ve güçlendiren bir yöntemdir. Kişi yerine karar almak, problem çözmek kişiyi güçsüz kılarak hem yeterliliğine dair duyduğu inanca hem de özgüvenine büyük zararlar verir.

Terapide danışanın sorun çözme becerisine dair kendi yeterliliğine olan inancı üzerinde çalışılır. Terapist bu süreçte danışan adına kararlar almaz, ne yapıp ne yapmaması gerektiğini söylemez. Objektif bir şekilde durumu değerlendirip, empati kurarak olası seçenekleri görebilmesi için kişiye rehberlik ederek ışık tutar. Sağlıklı seçenekler belirlendikten sonra seçim danışanın sorumluluğudur. Bu sorumluluğun alınması kişinin karar verme gücüne sahip olduğunu hissetmesini sağlar. Ayrıca ortaya çıkan olumlu sonuç için kendini takdir edebilir. Aksi takdirde başarılarını terapistin başarıları olarak görür ki bu iyi bir terapistin tercih edeceği bir şey değildir. Amaç kişinin kendini takdir edecek konuma gelmesidir.

Davranışlarının sorumluluğunu almayan insanlar karşılaştıkları olumsuz olaylardan dış faktörleri ( Şans, kader, talihsizlik, diğer kişiler vb.) sorumlu tutarlar. Kendinden başkasını sorumlu tutmak kişinin duygusal olarak daha az yaralanmasını sağlar ancak hiçbir zaman ‘‘bunu ben seçtim, ben istedim, ben bunu istemediğim için yapmadım’’ deme özgürlüğüne sahip olamazlar. Sorumluluk almak zordur ve cesaret ister ama bireyselleşmek ve özgürleşmek için sahip olunması gereken en önemli özelliktir. Terapi kişinin karar alma özgürlüğü ve karar alma sorumluluğunun geliştirmesini sağlar.

Davranışın sorumluluğunun alınmaması kişiyi davranışının olası olumsuz sonuçlarından koruyor gibi gözükse de aslında kişinin hissettiği şey ‘‘kontrolsüzlük’’ olacaktır. Eğer her şey çevresel faktörlere bağlı ise hiçbir durumu değiştirme gibi bir gücümüz de yok demektir. Ki bu tamamen yanlış bir inançtır! Esas olan; yaşamımızdaki her şeye sadece ve sadece bizim yön verebildiğimiz gerçeğidir. Yaşamımızda hoşnut olduğumuz şeyleri biz meydana getirmişizdir ve hoşnut olmadığımız her şeyi de değiştirme gücümüz vardır. Kişinin hayatındaki hoşnut olmadığı durumun değişmesine dair en fazla gücü olan yine kişinin kendisidir. Bu potansiyel değişim gücü herkesin sahip olduğu bir şeydir ve sadece fark edilmeyi beklemektedir. Kişinin içindeki gücü kullanabilmesi onu keşfetmesi ile mümkündür. Bu gücün ortaya çıkmasını engelleyen geçmişten gelen bazı anılar, duygular ve düşünceler olabilir. Terapi bu gücün ortaya çıkmasını engelleyen sebepleri fark etmenizi sağlayarak sahip olduğunuz güce inanmanıza yardımcı olacaktır.

Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Terapi Nedir? İyi Bir Terapi Süreci Nasıl Olur?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Romina KUYUMCUOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Romina KUYUMCUOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Romina KUYUMCUOĞLU'nun Makaleleri
► Yas ve Terapi Süreci Psk.Şanver YEREBAKAN
► Travma ve Terapi Süreci Psk.Şanver YEREBAKAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,964 uzman makalesi arasında 'Terapi Nedir? İyi Bir Terapi Süreci Nasıl Olur?' başlığıyla benzeşen toplam 38 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Ergenlikte Depresyon Kasım 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:46
Top